Bölüm 1

30 2 0
                                    

Odanın küçük camından içeriye vuran ışık sayesinde gözlerimi kırpıştırarak uyandım telefonumu elime alıp saate baktım ve saatin çok geç olduğunu gördüm, annem birden odama girdi ve "Alaska, okuluna geç kaldın! Kalk ve kahvaltı et." Diyerek bana bağırdı, ne zaman beni önemsemişti? Sinirle hemen yerimden kalkıp üzerime her zaman giydiğim siyah kotum ve V yakalı bir tişört giyip saçımı dağınık topuz yaptım ve aşşağıya indim.

  Kahvaltı hazırdı pek birşey yemesemde sadece atıştırıp anneme birşey demeden evden çıktım, annem benden gerçekten nefret ediyordu her zaman ablamı korurdu ben küçük bir odada kalan misafir gibiydim hep tek başımaydım tek büyümüştüm güvenmeyi ve gülmeyi bilmeyen bir kızdım.

Düşüncelerimle beraber sokakta şarkı dinleyerek tek başıma yürümeye devam ettim yaşadığım hayatı düşündükçe gözlerim doluyordu, sert esen rüzgar cildimi yakarcasına yüzüme çarpıyordu. Rüzgarın bana eşlik ettiği sesle beraber okulun kapısına varmıştım, okulumda ve sınıfımda hiç arkadaşım yoktu ve kimseyle pek konuşmak istemiyorum, en arka sırada tek başıma oturuyordum... dersten çıktım ve her zaman gittiğim kafeye vardım okul çıkışları bir kafede çalışırdım kendi ayaklarımın üstünde durmak beni güçlü kılıyordu.

Cesaret dolu bir kızdım ama kendime olan güvenim 13 yıl önce kaybettim, gözlerime ve kalbime işleyen bir acı tüm hücrelerime işliyordu annemin bana yaptığı onca şeye rağmen yine anneme sığınırdım. Hani bazı çocuklar olur anneleri kızıp, vurur, bağırır yine annesinin yanına gider ve ona sığınır küçükken bende onlardan biriydim ama şimdi, karanlık bir dünyanın içindeyim gittikçe çaresiz, yorgun ve hiçlik duygusu ağır basıyordu.

Güvenmek... benim için en zor şey, inanmak... benim için en çaresiz duygu, gülmek... benim için imkansız bir his.

   Çalıştığım kafeden çıktım ve yorgunluğumu üzerimden biraz olsa da atmak için kafeye yakın bir bara gittim içeriye adım attığım an birbirinden farklı renkler insanların üzerine düşüyordu ses çok yüksek olduğundan konuşmak biraz zordu ve gece olmamasına rağmen kalabalık yavaş yavaş çoğalıyordu insanlara çarpmamaya dikkat ederek bar tezgahına ilerledim barmen bana doğru yaklaşıp "ne alırsın" dedi sesimi duyurmak için yükseltirken "michelada" dedim biraz hafif bir şeyler içmek istiyordum. Birkaç kadeh içtikten sonra bar kapısına doğru ilerledim bir taksi çağırdım taksi hemen gelmediği için uzun süre beklemek zorunda kaldım..

   Eve vardığımda kimse yoktu annem her zaman davete giderdi davete gitmiştir diye düşündüm ve banyoya girmek için dolabımdan birkaç üst çıkardım her zaman siyah giyindiğim ve genelde koyu renk ağırlıklı giydiğim için annem sürekli kızardı doğrusu  senden utanıyorum  demesine alışmıştım giyeceğim şeyleri alıp banyoya gittim ve duşa girdim banyodan çıktım ve altıma siyah şort geçirdim ve kısa kollu geniş bir siyah ağırlıklı aralarda beyaz olan sweat shirt giydim,saçlarımı kurutma makinası yardımıyla kuruttum yatağa girdim ve bu zamana kadar neden hiçbir zaman annemin istediği gibi bir kız olamadım? Annem neden benden nefret ediyordu? Aklımdaki sorularla beraber gözlerimi kapattım ve uykuya daldım..

       Her zaman acımı uykuyla bastıran bir kız olmuştum.

Köpeğim Hera'nın sesiyle gözlerimi açtım saat çok erkendi elimi ve yüzümü yıkayıp aşağıya indim,bugün benim doğum günümdü ve annem hiçbir zaman Doğum günümü kutlamazdı bu yüzden pek heyecanlı değildim. Kahvaltımı ettim ve hemen odama çıkıp dolabımın sürgülü kapağını açtım ve düz siyah elbise mi alıp hemen üzerime giyindim elbise dizimin biraz üstündeydi bu elbiseyi seçme nedenim sade olmasıydı makyaj masama doğru ilerleyip hafif bir makyaj yaptım pek fazla makyaj yapmayı sevmeyen bir kızdım.

Lips and Tears  |gxb|On viuen les histories. Descobreix ara