ILK YALAN

136 11 2
                                    

Genç kız kanepeden kalktı. Söylemesi gereken ne varsa söylemişti ama birşey eksikti. Yavaş adımlarla kapıya doğru yöneldi. Göz yaşlarını bastırmaya çalışıyordu. Kapının kolunu tuttu ve derin bir nefes aldı.

Adam sesinin onu yanıltmasını umarak " böyle bitmek zorunda değil" sesi titrekti.

Kadın hafifce kafasını sallıyordu. Dalgalı saçları adeta dans ediyordu. Adama döndü. " Böyle olmak zorunda, senin acı çekmene dayanamam yavaş yavaş ölmene izin veremem" dedi. Gözyaşları kirpiklerinde son bir damlayı bekliyordu.

Genç adam anlamsızca kızın söylediklerini dinledi. Ölüm, acı; kızın nedemek istediğini anlamadığı açıktı. Kıza yaklaştı güzel yuvarlak yüzünü avuçlarının arasına aldı. " Acı çekmek ölmek seninleyken bunlara razıyım " dedi. Duraksadı. " Ben... ben sensiz her saniye ölüyorum zaten " adamın söyledikleri kızı daha da zor bir duruma sokuyordu.

Acı dolu bakışlarla adama baktı " özür dilerim sevgilim " dedi artık gözyaşları onu dinlemiyordu. Yanaklarından süzülen ılık gözyaşlarını genç adam baş parmaklarıyla sildi ve bu duygu selinin ortasında kızın dudaklarına yapıştı. Öpüşü yumuşak ve sıcaktı sanki hiç bırakmayacak gibiydi. Genç kız zorlukla ayrıldı adamdan.

Sonkez sarıldı adama. Sıkıca. Bu sondu artık bu tatlı kokusu olmayacaktı hayatında. Sonkez kokusunu içine çekti ömrünün sonuna kadar bu kokuyu unutmayacaktı. Ona acı cektirmeyecekti. Yavaş yavaş ölürken onuda öldürmeyecekti. Zorlukla ayrıldı ondan, kapıyı serçe kapattı.

Adam sadece baka kalmıştı. Gözyaşları yanaklarından süzülüyordu. Acı bütün bedenini sarmıştı.

Kadın titrek ayaklarını zorlada olsa hızlandırmıştı. Arabaya bindiğinde bedenini saran ateş bütün vücuduna yayılmıştı. Halbuki sadece yanaklarında başlamıştı.

Titreyen ellerini direksiyona götürdü ve kafasını serçe dayadı.

Ve hayatın anlamsızlığını o zaman anladı. Çünkü; bütün hayatı genç adamın üzerine kuruluydu. Ama artık onun bir hayatı olmayacaktı.

GİTME SANA MUHTACIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin