Ateşler İçinde

1.8K 67 10
                                    

Yavaşça yatağa uzanan Neco, koltuğuna kıvrılan oldukça yorgun ve bitkin görünen Fatoş'a bakarak "burada yatabilirsin istersen" dedi usulca. Fatoş bir an duraksadı, bu kez muzipçe değil gayet normal bir şekilde söylemişti Neco bu teklifi. "Saçmalama" diyebildi sadece. Neco yine sakin bir tavırda "sırf uyurken izleyip, saçlarını okşadım diye beni gözünü kırpmadan vuran deli karıma bu yaralı halimle tekrar yanaşamam dimi" dedi omzuna bakarak. Sonra hafifçe gülümsedi ve "yani en azından bir süre" diyerek yine yaptı Necoluğunu. Fatoş zaten onu vurduğu anın etkisinden çıkamamışken bir de "sırf uyurken izleyip saçını okşadım diye" lafından sonra iyice kötü olmuştu. Ama pişmanlığının bu denli büyük olduğunu Neco'ya belli edecek değildi. "Deli karım mı? Birincisi bi daha dene bakalım gör sonra deliyi. İkincisi karım karım diyip durma bana" dedi. Neco gülümsedi "getireyim istersen evlilik cüzdanını sen bak söyle neyim olduğunu" dedi. "O cüzdan hiçbir şey ifade etmiyor. Yat zıbar hadi" dedi. Neco "O kadar çok şey ifade ediyor ki, anlayacaksın zamanla Fatoş. Peki uyuyorum ama teklifim geçerli. Günlerdir bi koltuğun tepesinde yatıyorsun, istersen gelirsin yatağa" dedi ve kapadı gözlerini. Fatoş gerçekten bitkindi ama tabiki onunla aynı yatakta uyumayacaktı, o kadar da değil diye geçirdi içinden. Koltuğunda uyuyakaldı.

İkisi de uykuya dalalı birkaç saat olmuştu ki, Fatoş gördüğü bir kabusun etkisiyle uyanıverdi birden. Uyanmasıyla yatakta uyurken ağrıdan ve acıdan inleyen Neco'yu fark etmesi bir oldu. Usulca yanına yanaştı, iyi görünmüyordu. Elini yavaşça alnına yaslayıp ateşine baktı, yanıyordu. Gecenin o saatinde gündüz onu bodruma kilitleyen üzerine saldıran Neslihan'ı tekrar başına bela etmemek için bu işi kendi halletmeye karar verdi. Biraz su ve bez getirdi. Islattığı bezi Neco'nun başına koyduğunda Neco gözlerini zorlukla açtı. Şaşkındı. "Fatoş" dedi inleyerek. Fatoş "şş tamam, zorlama kendini. Biraz ateşin var. Sen bu bezi alnından çekme, ben sana ilaç getireyim" dedi ve çıktı odadan. Geri döndüğünde ilacı içirirken bir eliyle su bardağını tutuyor bir eliyle Neco'nun başına destek veriyordu. Sabah vurduğu adama şimdi elleriyle ilaç içiriyordu. Şaka gibiydi, güzel bir şaka. Bir an düşündüklerinde kaybolmuş gibiyken irkilerek kendine geldi. Neco usulca teşekkür etti Fatoş'a. Bir süre sonra ateşi düşmüştü. Fatoş yatakta yanı başında oturuyordu hala, sürekli ıslattığı bezi alnına koyuyor ateşini ölçüyordu. "Bunu yapmak zorunda değilsin" dedi Neco. "Biliyorum" dedi Fatoş ama sesini kendi bile zor duymuştu bunu söylerken. Sanki kendi kendine hatırlatmıştı bunu yapmak zorunda olmadığını. Neco uykuya dalmıştı, ateşi normaldi. Ama Fatoş hala sık sık kontrol ediyor, başından ayrılmıyordu ki; o da başını yatağın başlığına dayayarak oturduğu yerde, Neco'nun yanıbaşında uyuyakaldı.

Sabah olmuştu. Neco gözlerini açtı, gece olanları kesik kesik hatırlıyordu. Bir anda yanıbaşında oturarak uyuyakalan Fatoş'u fark ettiğinde yüzünde istemsiz bir gülümseme oluştu. Çok daha iyi hissediyordu artık kendini. Tam o sırada Fatoşta uyandı. Gözünü açar açmaz gördüğü ilk şey ona bakarak gülümseyen Neco'ydu. Fatoş birden kalktı yataktan. "Ben.. Şey.. Ateşine bakıyordum ya gece. Uyuyakalmışım öyle" dedi zar zor toplayarak kelimeleri. "Sakin olsana Fatoş, gören de başka anlamda ateşli bir gece geçirdik sanır" diyerek hafif bir kahkaha attı Neco. "İyi misin diye soracaktım ama anlaşıldı sen iyileşmişsin. Hiçbir şeyin kalmamış yine formuna kavuşmuşsun hatta." dedi Fatoş. Sanki onu merak eden kadınla dalga geçiyor diye sitem ediyordu Neco'ya. Neco gülmeyi kesti "Ah hayır bak çok kötüyüm hala. Ateşim de var gibi" dedi. Fatoş bir an boşluğuna denk gelerek tekrar ateşine bakmak için elini uzattı alnına doğru Neco'nun. Neco bir anda elini tutmuştu. Ama bu kez öyle canını acıtarak, yatağa çekmek için değil. Gayet naifçe elinden tutuyordu. Fatoş bir an duraksayıp çekti elini hemen. "Napıyosun ya sana inananda kabahat" Neco tekrar elini tutarak "teşekkür ederim" dedi usulca. Fatoş elini yine aynı hızla çekti. "Bir önemi yok. Bunu kendine de yorma ayrıca. Seni düşündüğümden değil, hem benim yüzümden bu halde olduğun için hemde gecenin o saati anneni uyandırıp başıma bela etmemek içindi" dedi ve odanın kapısını açarak dışarı çıktı. Neco "eğer sonrasında böyle bakıp baş ucumda uyuyakalacaksan beni istediğin kadar vurabilirsin" diye seslendi arkasından. Fatoş kapattığı kapıya yaslanıp gülümsedi birden. Kendi bile farkında değildi gülümsediğinin. Fark ettiği gibi kendini toparlayıp aşağıya indi.

Mutfakta yalnız başına oturup kahve içen Süleyman'ı gören Fatoş, "Günaydın" dedi sakince. Süleyman "günaydın kızım" diye yanıtladı başını gazetesinden kaldırıp. "Bugün abimlere gitmek istiyorum da" dedi Fatoş. "Tamam kızım, git tabi. Ama Neco hasta malum, gecikme. Erken gel, yanında ol kocanın" diye iğneledi Fatoş'u. "Tamam" dedi Fatoş sadece. Sonuçta gitmesine izin vermişti, şimdi tartışma çıkarmanın gereği yoktu. Yanında Neco'ların iki adamıyla birlikte mahalleye gitti.

Siyah bir jeepin içinden inen iki koruma arabanın kapısını açtıklarında arabadan inen Fatoş'u gören Boz bu duruma bile sinir olmuştu. Neco'nun arabası, Neco'nun adamları..Ve Neco'nun karısı... Sinirini bastırıp evdekilere seslenerek Fatoş'un geldiğini haber verdi. Fatoş eve girdiğinde herkesle sırayla sarılıp kucaklaşmış hasret gidermişti. En son Boz'a sarılan Fatoş bu sarılmayı çok uzun tutmadı. Hem abileri oradaydı, hem de artık bir garipti Boz'la arasındakiler. Yalandan da olsa evliydi artık. Hep beraber masanın etrafına oturup çay kahve eşliğinde sohbet ettiler. Büyük abisi Hasan'ın karısı Afet kaş göz yaparak içeri çağırıyordu Fatoş'u. "Ben çayın yanına bir şeyler getireyim" diyerek kalktı Afet masadan. "Bende yardım edeyim" diyen Fatoşta peşinden gitti mutfağa. "Ne var yenge niye kaş göz edip duruyorsun" dedi sessizce. "Kızım sen çok kötü gözüküyorsun bi şey olduysa söyle, gözlerin şiş şiş aynaya bakmıyor musun hiç" dedi Afet. "Ha yok bir şey ya uykusuzluktan" dedi Fatoş. Güveniyordu Afet'e. Bir yenge gibi değil, ablası, arkadaşı gibi görüyordu onu. "Niye uyuyamadın bir şey mi oldu yoksa gece?" diye sordu Afet muzipçe. Fatoş neyi kastettiğini anladığında kızarak "yenge saçmalama allah aşkına, ne diyosun sen. Olmadı hiçbir şey tabiki. Neco biraz rahatsız. Sabaha kadar ateşler içinde yandı. Onun yüzünden uyuyamadım bende" dedi şikayet edercesine. "Ha sen kocana baktın sabaha kadar" dedi Afet gülmemeye çalışarak. "Ah Fatoş ah, dikkat ette ateşler içinde yanan sen olma. Boz duyarsa yakar ikinizi de, kendisini de" dedi. "Ooo kocana baktın demek, aferin kız sana. Çabuk alıştın" diyerek girdi mutfağa Neriman yengesi. Gizlice onları dinlemişti. "Yenge kurban olayım ne alışması bak Boz duymasın gözünü seveyim ağzını sıkı tut" dedi Fatoş yalvarırcasına Neriman'a. "Aman tamam be hem ona noluyosa evli barklı kadınsın sen artık" diye kızdı Neriman. Hep beraber dışarı çıkıp diğerlerinin yanına geçtiler.

NecFat - Gecmisini Unut Donde viven las historias. Descúbrelo ahora