SALGIN

21 3 2
                                    

 

...O günden kesitler...

  "Son iki yılım gözümün önünden bi film şeridi gibi geçti ne çok şey yaşamıştım öyle... Bu zaman içerisinde bi çok kişi gelip geçmişti hayatımdan ama ben hâlâ sapa sağlamım... Ne bi 'salgın' beni yenebildi ne de sevdiklerimi kaybetmem...."

■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■

    Günümüz New York...

1.Bölüm...


   Topuklularımdan çıkan sesler bana zevk veriyordu. Zaferle hastaneden ayrıldım. Yürürken silahımın ucunda ki susturucuyu çıkarıyordum. Gece olduğu için hastane sessizdi. Neden mi burdayım? Hemen söyliyeyim. Patronun kızına musallat olan çocuğun işini bitirmeye gittim.


Bu zamana kadar bi çok kişiyi öldürmüştüm ama en zor olan çocuklardı onların daha yaşayacak bir sürü anısı olacaktı ama ben bu şansı onlardan alıyordum. Bu hayatı ben seçmemiştim bana zorla yapmam söylenmişti. Ve ben sadece buna uymak zorundaydım. Eğer senden istenileni yerine getirmezsen seni öldürmezler çünkü seninde istediğin bu, sana acı çektirirler ölümü yaşatırlar her defasında, ama ölmezsin en acı vereni de buydu. Sen onların istediği hayatı yaşamak istemiyorsun intihar bile geliyor aklına ama buna izin yok.


Onlar isterse ölürsün onlar isterse yaşarsın.



Motoruma atlayıp eve sürdüm. Moturu evin önüne çekip indim. Kapıyı açıp anahtarı ve siyah deri ceketimi aynalı sehbanın üstüne attım. Yukarı çıkıp kısa bi duş aldıktan sonra üzerimi giyip koltuğuma oturmuştum sonunda.



Evde tek yaşıyordum buraya yeni taşındım çünkü her zaman ev değiştiriyorum. Hep aynı yerde kalırsam öldürdüğüm kişilerin yakınları beni bulabilir ve anında bitirirler beni. Bunları düşünürken yanımda duran dizüstü bilgisayardan bildirim geldi. Bryce beni görüntülü arıyordu.


Bryce' de benim gibi eğitimden geçmişti. Ama aramızda ki fark o analiz ve istihbarattan anlıyordu bu yüzden  onun eğitimi farklıydı. Ben dövüş ve silah dersleri almıştım. Yine iş verecekti bana aramasını istemiye istemeye açtım.



"Brom gardaşım benim nasılmış en sevdiğimsin sen. Senin yerini kimse dolduramaz bunu biliyorsun değilmi?"



Ona yanıt olarak orta parmağımı gösterdim. Oda gülüp geçmişti. "Ne istiyorsun yine?" dedim. Bana ters ters baktı " A aaa! Ben seni sadece o yüzden mi arıyorum? Hiç yakıştıramadım." Ona baygınca baktım "Evet sadece o yüzden arıyorsun." Başıyla onayladı.



"Haklısın. Ama şimdi konumuz bu değil. 'O' şuanlık bi işin olmadığını söyledi bende en sevdiğim kankamla tatile gitmeye karar verdim! Nasıl?!"



O diye bahsettiği kişi bizim nerdeyse babamız yerine geçen kişiydi ondan başka babamız veya annemiz yoktu bizim. Ailelerimizi öldürdüğünü ve bizi sahiplendiğini söylemişti bize çok küçükken. Daha o yaşta bizi yetim ve öksüz bırakıp acımadan bunu bize söylüyordu ve bizim de onun gibi olmamızı istemişti.



Aslında bi tatil bize iyi gelebilirdi. Uzun zaman olmuştu kendime vakit ayırmayalı. Onu onaylayıp yarın hazırlanacağımı söyledim ve görüşmeyi sonlandırdım. Bu haber beni mutlu etmişti.

    나 중 에...    (Daha Sonra)


"Hadi ama Bryce uçak kalkacak." Arkamı döndüğümde sarışın bi kızla uğraşıtığını gördüm. Seni gidi çapkın jojuk. Gözlerimi devirip ofladım. Sırıtıp yanlarına gittim. Kolumu Bryce'in omzuna koydum " Merhaba sevgilimle ne konuştuğunuzu merak ettimde. Ama artık eski sevgilim tabi benden ayrıldı. Hemde neden biliyormusun?" diyip kızın kulağına eğildim.




"Çünkü bu çocuk gay" dememle kızın gözleri irileşti. Sırıtıp Bryce'e baktım kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Kız arkasına bakmadan kaçmaya başlayınca elimi karnıma yaslayıp gülmeye başladım. "Ne dedin lan kıza?" Gülmemi zar zor durdurup ona döndüm. Omzuna vurup "Hadi gidelim 'gay boy' " diyip onu orda bıraktım.


Ben hava alanının koridorun da yürürken o da bana yetişip kolunu omzuma attı. Beraber havaalanından çıkıp uçağa yürüdük. Uçağa binip elimizdeki kağıtlardan koltuk numaramıza baktık. Koltuğumuza geçip oturduk.


Bryce orta koltukta oturuyordu bende cam tarafında oturuyordum. Uçak daha kalkmamıştı. Bryce sürekli bi sağa bi sola dönüyordu. Sinirle ona dönüp kulaklıklarımı çıkardım. "Ne yapamaya çalışıyorsun gerizekalı?"


"Kaptın tabi cam tarafında ki koltuğu konuşuyorsun"



Bakışlarımı tavana çevirdim Allahım ben sana ne yaptım da başıma bu geldi.


Küfür. Evet var bira- tamam bolca küfür var...

Yaptığım iş çok iyi değil biliyorum...

Namaz da yok...

Ama oruç tutuyorum...

Tamam demekki hakediyormuşum...


Bryce ayağa kalkıp "Ben bi dolanıp geleceğim biliyorum bu senin için çok zor biliyorum bensiz duramayacaksın ama dayanmalısın." diyip gitti. O gittiği an mutlulukla kulaklıklarımı tekrar taktım.


Müzik dinlerken uçakta bi gürültü koptu önümdekiler araya bakıyordu. Bende dönüp baktım ve gözlerim irileşti. İri yapılı bi kadın çantasıyla Bryce' i dönüyordu. Gülsem de yanlarına gittim kadın Bryce'e sapık diye bağırıyordu herkes onları izlerken Bryce


"Ablacım az yavaş vur uçakta bir sürü taş kızlar varken ben niye sana yürim? Kız yavaş vursana. Ah! bu acıttı ama. Ne taşıyorsun çantanda donlarınımı? Ah! tamam sustum."



Ben elimi karnıma yaslamış onları izlerken Bryce beni görüp yanıma geldi ve arkama geçti "Bak bide gülüyor kurtarsana beni" dedi Bryce.



Kadına dönüp "Hanımefendi sanırım bi yanlış anlaşılma oldu özür dileriz." diyip Bryce'i bizim koltukların olduğu yöne çekiştirdim. "Ne bokuma kadına saldırdın?! Senden bahsederken ayılardan bahsediyormuş gibi hissediyorum. Dikkat saldırabilir ne yapacağı belli olmaz!" ben onu azarlarken o başını eğmiş beni dinliyordu.



Onu azarlamaya devam edecekken arkamdan kopan bir çığlıkla arkamı döndüm herkes toplanmış bir yere odaklıydı bizde beraber o topluluğun yanına gittik. Suratı yemyeşil olmuş biri acı çığlıkları atıyordu. Gözleri cam gibiydi ama mavi gözlülere denildiği gibi değil gözdeki beyazlarla birleşmiş gibiydi. korkutucu bi hâli vardı.



Yanında duran bi kadına yapışıp kolunu ısırdı kadın çığlıklarla kızı kendinden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Kimse korkudan onlara yaklaşamıyordu. Kız kadının kolunu bıraktığında kadının kolundan kanlar akıyordu. Onunda yüzü yeşile dönüyordu ve gözlerini açtığında herkes geri geliyordu korkuyla çünkü her ne oluyorsa gözleri çok korkunç oluyordu...


■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■


Bölüm sonu...








SALGINTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon