2. BÖLÜM

53.4K 824 388
                                    

Rakı içiyorduk her gece. Havadan sudan muhabbetler ediyorduk, dertleşiyorduk… Ancak bu bir ay sonunda henüz ne olduğunu kendimin bile anlayamadığım bir gariplik hissediyordum. Açıklayamadığım kötücül bir his vardı içimde. Hislerimde yanılmadığımı; bir gece tuvalete kalktığımda anladım… Yatmadan bununla bira içmiştik; kafam hafif güzeldi. Gidip yattım. Gece kalktım. Acayip susamışım ve acayip de sıkışmıştım.

Tuvalet; koridorun sonundaydı. Arkadaşımın odası, tuvaletin sol tarafına düşüyor. Benim odamsa koridorun diğer ucunda. Çıktım; uyku sersemliği ile koridorda ilerliyorum tuvalete doğru. Baktım sol taraftan sesler geliyor, arkadaşımın kapısının altından duman çıkıyordu. Kapıyı tıklattım; ses gelmedi. Daha yüksek sesle tıklattım yine ses yok. Bunun üzeirne kapıyı kendim atım. Arkadaşım uyuyordu. “Kalk lan! Ne oluyor burada?! Ne yakıyorsun?!” diye bağırdım. Kalktı “Ne yakması?! Ne diyorsun sen?! dedi.

“Bunu benim sana sormam lazım. Kapının altından duman çıkıyordu!” dedim. “Uyku sersemliğiyle yanlış görmüşsündür kardeşim…” filan dedi. Ben de uzatmadım ama bayağı tırsmıştım ve kapının altından da bayağı duman çıkmıştı… Sonra tuvalete gidip, ihtiyacımı görüp, yatağıma döndüm. Sabah geç kalktım; pazar günüydü çünkü. O gece rüya görmemiştim. Atakan benden önce kalkmış, çayı filan demlemişti. Ben de peynir filan çıkarttım dolaptan. Çayı getirip masaya koydu. Sadece “Günaydın.” dedi. Hiç konuşmadık kahvaltıya oturana kadar.

BÖLÜM SONU
Devam Edecek

Şeytan-ı Racim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin