Düşüncelerinden bir şekilde sıyrılmaya çalışan Domeniko elinde ki zarfın varlığını anımsadı. Zarfı kadına ulaştırmak adına biraz seri hareketlerle dijital arşiv odasına girdi.

"Bayan Lisa!"

Dedi hafif bir ses tonuyla kadın o kadar dalmıştı ki onu korkutmak istememişti. Kadın ise onu duymamıştı bile. Hala önünde bulunan not defterine muhtemelen önemli bulduğu bir şeyleri yazıyordu.

"Lisaaa"

diye sesini yükselterek tekrar etti adam. Kadın irkilerek ona bakınca;

"Yani Bayan Lisa üzgünüm siz beni duymayınca sesimi yükseltmek zorunda kaldım."

Domeniko'ya bakan Lisa, adamın yüzünde ki mahcubiyeti fark etti. Gülümseyerek;

"Ohh, sorun değil Bay Domeniko bir sorun mu var?"

Rahatlayan adam elinde ki zarfı kadına uzatarak;

"Bu zarf Papa Francis tarafından size yollandı."

Lisa şaşırmadan edemedi. Papa Francis her Vatikan Kütüphanesi ziyaretçisi ile bu kadar ilgili miydi gerçekten yoksa zarfın içinde defol git lanet kadın mı yazıyordu?

Askerin elinde bulunan zarfı alarak teşekkür etti.

Domeniko kadında ki şaşkınlığı fark edince saçmaladığı varsayımının yani kafasındaki aşk iddiasının olasılığının sıfırlandığını fark etti. Bu duruma sevinerek eski yerine dönen adam aklındaki diğer düşünce ile buz kesti. Şüphelerinde haklı mıydı?

Elinde tuttuğu zarfa bakan kadın özel hissediyordu ve dikkatlice zarfı açarken Lisa Saraçoğlu olan adının Vatikan'da ülkenin en önemli konumunda olan Papa'nın kulağına kadar nasıl gitmiş olduğunu düşünmeden edemedi.

Zarftan çıkan küçük notu okuması, onu hayal kırıklığına uğratırken bir yandan da epey korkutmuştu. Düşüncelerinden sıyrılmak adına notu en güvenilir olduğunu düşündüğü yere etrafı kolaçan ettikten sonra Domeniko'ya sırtını dönerek sütyeninin arasına hızlıca yerleştirdi ve boş zarfın içinede emredildiği gibi kendi yazdığı bir hoş geldin notunu yerleştirerek masanın en uç noktasına yerleştirdi. Ve araştırmasına kaldığı yerden devam etti.

***

Bütün gününü Vatikan Kütüphanesinin dijital arşivinde Medusa hakkında araştırma yaparak geçiren Lisa, araştırmasının amacı doğrultusunda ulaşması gereken belgelere ulaşmış hatta bütün belgeleri defalarca kez incelemişti.

Duraksayan Lisa aniden aklına gelen ve yüzünün solmasına sebep olan ona gizli tutulması gerektiği emredilen notla bildirilen belgeyi anımsadı.

Aniden bütün ilgisini sadece bu belgeyi hızlıca bulup içinde bulunan bilgileri herhangi bir yere kaydetmemesi veya not etmemesi gerektiğinden ezberlemeye yoğunlaştırmıştı.

Ezberleme tekniği mükemmeldi. Bu ezber tekniğini okuduğu bir kitap serisi olan Sherlock Holmes kitaplarından keşfetmişti. Kendi hafıza sarayını yaratmak...

Sana minnettarım Sir Arthur diyerek yazara içinden defalarca kez teşekkür etmişti. Yoksa bu görevinde başarısız olacağı muhtemeldi.

Ezberi bu teknikten önce çok kötü bir durumdaydı.

Lisa saatine bakınca hızlı olması gerektiğini düşündü. Ve monitörün arama kısmına defalarca kez anahtar sözcükler yazarak ve yan cümleler kullanarak istenilen belgeyi aramış fakat birçok kez hayal kırıklığına uğramıştı. Son çare olarak notta yazılan adıyla aratmış fakat dijital ortamda aradığı belgenin izine rastlamamıştı.

MEDUSA "Son Halka"Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon