DILDA ( Töre)

24.Bölüm

Mutfağın ışığını açıp içeri girdiğimde gördüğüm kişi ile kalbim duracak sandım Botan elinde sigarası masada oturmuştu ışığı açmam ile bakışları bana döndü.

Gözlerim şokla açıldı nolmuştu ona böyle gözleri kan çanağına dönmüştü ayrıca dudağı patlamış gözünün hemen aldına yumruk yemiş gibi morarmaya başlamıştı.

Kendimi tutamayıp titreyen sesime rağmen konuştum.

- Botan noldu sana ?

Botan sigarasını bitirip izmaritini külüğe fırlattı gözlerindeki acıyı saklayıp bana boş boş baktı ona içim acımıştı bazen kendime yüzsüz dediğim oluyordu bana o kadar şey yapmasına rağmen ona acımam aptalık mı yoksa benim insanlığım mı anlamıyordum.

Botanin çatallaşmış sesini duyunca ağladığını flan düşündüm ama yanılmıştım ağlamıyordu elimdeki tepsiyi tezgaha bırakıp hızla yanına gittim ne yapacagimi şaşırmıştım.

- Nolmuş bana yoksa yakışıklı değilmiyim artık söylesene Dılda neden beni sevmiyor ?

Botana yaklaştıkça yüzüme vuran iğrenç ve ne olduğu hakkında en ufak fikrim olmayan koku yüzünden yüzümü buruşturdum.

Yanina yaklaşıp karşısında durdum aynı koku bir keresinde Mirza dan da geliyordu ve Mirza o  gün kendinde bile değildi. Botan ne içmişse su an oda kendinde değildi sakince sormayı denedim.

- Botan

Masanın beli bir yerine diktiği gözlerine bana çevirdi.

- Ne var ?

Kızgın ve yuvarlayarak çıkıyordu kelimeler içim acımıştı tekrar .

- Ne içtin bu hale geldin.

Botan gözlerimin içine karşısında bir aptal varmış gibi baktı gülmek ve gülmemek arasında gidip geliyordu.

- Salak misin kızım sen içki içtim ne içecem.

İçki nasil düşünemedim ki bu kadar kötü konmasının elbette bir nedeni vardı daha önce içki içmiş birini nasil ayiltacagimi bilmiyordum ama filmlerde hep kahve yapılırdı cidden ise yariyormu diye hep merak etmişimdir iste şimdi deneye bilirdim ondan önce Botana sormak istedim cevap vereceğini umuyordum.

- Botan şimdi ben seni nasıl ayıltacam bana yardımcı olman lazım baban seni böyle görürse yada Mirza senin için hiç iyi olmayacağını düşünüyorum.

O kadar kurduğum kelimelere rağmen Botan sadece gözlerimin içine bakıyordu bir cevap beklediğimin elbette farkındaydı.

Sonunda konuşmaya karar vermiş olacak ki gözlerini gözlerimden ayırmadan konuştu.

- Ayılmak istediğimi kim söyledi ?

Hayır hayır bu bekledigim cevap değil.

- Peki sen ayılma ama burda otur bende sana kahve yapayım.

Botan beli belirsiz başını sallayınca hemen kalkıp sert bir kahve yapmaya başladım cezveyi çıkarıp gerekli malzemeleri hazırlayıp kaynamasını bekledim bu arada gözüm Botanin üstündeydi kahveyi icirdikten sonra yüzünü temizlesem iyi olurdu.

Kahve hazır olunca alıp masaya döndüm Botan hala bıraktığım gibi masanın beli bir noktasından gözlerini ayırmıyordu kahveyi önüne bıraktım.

- Botan hadi iç şunu inşallah işe yarar.

Botan önünde duran kahveyi eline alıp bir iki yudum içti kahvenin etkisini göstermesini beklerken sağlık malzemesini almaya gittim bu arada mutfağın kapısını kapatmıştım kimse görmesin diye.