6

260 18 20
                                    

Tam bir hafta olmuştu. Angelina ortalıkta fazla gözükmüyordu bu iyi bir haberdi.

Aynı şey David için geçerli değildi çünkü Tom onu yanından ayırmıyordu, ayrıca sinirimi bozan bir tipti nefes alışına bile katlanamıyordum onun.

Tom ve David ortak salonda fısır fısır konuşurken ben yanlarında put gibi bekliyordum.

Tabii ki onlar klasik erkek muhabbeti etmiyordu. Başka bir şey vardı ve bana da söylemeleri gerekiyordu.

Çıtır çıtır ses çıkaran şömineye döndüm. Alevlerin arasında bir şey varmış gibiydi.

Gözlerimi ovaladım, yatakhane'ye gitsem iyi olacaktı.

Umarım Narcissa uyumamıştır.

Hiç bir şey söylemeden yanlarından kalktım zaten söylediklerini anlayacak gibi hissetmiyordum kendimi.

David 'in bakışları bana döndü, tekrar o nefret saçan gözleri görmek kötüydü cidden.

Tom ise gözlerini bir onda bir ben de gezdiriyordu.

Soğuk bir biçimde "iyi geceler" diye mırıldandım.

Bir şey demediler. Omuz silkip bileğimde ki tokayla kabarmış saçlarımı topladım.

Üstümü değiştirip yatağa girdim, buz gibi çarşaf vücudumu sarmalamıştı hemen.

Mart ayına girmemize az kalmıştı. Hangi ara zaman böyle geçmişti bilmiyorum.

Tek bildiğim bu yılın iyi bitmeyecek olmasıydı.

Üstümde ki yorganı oflayıp tekmeledim.

"oflamasana ya! Uyumaya çalışıyorum burada" Narcissa yatakta doğrulmuş uykulu uykulu bana bakıyordu.

" Güzellik uykunu böldüğüm için kendimle gurur duyuyorum Cissy"

Karanlıkta göz devirip kollarımı birbirine doladım.

"ah yine başlıyoruz işte" o da benim gibi karyolanın demirine sırtını yaslamış yatağın içinde bağdaş kurmuştu.

Kız kardeş dayanışması.

"anlat bana, ne oldu?"

Derin bir iç çekip anlatmaya başladım her şeyi.

"Anlayacağın, Dave bana rakip" bıkkınca elimle oynadım.

"David" diye söylendiği an lanet yemiş gibi yüzüne baktım.

"Yeter ama ne David'miş, onu s-" bağırdığımı fark edince Cissy yataktan fırlayıp üstüme uçmuş ve ağzımı kapamıştı.

Geri çekilip yatağına girdi tekrar.

"bağırmayı kes, şimdi uyumaya çalış. Belki zamanla her şey yolunda gider"

"Tom ile bir şeyin yolunda gitmesi ha? Cissy aptal olma kardeşim"

Gözlerimi tavana dikip anlamsızca izlemeye başladım.

*
Sabah kahvaltıda Tom ve David yoktu. Merak duygum beni sarmalarken Narcissa ile kahvaltıma odaklandım.

O bana Lucius diye öve öve bitiremediği bir çocuğu anlatırken ben onu dinlemeyip kahvaltıma işkence ediyordum.

"senin neyin var Bella? Günlerdir bir şey yemiyorsun. Hasta olacaksın" omuz silktim.

Bana şefkatle yaklaşıp elini anlımda tuttu. Bu kadar iyi olması beni geriyordu.

" ateşin yok, hadi kahvaltını yap güçsüz bir kızı kimse istemez"

Biraz daha bana doğru eğilip devam etti.

"Riddle bile istemez" sinsice gülümsemesi yediğim şeyin boğazımda kalmasına neden olmuştu.

Kuvvetli bir şekilde öksürüp su içtim.

-sen o kadar Hogwarts'ta oku, büyü yap, iksir hazırla git bir yemekte boğul -

İç sesim yine devreye girmişti işte.

-al işte tadım kaçtı Bella mutlu musun? -

"Angelina değil mi şu? David ile konuşuyor" Cissy 'nin dürtmesi ile kendime gelip dediği yere baktım.

Angelina ve David gülerek konuşuyordu, David ile göz göze geldim. Bana gülümseyip Angelina' ya döndü.

Bir kaç dakika sonra Angelina salondan çıkmış David ise slytherin masasına geliyordu.

Göz devirdim ve kahvaltımı yaptım.

O sırada David haince gülümseyip yanıma ulaştı. Masa da bana doğru eğilip tehdit edercesine konuştu.

"Her şeyi biliyorum Bella, sırların artık elimde."

***

Secret Love / Tom & Bellatrix Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon