çiçekler ektim acılarıma

beş

Parmakları arasındaki sigaradan bir nefes çekti Câhit. Köprünün korkuluklarına dayadı dirseklerini, gözlerinden bir damla yaş süzüldü.  Hani erkekler ağlamazdı?

Elinin tersiyle sertçe sildi gözyaşını, böyle yaparsa daha fazla ağlamazdı belki de.

Gözlerini kısarak batan güneşe baktı. İç çekti, bir gün daha böyle geçmişti ya, batmıştı güneşi. Oysa ne de çok özlemişti. O gidemezdi, Süveyda gelmezdi. Bir ömür böyle mi geçecekti?

Sigarasından bir nefes daha çekti, başını hafifçe yana döndürdüğünde onu gördü. Süveyda, gönlüne ebedî taht kuran kadın, karşısında duruyordu işte.

Süveyda yüzüne düşen saçlarını parmaklarıyla kulağının arkasına itti. Hafifçe gülümsedi. Oysa içi kıpır kıpırdı. Koşup da sarılmamak için zor tutuyordu kendini. Yüreği kanatlanmış uçuyordu göğüs kafesinde.

Yutkundu Câhit, gerçek miydi Süveyda, gelmiş miydi ona? Öyle çok özlemişti ki kelimelere sığmıyordu özlemi. Tek adım atamıyordu, korkutup kaçırırsa Süveyda'yı? Sanki elini uzatsa gidecekmiş gibiydi. Hayal görüyordu belki de, fakat öyle gerçekti ki gözleri, hayal olamazdı. Olmamalıydı.

Uzun uzun baktılar birbirlerine, sanki yılların neler götürdüğünü görmek istiyorlardı. Oysa her şey aynıydı, eskisi gibi aşıklardı körü körüne...

Süveyda dayanamadı, bir adım attı Câhit'e doğru. O bir adım Câhit için yeterdi, koştu sevdiği kadına doğru. Ortada buluşurken sarıldılar birbirlerine, hiç bırakmayacakmış gibi...

Süveyda'nın gözlerinden bir damla yaş düştü Câhit'in paltosuna. Yaşlar ardı ardına dökülmeye başladı Süveyda'nın güzel gözlerinden. Ağlayamadığı günlerin acısını çıkarırcasına hıçkırarak ağladı Câhit'e sımsıkı sarılırken.

Oysa her bir gözyaşı Câhit'in yüreğinde yangın başlatıyordu, onu böyle ağlattığı için nefret ediyordu kendinden. Daha da sıkı sarıldı Süveyda'ya. Ağlama, ağlarım demek istedi de, çıkmadı sesi.

Öylece sarıldılar birbirlerine dakikalarca, yıllar önce o gece olduğu gibi izlediler uçsuz bucaksız denizi. Yâd ettiler geçmişi...

Sevdim seni bir kere, başkasını sevemem.

Medya; Teoman - Sevdim Seni Bir Kere