3

159 48 2
                                    

Güneş tepeyi bulmuştu. Doğa krallığı sessizlik içinde ilk kıvılcımı verdi. Sarayın gizleyen sarmaşıklar tutuşmaya başlamıştı. Bunu gören halk çaresizce kraliçenin kapısında kuyruk oluşturmuştu.

Erkin :”Burada neler olmuş böyle “.
Kralım ateş krallığı askerini gördüm daha demin on beş kişi burada ateşle bize saldırdı ve bizde ne yapacağımızı bilemeden sana geldik.

Çiçi: peki karşılık veren oldu mu?

Nasıl verelim kraliçem gizli ilimleri bilen bir tek sizlersiniz

Çiçi: aslında eskiden tüm gizli ilimleri halkımda dâhil herkes biliyordu.

Erkin: lakin biliyorsunuz, bizi ve diğer krallıkları lânetlediler, eski gücümüz unutturuldu.

Şehir birden karışmıştı, alevleri söndürmek için uğraşan halk görünüyordu, çok geçmeden etrafı siyah bir duman kapladı ve ateşler sönmeye başlamıştı.
Erkin: yaralanan bulunmadığı için şanslıyız.
Kraliçi yerdeki ayak izlerini inceledikten sonra;
Çiçi:" Bunlar ejder krallığının askerleri olmalı" dedi.

Erkin: Bunun acısını yaşatacağım. Dedi.

Çiçi: Önce bizim eski büyüleri geri getirmek için bir şeyler yapmamız lazım, gizli bir yer olması lazımdı orada çok değerli bir kitap var.
Erkin: Peki o kitabı okumasını biliyor musun?

Çiçi: Unutuyorsun herhalde içerisindeki doğaüstü büyüleri okumasını bilen bir tek ben varım.
Şehirde ki kargaşa ortamının sona ermesinden sonra toprak yolu takip ettik.  Çalılıkların  içinde bir kapıya rastladık, bu çok eski bir kapıydı.

Erkin: Şu tozları sil bakayım. Sanki bir şey yazıyor burada .

Çiçi: "Bir el işaret izi var. Dur deneyeyim bakayım. " dedikten sonra ,
içinden bir şeyler okuyarak kapının kilidini açmak için tüm gücünü kullandı. Nihayet geçitten geçip içeri girdiler.
İçerisi örümcek ağları ile kaplıydı .Arka tarafı parlak cisimler ile göze çarpıyordu .
Erkin: ne görüyorsun orada?

Çiçi: büyük bir kitap görüyorum, bu kitap sayesinde artık eski gücümüze kavuşacağız.

Erkin: şimdi saçmaladın.

Çiçi elini erkinin omzuna koyarak “vigigana" benzer şeyler söylerken

Erkin: Dur ne yapıyorsun omzumu hissetmiyorum.

Ağırlığın etkisiyle yere serildi. Daha kitaptaki bir doğa büyüsü kullanmıştı, ona rağmen gerçekten etkilemiş olmalıydı.

Erkin: bana ne yaptın böyle, şimdi inanmaya başladım . Hadi şu kitabın öğretilerini iyice öğrenelim, sonra bu ateş krallığı ile yarım kalan bir hesabımız var". Diyerek gizli bölmeden çıktılar .Ateş krallığında ise hareketlilik görülüyordu.
---------------

Burada Akşam çoktan  olmuştu. Bir yandan haziran sıcaklığı öte yandan cırcır böcekleri ötmeye devam ediyordu. Ejder krallığı içinden çalgı sesleri yükselmekteydi. 
Orta boylarda sivri burunlu birisi kralın yanına yaklaşarak ;
Kralım bu eğlenceler de olmasa yaz günlerini nasıl geçireceğiz? Dedi .

Kanvera: "Haklısın le düdük ".Dedi.
Alara :” bugün beni nasıl buldun tatlım“
Kanvera: sarı saçlarının en ince yerinden tutarak, mavi gözlerinin içine bakarak “kim senin yerine olmak istemez ki, hem genç ve güzelsin hem de ılımlı ve de alımlısın.
Alara : “yaa kralım beni şevke getiriyorsunuz “
Kanvera: “hadi halkım şimdi ise sırada ateş dövüşlerinde" diyip ayağa kalkıp şunları dile getirdi .
Oyunun kurallarına gelecek olursak, kazanan kişi hem altın kazanacak hem de bir geçelim hatun kazanacak.

Oyunda ki temel amaç ateş çemberinin içine karşısındaki rakibi yenip iten kişi bir üst turnuvadaki kişiyle dövüşecek. Kaybedenlerden şanslı olanlar kurtulabilir, eğer şansızsanız ateş sizi birazcık ısıtabilir “

Turnuva etrafına göre alçak düzlükte yapılıyordu, hemen yakın çevresinde ise gölet bulunmakta.

Turnuvada bulunan asıl rakipler ise, şövalyelerden jete; uzun boylu kaslı ve kalıplı özellikle ünü diğer yerleri aşmış.  Diğer rakiplerde ise doğa krallığından erkin ve hun boyundan Tarkan, Diğer rakipler ise sıralarına geçmiş  hepsi kılıç biliyordu. İlk karşılaşma şövalye jete ve erkin arasında olacak idi.

Kanvera: “Dövüş başlasın “ emri ile kılıçlar birbirini kesmeye, çalgılar çalmaya başladı. Üstünlüğü bir hamle ile erkin aldı, Jete yerdeydi. Sonra arkadan bir mızrak çiçi'nin omzuna saplandı. Erkin acılar içinde yere kıvrılırken bir anda kafası döndü ve olup bitenlere karar veremeden, çok hızlı bir şekilde yerden zıpladı, tek hamle ile kılıcı ortadan ikiye parçaladı. Jete erkin'nin gözlerine baktığında gözlerinin sarı renkte olduğunu görünce bir anlam veremedi. Erkin bir müddet sonra eski haline döndü ve ateş çemberinde jete’yi nasıl yediğine hala anlam verememişti, aradan bir süre sonra Kanvera: erkini yanına çağırarak “sen bir hile yaptın, hemen hangi büyüyü kullandığını söylemezsen o dilini ikiye bölerim.
Erkin:” bende bilmiyorum geçen gün ellerim ağırlaştı bugün de başıma bunlar geldi” dedi. Ve ay ışığını kaybetti yerini gecenin sessizliğine bıraktı.
(Destek ve yorumlarınızı bekliyorum)
Son güncelleme:16 aralık 2019

Krallıkların YükselişiTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang