ŞİZOFREN MİSİN?~texting~

18~

Multide olan şarkı ile okursanız daha hissedeceğinizi düşünüyorum.

Her güzel bulduğunuz yere kalp de olsa yorum yapmanızı istiyorum çünkü bu bölümü çok hissederek yazmaya çalışacağım. Beğenildiğini görmek beni mutlu edecek.

Aldatılmak...

Size nasıl anlatılır bilmiyorum. Birine bir kıyafeti yakıştırmasanız çıkartırabilirsiniz. Sesini beğenmediğiniz birini çalan radyo kanalını değiştirebilirsiniz. Çürük bir yiyeceğe rastlayınca tükürebilirsiniz. Yollarını beğenmediğiniz bir caddeyi kullanmak yerine yanındaki sokaktan yürüyebilirsiniz. Ama bir insandan beklemediğiniz bir şey gördüğünüzde bunu değiştiremesiniz. Bunu derken; hepsini. Yaptığını, bi daha yapabilecek olma ihtimalini, size o an hissettirdiği acıyı, belki ağladığınız gerçeğini, sizin gözünüzde nasıl bir konuma geldiğini. Bazı hisler anlatılmaz , ama yaşanmamalı da. O gün çok üzüldüm ama güldüm. Yaşanmamış gibi davrandım bi süre, çoğu kişiye. Ama bu yaşanmış olduğunu değiştirmedi...

Bir düşünün (Allah korusun...) bir sevgiliniz var 1/1,5 yıl olmuş tanışalı her gün yüzlerce mesaj, her hafta onlarca arama, ara sıra mesafelere rağmen gönderilen hediyeler. Abi ya sesini bile duyduğunuzda mutlu olduğunuz birine sarılınca ne kadar mutlu olacağınızı hayal edin. Akşamları aynı gökyüzünü görüyoruz diye mutlu olduğunuzu düşünün. Mesafeler olsa bile yan yana hissettiğinizi, o bunu yapmaz dediğinizi düşünün. Gülerken aklınızda onun olduğunu ve daha çok güldüğünüzü, ağlayacağınız zaman aklınıza o gelince görmeyeceğini bildiğiniz halde "Ağlarsam üzülür." diye ağlamamak için kendinizi sıktığınızı düşünün. Kendi elinizi kendiniz sıkıp onun eliymiş gibi hayal etmenin masumluğunu getirin aklınıza....

Sonra bir gün gelsin. Mutlulukla çaldığınız kapısını başkası açsın. Açan kişi tanıdığınız biri ise daha çok üzüleceksiniz. Onlar birlikte olmuşlar. Bunu öğreneceksin. Sonra diyeceksin 'Ben buna denk geldim öncesinde kaç kere daha oldu bu?'. Derin bir nefes alacaksın. Ağlarsam üzülür diye ağlamadığın insanın seni ağlattığını fark ettiğin o an daha çok acıyacak canın. Gözlerinden akmak için damlalar yarışacak. 'Olmaz ağlarsam güçsüz görünürüm'diye düşüneceksin. Ağlarsan güçsüz görünmeyeceksin. Dilin tutulacak tek kelime edemeyeceksin o zaman. Ama gece uyumak için kafanı yastığa koyduğun an kendi kendinle konuşacaksın orada söylemek istediklerini, işte şimdi içinde fırtınalar kopacak.

'Ben..' diyeceksin '...kaybettim.'

Sonra fark edip düzelteceksin hatanı. O zaman 'Ben...' diyeceksin '...kaybedildim'

Sonrasında kendine gelmeye başlayacaksın. Üzüntünün boş olduğu, sen ölsen bile hiçbir şeyin değişmeyeceğini her şeyin aynı kalacağını, gülersen kendine ağlarsan kendine çünkü ne demişler her koyun kendi bacağından asılır. Belki bunun için dememişlerdir ama siz anladınız benim ne anlattığımı.

Size kalbimi açıp gösteremem şimdi. Ama yapabilseydim şunları söylerdim:

"Bak bu ondan kaldı en büyük yara burada. Aldatmıştı beni ama ben aldandığıma ağlamışım. Bak hala kanıyor. Ama biraz dursun diye çabalasa dururdu belki."

Diğerini göstereceksin "Bak şu yara da ondan kalma inandığım için oldu. Ona inandığımdan kalbimde bir şeyler koptu. Bak izi kalmış kimseye inanamıyorum şimdi."

"Bak şurası kabuk bağlamış. Geçecek gibi duruyor dimi? Ama biri girse hayatıma ilk o yaranın kabuğunu kaldıracak ve benim canım o zaman daha çok yanacak. Bu yara mı? Bu yaranın adı O."

Üzüleceksiniz belki ağlayacaksınız belki saatlerce müzik dinleyeceksiniz belki kafanız dağılsın diye 600 sayfalık kitap bitireceksiniz yada 1 sayfayı 600 kere okuyacaksınız ama kafanız o kadar karışık olacak ki anlamayacaksınız. Kendinize zarar vermeyin ilerde buna pişman olacaksınız. Annenizi üzmeyin onu kırdığınız zaman iyi olmazsınız. Siniriniz bir süre geçmeyecek ama zamanla hafifleyecek.

Ben bunları yaşayarak öğreniyorum. Siz de hissetmeye çalıştınız acıttı mı? Acıtmamıştır belki ama beni çok kanattı.

...