Bölüm 51: Mezuniyet!

285 192 9
                                    

Ve mutlu son!

Bir eğitim, öğretim döneminin daha sonuna gelinmişti.
Öğrenciler, törenle son bir kez daha bir araya gelecek; yurdun dört bir yanına dağılacaktı.

Aileler; bir ay öncesinden işleri halletmiş, mezuniyete bir gün kala yollara dökülmüştü.
Otobüs firmaları ek seferler koymak zorunda kalmıştı.
Yollar bu günlerde en hareketli zamanlarını yaşıyordu.
Ülkenin her noktasından üniversiteye misafir geliyordu.

Aydın, İzmir, Muğla...
Bursa, Çanakkale, İstanbul...
Samsun, Trabzon, Rize...
Ankara, Niğde, Konya...
Adana, Antalya, Hatay...
Mardin, Gaziantep, Şanlıurfa...
Sivas, Kayseri, Erzurum...

Tören hazırlıkları!

Kızlar!

Saç!
Salsam mı, toplasam mı?
Küt mü, kat mı?
Kâkül mü, lüle mi?
Düz mü, kıvırcık mı?

Makyaj!
Koyu mu, sade mi?
Soğuk mu, pastel mi?

Elbise!
Tuvalet mi, abiye mi?
Uzun mu, kısa mı?
Derin bacak mı, göğüs mü?
Askılı mı, fermuarlı mı?
Siyah mı, beyaz mı?

Ayakkabı!
Uzun topuklu mu, kısa topuklu mu? Gece mi, spor mu, babet mi?
Kopçalı mı, fermuarlı mı?
Sade mi, taşlı mı?

Erkekler!
"Bu gömlek nasıl?"
"Çok kötü!"
"Eyvallah karşiim!"

Kostüm!
Olmazsa olmaz; cübbe ve kep!
Kelle başı ellişer lira bayıldılar.

Tören alanı!

Platform, BESYO' ya ait çim saha üzerine kurulmuştu.
Fakültelerin geçiş töreni koşu parkurunda yapılacak, aileler tribünlerden yavrularını alkışlayacaktı.

Her yer insan kalabalığıydı!
Cumali, Mazlum ve Ökkeş; tören alanına geldi.
Cumali: "Şuraya bak. Okul kermesi gibi! Ama yiyecek bir lokma yok. Bir tane sıkmacı teyze koymamışlar."
Ökkeş: "Ben de acıktım."
Mazlum: "Senin gruplar da gelmiş."
Cumali' nin üye olduğu gruplar kendi arkadaş çevrelerinde oyalanıyordu.
Ökkeş: "Komiser Fevzi de gelmiş. Yanında da kelepçeli iki adam var."
Cumali: "Ben davet ettim onları. Üzerimde çok emekleri var."

Nezarethane arkadaşları: Türkücü ve Sarhoş!
Komiserin gözetiminde alana getirilmişti.
LGBT üyeleri, iki arkadaşa sataştı.
Doğa: "Ay şunlara bak! Önüne geleni içeri alıyorlar."
Sarhoş: "Bana bak bana! Size iki kişi gireriz. Kucaktan kucağa gezersiniz, ona göre!"
Can: Gerçekten mi?"
Türkücü: "Tabi!"
Doğa: "Bizi böyle tatlı sözlerle kandıramazsınız!"

Tören geçişi!

Öğrenciler, bölümlerinin yazılı olduğu tabelalarla yürüyüşe başladı.
Fonda, Mersin türküsü "Silifke' nin Yoğurdu" çalıyordu.

Silifke' nin yoğurdu
Ah seni kimler doğurdu
Seni doğuran ana
Bal ilen mi yoğurdu.

Beşiği çamdan
Ah yuvarlandı damdan
Anası pilav pişirir
Oğlu durmaz aşırır

Kale kaleye bakar
Ah kaleden sular akar
Delikanlı dururken
İhtiyara kim bakar

Beşiği çamdan
Ah yuvarlandı damdan
Keşke sevmez olaydım
Usanırdım bu candan

Bağa girdim üzüme
Çıbık battı dizime
Çıbık seni keserim
Yar göründü gözüme

Beşiği çamdan
Ah yuvarlandı damdan
Anası pilav pişirir
Oğlu durmaz aşırır

Programı anlatan sunucu, fakültelerin isimlerini anons ediyordu:
"İktisadi Bilimler Fakültesi!"
İşletme... Maliye... Kamu Yönetimi... Siyasi Bilimler... Uluslararası İlişkiler...

"Fen ve Edebiyat Fakültesi!"
Tarih... Edebiyat... Fizik... Biyoloji... Matematik... Sosyoloji... Psikoloji...

"Ve son fakültemiz: Mühendislik!"
Makine... Elektrik... Kimya... Çevre... Gıda...
"Fakültemizin son bölümü: Jeoloji!"

Diğer bölümlerin geçişleri çok kısa sürdü. Çünkü nüfusları azdı.
Ama Jeoloji' nin öyle mi?
Geç Allah, geç...
Yürü Allah, yürü...
Bekle Allah, bekle!
Güle, oynaya... Hoplaya, zıplaya...
Son bölüm de halkı selamladı.

Öğrencilerin elinde bugüne özel pankartlar vardı.

"Çok şükür bitti!"
"Eve dönüyoruz!"
"Vize, final, büt!"
"Kaptan, arka kapı!"
"Şuradan bir öğrenci!"
"Bize iki karışık!"
"Bana bir sütlü, köpüklü!"
"Anne! Çayı koy."
"Allah belanızı versin!"

Hocalara nefretini kusanlar da vardı!

"Asistan Ayşen kırıştırıyor!"
"Dekanın babaannesi kaşar!"
"Sefa' nın plakası 33 AMK 09"
"Vereceğiniz 5 puanın anas..."
"Sanki kendi cebinden veriyor puanları!"

Üniversitenin demirbaşlarını unutmamışlardı!

'Hoşçakal, Fotokopici Arif!'
'Kendine iyi bak, Şöfeer Mazlum!'
'Eyvallah, Kantinci Ökkeş!'

Erkeklerden özel yaptıran da vardı!

'Daha askerlik var!'
'Annem 'sigortalı işe gir' dedi!'
'Ana beni eversene!'
'Ben garı istireem!'

Tabi kızlardan da!

'Şimdi de koca bulacağız!'
'Çeyizimde ders notları var!'
'Dekanı geçtim. Sıra kaynanada!'
'Pilav da yaparım kariyer de!'
'Diploma değil, beşi bir yerde istiyorum!'
'Oğlunu okumuşa ver kaynana!'
'Evli, mutlu, çocuklu!'
'Kocaaaaa!'
'Tayinim kocamın yanına çıktı!'
'Üç çocuk, bir diplomayı götürür!'
'Halılar, kanepeye paralel olacak!'

Cumali de pankart taşıdı:

'Üç günlük dünyada yedi sene üniversite okudum!"

Sunucu sahneye çıktı!
"Sayın Rektörüm, hocalarım, sevgili öğrenciler ve yurdumuzun dört bir yanından teşrif eden aileler!
Sıra geldi, derece yapan yavrularımızın diplomalarını vermeye!
Alkışlarınızla sayın rektörümüzü kürsüye davet ediyorum."
Rektör, mikrofona gelene kadar alkış durmadı.

Sunucu rektöre, derece ile mezun olanların listesini uzattı.
Rektör isimlere baktı:
"Bu ne ya?"
Jeoloji Bölümü' nden sadece iki kişinin adı yazılıydı! Rektör, bölüm başkanı Kemal hocayı yanına çağırdı.
"Buyurun sayın rektörüm?"
"Burada iki kişi var!"
"Bu sene bu çıktı efendim!"
"Pide mi ulan bu?"
"... "
"Geçiş töreninde en kalabalık grup sizinkiydi?"
"Haklısınız! İki öğrenci ile çıkmak ayıp olur diye düşündük. Bütün öğrencilerimizi giydirip sahaya sürdük. Maksat kalabalık olsun, çeşit görünsün diye. İdare edin!"
Rektör: "Hay yapacağınız işe!"

Kemal hoca sahneden indi.
Rektör: "Alkışlarınızla bölüm birincimizi davet ediyorum. Ayçin Albay! Alkışlar Ayçin' e!"
Ayçin, merdivenleri çıkıp kürsüye geldi.
Rektör ile tokalaştı.
"Tebrik ederim kızım!"
"Sağ olun efendim!"
Alkışlayanların arasında tezahüratlar duyuldu.
Ayıcı Belma: "Bravo sürtük!"
Can: "Helâl sana orospuu!"
Ayçin sinirlendi.
Diplomasını alıp sahneden indi.
Rektör: "Kızımızı tekrar tebrik ediyoruz!"

Birinin konuşma yapması gerekiyordu!
Listenin ikinci sırasında Cumali' nin adı vardı. Fakat rektör, onun konuşmasını hiç istemiyordu.
Biri, şovu devam ettirmeliydi!

Rektör, istemeye istemeye bölüm ikincisini kürsüye çağırdı:
"Alkışlarınızla, Cumali Yılmaz' ı davet ediyorum!"
Cumali sahneye çıktığında ortalık yıkıldı. Öğrenciler, uzun süre alkış tutup tezahürat yaptı.
Rektör, Cumali' yi yarım ağızla tebrik etti.
"Yine ön plandasın!"
"Sağ olun rektörcüğüm!"
Cumali, rektörü zorla öptü!
Rektör, yanaklarını mendiliyle sildi.

ANARŞİK - Bir Üniversite Komedisi!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin