- Y - (TÜRKÇE)

721 3 6
                                    

KIZ

Yade: Hatıra

Yadenur: Yad etmek, kutsal ışık

Yadigar: Bir kimseyi ya da bir olayı anımsatan kimse, geride bırakılan anı

Yağmur: Yeryüzüne düşen yağış

Yakazan: Uyanık, gözü açık

Yakut: Pembe ya da kırmızı renkte değerli taş, Sibirya'nın kuzeyinde yaşayan bir Türk kavmi

Yalaz: Alev

Yalazan: Berk, şimşek

Yalazay: Parıldayan, alevli ay

Yale: Sığır boynuzu

Yalın: Çıplak, içine başka şey katılmamış, sade, gösterişsiz, süssüz

Yalınay: Ayın en güzel, sade görünümü

Yankı: Sesin bir yere çarpıp geri dönmesi ile oluşan ikinci ses, ses yansıması

Yaprak: Bitkilerin yeşil renkli, çeşitli şekilde olan soluk almaya yarayan uzantıları

Yaren: Dost, arkadaş


Yasemin: Kokulu çiçekler açan bir tür agaççık

Yasna: Zerdüştiliğin kutsal kitabı Avestanın sureye karşılık gelen bölümleri.

Yaşam: Hayat

Yaşar: Çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle verilen ad

Yaz: Bir mevsim adı

Yazel: İkram, bölüştüren, dağıtan, paylaştıran

Yazgı: Kader, alın yazısı

Yazgülü: Baharın ilk günlerinde doğan kız çocuğu

Yefa: Yüksek yer

Yegah: Alaturka müzikte kalın re notasının karşılığı sayılan makam.

Yegane: Biricik, tek

Yekbun: Birleşmek 

Yekdane/Yektane: Eşi benzeri olmayan, tek

Yekpare: Tek parça, bütün, som


Yekreng: Bir renkte olan

Yekru: İkiyüzlü olmayan

Yeksan: Her zaman, bir düzeyde

Yekta: Tek, eşsiz


Yelda: Uzun, siyah şey

Yeldanur: Uzun ışık

Yelit: Eksiltme ve azaltma

Yeliz: Havadar, aydınlık

Yemliha: İyi, hoş, güzel. Ashab-ı Kehf yani 7 uyuyanlardan birinin ismidir.

Yenay: Yeni ay, hilal-i ayça

Yenbu: Pınar, çeşme, kaynak

Yener: Rakibine üstün gelen

KARAKTERLER İÇİN İSİM SÖZLÜĞÜWhere stories live. Discover now