11. Bölüm

9.6K 470 75
                                    

SELAMLAR :D BÖLÜMÜ İKİ GÜN ÖNCE YAYIMLAYACAĞIM DEDİM AMA,BUGÜNE KISMETMİŞ.HEPİNİZİN VOTE VE YORUMLARINI BEKLİYORUM,ONLAR BENİM YAZMA KAYNAĞIM BİLİYORSUNUZ :D 

MULTİMEDİA'YA BAKIN;GİZEMLİ ADAM TESCİLLİ ASDF

“Hiç karşılaştık mı seninle?” dedim konuyu dağıtmak amaçlı. “Yani,ne bileyim seni hiç gördüm mü?”

“Gördün.”

Göz yaşlarımı silen elim durdu bir müddet yanağımda. “Nerde?Nasıl?”

“Göz göze geldik sadece.”

Kaşlarım çatıldı hafiften. “Öyle bir şey olsa,anlardım sende bir şeyler olduğunu.”

Aklımı zorladım.Göz göze geldiğim her bir erkeği analizden geçirdim.

Yok,olmuyor.

“Eh,kolay değil uğruna her şeyi verdiğin insana yabancı gibi bakmak.”

Dudaklarımı tekrar birbirine bastırdım. “İyi rol yapıyorsun o zaman.”

“Lisede tiyatro kadrosunda başroldüm.” Eğlenir gibi çıkan sesi,beni de gülümsetti.

“Hangi rol?” Esneme bastırınca tüm bedenimi,ağzımı kapatıp sessizce esnedim.

“Romeo.” Kıkırdadı. “Uykun geldi senin.Yat uyu hadi.”

Kaşlarımı kaldırıp,hayır diyecekken aklıma dank eden şeyle,sırtımı dikleştirdim. “Buradasın,değil mi?”

“Bilmem.”

Dudaklarımı ıslattım. “Karşıma çıkmamakta ısrarcısın?”

İç çekti. “Evet.”

“O zaman,” Başımı çevirip,camdan dışarıya baktım.Görünürde yoktu,ama daha dikkatli bakınca ağacın siyah gölgesinde saklanmış,doğruca bana bakan suliet gördüm. “Ben senin karşına çıkarım.”

Olduğum yerden fırlarken,O’nun itiraz nidalarını duyuyordum. “Düşüneyim bile deme.Mira,geç otur yerine!Kime diyorum,hey!”

O bana söylene dursun,ben çoktan dış kapıyı açmış,ayağıma terlikleri geçirmiştim.

Küfür mırıldandığını duyunca,hızımı kesmemesi için telefonu cebime attım.Ağacın olduğu yere koşarken,sokakta bağırış sesleri duysam da,takmadım.İçip içip,Hacer,Merve, diye bağırıyorlardı.

Ağacın oraya geldiğim de,hiç kimse yoktu.Ayağımı hırsla yere vurdum.Ellerimi salık saçlarımın arasına geçirip,hırsla çektim.Daha hızlı olmalıydım!

Telefon aklıma gelince,hatta olduğu ihtimali çok düşük olsa da,telefona baktım.Hala hattaydı.Telefonu kulağıma götürürken,dışarıdaki soğuğu yeni fark edercesine titredi bedenim. “Orda mısın?”

Nefes nefese çıkan bir hayret nidası. “Vazgeçmeyecek misin?”

İç geçirip,yanaklarımı şişirdim.“Sanırım hayır.”

Etrafı son bir kez daha kontrol edip,derin bir nefes aldım.Ayaklarımı yere süre süre eve girince,o heyecanla kapıyı kapatmadığım için şükrettim.

“Vay be,az kalsın enseleyecektin beni.”

“Daha hızlı olmalıydım ve amacımı sana belli de etmemeliydim.Berbat bir plandı.” Yüzümü buruşturup,ses çıkarmamaya çalışarak kapıyı ardımdan kapattım.

“İki saniyeye göre,hiçte fena değildi aslında.”

Homurdanmakla yetindim.Bir iki dakikalığına da olsa,dışarı çıkmıştım ve vücudum buz kesmişti.Yorganı kaldırıp,Şevval’in ısıttığı yatağıma girdim. “Söylesene,o soğukta neden beni izliyorsun?Allah aşkına,donmuyor musun hiç?”

Gizemli AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin