17

5.5K 419 61
                                    

Biiiiz geldiiiik!

"Evet Sare kız kardeşim. Sare Karya'yla da Eymen sayesinde tanıştık, arkadaşız." ona kaşlarını kaldırarak beni tanıtırken temkinli duruşuna gülmemek için yanağımın içini dişlemeye başladım.

Sare harika bir gülümsemeyle elini tekrar uzatınca gülümseyip karşılık verdim. "Çantası hala kayıp Efkan."

"Abi diyordun iki dakika önce." gözlerini devirip salonun çıkışına yöneldi.

"Karya gel." kaşlarım havalansa da peşinden gitmeden önce Şerife abla ve Sare'ye son kez gülümsedim.

Kardeşiymiş be, kuzen diyordum ama kardeşi daha iyi bir seçenek oldu şu an. Oh!

Kapalı kapıya iki kez tıklattım. Üstünde bornoz vardı sonuçta giyiniyor da olabilirdi. 

"Gel." 

İçeri girdiğimde çoktan üstünü giyindiğini gördüm. Bu ne hızdı be?

"Çantam burada değil herhalde?"

"Burada." koltuğun üstündeki çantamı gösterirken elindeki havluyla saçlarını kurutuyordu. "Bir kadın nasıl çantasını unutur?"  gülerek bunu deyince çantamı koluma takıp ona döndüm. Yatağın ucuna oturmuştu.

"Telefonum elimde olunca fark etmemişim hiç." omuz silktim. Çantaya çok ihtiyacım olmuyordu da kartlarım kimliğim falan içinde olduğundan gereklilikti.

"Biraz bekle seni bırakırım." 

"Hiç bir daha seni uğraştırmak istemiyorum giderim kendim." odanın çıkışına yönelirken bileğimden tuttu. 

"Karya, ben bırakırım dedim. Ne olur bir kere itiraz etme ya."

"Hava soğuk hasta olursun hem kardeşin kahvaltı hazırlamış bak birlikte vakit geçirin."

"Geçiririz biz vakit artık benimle kalacak zaten. Hatta kahvaltıya kal. Sare bir şey hazırlamamıştır daha hep birlikte hazırlarız."

"Yok olmaz." tuttuğu bileğimi bırakmadan ayağa kalktı. "Kurumadı saçların atma onu oraya." havluyu gösterince güldü.

"Yeter işte." saçlarını karıştırıp havluyu atınca nefesimi üfledim. "Çocuk gibisin."

Omzundan itip kalktığı yere tekrar oturturken konuşuyordu. "Sen niye izinli gününde hastaneye gittin?"

"Hastam fenalaşmış. Küçük bir kız üvey babası ve abisinden şiddet görüyor annesi de tehdit mesajları alınca korkmuş. Dava sürecinde destek olması için psikolog arkadaşımı ayarladım. Bütün gece kızın başındaydık." 

"Ha yani sabah gitmedin." kafamı iki yana sallayıp ıslak havluyu banyoya bırakmak için ondan uzaklaştım. "Henüz uyumadım bile dün geceden beri."

"Kızın durumu ne olacak peki?" fön makinesini eline tutuşturup fişini prize taktım. Ellerimi belime koyup başına dikilirken dudağımı büktüm. "Umarım çabuk atlatır, yani buna inanmak istiyorum." 

Fön makinesini bana uzatınca gözlerimi devirsem de saçlarını kurutmasına yardımcı oldum. "Abi hadi ya girdiniz odaya çıkmadınız bir daha yarım saat oldu!"

Sare pat diye odaya daldığında ben camın önündeki kalorifere yaslanmış, Efkan da telefonda şirketten biriyle konuşuyordu.

"E hani basılmadınız siz?" kaşlarımı çatıp ona bakınca "Niye sizi utanacağınız bir şekilde yakalamadım ya? Hep hayalimdi." dedi. 

Yaşadığı hüsranla omuzları düşerken Efkan ona hafifçe vurup telefondaki kişiye cevap verdi. "Evet anlıyorum, birkaç gün içinde orada olacağım. Anlayışınız için teşekkür ederim." 

Nepenthe (Çat Kapı Aşk Serisi 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin