Karmakarışık Kız (gxg)

8

*İyi okumalar

Öğle arasına kadar dersler hızla geçmişti.  Disiplin komitesinde olanların günü tamamlanıyordu. Okul bizim de derslerden geri kalmamamız için bir yol bulmuştu. Ana dersler öğleden önce işleniyordu. Öğleden sonra uygulama ve araştırma derslerini alıyorduk. Bu derslerin notları da bize online üzerinden iletiliyordu. Uygulama laboratuvarını ise istediğimiz vakit kullanabiliyorduk. Çantamı toplarken Miray bana üzgünce baktı.

"Çok şanslısın."

Miray derslerden nefret ediyordu. Aslında o baya tembel biriydi. Bursla buraya nasıl geldiğini başta anlayamamıştım. Sonradan evde arı gibi çalıştığını söylemişti.

"Sana disiplin komitesine katıl demiştim."

Ellerini önüne getirip gerildi.

"Siz doğal olarak kurallara uymak zorundasınız. Hoşuma gitmiyor."

Ulus'ta yanımıza gelirken "Örnek öğrenciler." demişti.

Çantamı omzuma takıp göz devirdim. Bence dalga geçilecek bir şey yoktu. Disiplin okulun genelinde vardı zaten. Biz sadece daha dikkatliydik.

"Burada ağlayın arkamdan o zaman." dediğimde ikiside güldü.

Ulus "Kanka aslında örnek öğenci olasım var." dediğinde kaşlarımı kaldırdım.

Daha sabah telefondan disiplinlik oluyordu.

"Sen?"

"Evet. Yer var mı komitede."

Derse katılmak istemediğinden komiteye gelmek istediğini biliyordum. Yüzüme umutla bakarken "Üyeler dönem başında seçiliyor" dedim.

Elimi tutup "Sen başkansın! Yaparsın bir şeyler" demişti.

Torpilsiz hayat istiyordum ama en yakın arkadaşım buna engel oluyordu.

Miray "Ben de mi gelsem 3 dingil takılırız" dediğinde elimi çekip kahkaha attım.

"Torpile hayır felsefem. Şansınıza küsün."

Sıranın üstünden defterimi de alıp onlara el sallayarak çıktım sınıftan. Miray arkamdan el hareketi çekmişti.

Komite odasına doğru ilerlerken selam verenlere karşılık veriyordum. Başkan olduğum için okulun genelinde tanınırdım. Bazıları beni sever, bazıları benden nefret ederdi. Bir kere uyardığım biri hemen bana cephe alıyordu. Sanki kuralları koyan benmişim gibi.

"İzel!"

Arkamdan seslenen Suat'la beklemeye başladım. O da bizim komitede maliyeden sorumluydu. Yanıma geldiğinde "Odaya mı gidiyorsun?" dedi.

Kafamı sallarken "Evet" dedim.

"Bunları da götürsene ben biraz geç kalacağım"

Elindeki defterle, çizelgeyi bana verirken kaşlarımı kaldırdım.

"Neden geç kalacaksın?"

Şu an zaten çok erkendi. Öğlen tenefüsü 1 saatti. Ben eşyaları bırakıp Deniz'i bulmayı planlıyordum.

Teşekkür için.

Suat başını kaşıdı.

"Kız arkadaşıma bir şeyler almaya gideceğim" dediğinde ona inanamayarak baktım.

"Bana Oya'yla barıştığını söyleme."

O kızın Suat'ı kullandığını iki dakika yanlarında duran herkes anlardı. Ulus ve Miray'la bunu Suat'ın görmesi için çok şey yapmıştık. Sonunda kızın para için onunla durduğunu anlamıştı. Ya da öyle sanıyordum.