8.Bölüm~Hayaller ve Hayaletler

136 7 24
                                    

Parmak uçlarımıza bağlıyoruz hayallerimizi bu bölümde bakalım geçmişimizdeki hayaletleri yenip de iplerini çözebilecek miyiz gerçeklerin...

Vote ve yorum yapmayı unutmayın lütfen!

Hatam var ise mazur görün!

Bir adam vardı. Hayatı ellerinden kayıp giderken sadece izleyen, Annesini kollarında kaybeden ,yaraları geçmemiş sarılmayı bekleyen, Birilerine Ölüm olabilmek için,ölümü tadan, Okyanus gözlerine milyonlarca ceset sığdıran, Cesetleri beynindeki tilkilerin kuyruklarına bağlayan bir adam...

Bu adamın Adı Asrın'dı ama siz ona kısaca Ölüm diyin!

İyi okumalar...

Asrın'dan

"O kadar belli ediyorsun ki, yanından geçen adam anlar bu bakışlarından!"İmalı şekilde konuşan Eda'ya baktım.

"Sen sarhoş değil misin?" Önümdeki içki bardağını elime alıp gözlerimi yine aynı yere kilitledim.

İlk gördüğümden beri içimi titreten kıza baktım. Kanatlarını kırsalar da uçmayı unutmayan kızıma baktım.

Anneme baktım.

"Hatırlamaması canını yakıyor mu?" Ellerini tutarak saçma hareketler yapan Emre'ye tebessüm etti.

"Unutamamak yakıyor daha çok!" Bardağı kafama diktim.

Annemin cansız bedeni kollarıma düştü yine.

"Yaşadığı şeyleri ben yaşasam,cesedimi bir uçurumun dibinde bulurlardı. Onun kadar güçlü bir insan daha tanımadım." Hıçkırdı. Gülerek Eda'ya baktım.

"Sarhoşken neden bu kadar mantıklı konuşuyorsun!?"Tekrar hıçkırdı elini masadaki dolu bardağa uzatırken."Bünye alışık değil ama kafa alışık sarhoşluğa." Bardağı kafasına dikti.

"Bak sana onun yanında yıllardır olan insan olarak bir tavsiye vereceğim." Gözlerimi tekrar üzerine diktim. Yanındaki kız ona bir şeyler soruyordu. Eda bana doğru eğildi.

"Ne zaman 'yalnız kalmak istiyorum' derse, bil ki tek kalmak istemiyordur. Sadece alışkın yalnızlığa."

Bir gün bir parkta küçük bir kızla tanışmıştım. Masmavi gözleri vardı. Anneme benziyordu gözleri. Onun gibi yüzünde,ellerinde izler vardı. Annemi koruyamamıştım. O zaman küçüktüm. On iki yaşındayken nasıl korurdum birini.

O kızın korkak hareketlerine rağmen sert bakan gözlerinde görmüştüm annemi.

Anneme olan borcumu ödeyebileceğimi o gün o kızın gözlerinde görmüştüm. Onu kurtaramamıştım ama bu kızı kurtarırdım belki.

Hayatımda bir kişiyi koruyamamıştım zaten. Bana onun gibi bakan birini daha bırakamazdım. Anneme bunu ikinci kez yapamazdım.

O günden sonra kızı izlemeye başladım. Yıllarca izledim onu. Ta ki bir iş kurana kadar. Kurduğum iş o kadar tehlikeliydi ki kapısının önünden geçmem bile onu tehlikeye atardı.

Ben onu bıraktığımda on beş yaşındaydı. Keşke kalsaydım hiç gitmeseydim ondan.

Tabi nereden bilebilirdim asıl tehlikenin yanında olduğunu...

****

Çağatay'la kesişen gözlerimiz kendimi Emre'nin önüne doğru götürmemi sağladı.

Çağatay yaptığım hareketle kaşlarını çattı.

Kardelen Serisi- Ölüme AşıkWhere stories live. Discover now