Saati erken kalkmak için 8'e kurmama rağmen 10'da ancak kalkmıştım. Hemen duşa girdim ve bütün işlerimi 15 dakikada hallettim. Benden beklenmeyecek bir hıza sahiptim şu an. Yine kısa sürede hem saçımı kurutmuş hem de şekillendirmiştim. Mutfağa geçip kendime yiyecek bir şeyler hazırladım. Saat zaten geç olmuştu, karnımı tıka basa doyurmama gerek yoktu.
Kahvaltıdan sonra mutfağıda toplayıp üstümü giyindim. (Ay ne güzelim ya. :) Saatin 1 olduğunu görünce hemen yola çıktım. Bea'yı arıyordum ama açmıyordu. Umarım geç kalmam.
Me: Bea! Huu! Neden telefonu açmıyorsun? Saat 1.30 olmak üzere hala yoldayım. Umarım sizde daha gelmemişsinizdir. Her defasında geç kalıyorum. Özür dilerim.
Restorana geldiğimde saat tam 1.38'di. Bea mesajıma geri dönmediği için onlarında henüz gelmediğini düşünmüştüm. İçeri girip görevliye adımı söyledim. Bea her zaman buradan rezervasyon yaptırırdı. Görevli beni masaya doğru götürüyordu. Masada arkası dönük bir şekilde oturan Jan'ı gördüm. Onu unutmuştum. Hepimizden önce gelmişti.
Me: Hey Jan! Kusura bakma biraz geciktim.
Jan: Sorun değil. Bende yeni geldim. Bu arada Jorgeler gelemiyormuş. Bebeği hastaneye götürmeleri gerekmiş.
Me: Aman Allahım. Bir şey mi olmuş? Bende arayıp durdum. Yanlarına mı gitsek acaba?
Jan: Hey sakin ol. Bugün aşısı varmış ama unutmuşlar. Bea sabah aşı kartına bakınca fark etmiş. Ama çok istersen yemekten sonra gidebiliriz.
Me: Ah evet iyi olur. O zaman sipariş verelim.
Jan'la birlikte yemeğimizi yemiş epeycede sohbet etmiştik. İlk başta hüzünlü başlayan konuşmamız sonradan gülme krizine dönüşmüştü. Bana çocukluğundan bir çok anısını anlatmıştı. Sanırım en komiği topu tutmak için direğe kafa atmasıydı. Epeyde canı acımış bugünlere gelene kadar.
Şu an Jorgeler'e doğru gidiyorduk. Hala haber vermemiştik. Arasam iyi olurdu.
Me: Ben Bea'yı tekrar arayacağım. Habersiz gitmiş olmayalım.
Jan: Tamam sen ara bende pastaneden tatlı bir şeyler alayım.
Me: Hey Bea. Bugün küçük meleğin aşısı varmış. Nasılsınız? İyi mi aşıdan sonra?
Bea: Ah tatlım iyi iyi. Tamamen unutmuşum. Sana da haber veremedim. Kusura bakma.
Me: Olur mu canım hiç? Biz Jan'la yemeğimizi yedik şimdi size geliyoruz. Müsaitsiniz dime? Hem küçüğümü severim biraz.
Bea: Gerçekten mi? Buraya mı geliyorsunuz? Neden baş başa bir şeyler yapmadınız? Sonrada gelirdiniz.
Me: Birlikte epey vakit geçirdik. Hem küçük melekten daha önemli değil.
Bea: Tamam canım gelin yani sorun yok. Ben sizi düşündüğümden dedim.
Me: Tamam tatlım. 15 dakikaya sizdeyiz. Jorge'ye de söyle.
Beatriz'den
Bea: Jorge! JORGEEE!
Jor: Ne var? Hani yan gelip yatacaktık?
Bea: Dia ve Jan buraya geliyor. Yalanımız başımızda patlayacak.
Jor: Ne? Neden gelmeyin demedin? Çocuğu aşıya götürmedi ki. Ne yapacağız şimdi. Senin yüzünden yalancı durumuna düşeceğiz. Bea yaktın bizi. Tüm takıma rezil olacağım. Minicik bebeğimizi de oyununa dahil ettin. Bittik biz. Ne olacak şimdi?
