Psikopat jeon jungkook{2}

-2-

Sözümü bitiremeden konuşmuştu. Niye hep sözümü kesiyorlar sinir oldum.

Taehyung: biliyorum jk arayıp söyledi. Gel sana ne yapacağını anlatayım odam burada. Bu arada niye asansör yerine merdiven kullanıyorsun?

Yuna: Şey aslında asansöre binecektim ama her adım atacağım da bakıyorum ki asansör dolmuş. Benimde sinirim bozuldu o yüzden merdivenleri kullandım ama kullanmaz olaydım. 17 kat nedir yha canım çıktı bildiğin az kalsın düşüyordum da sen olmasaydın belki öbür dünyayı boylamıştım.

Aslında jk'un eski şirketi daha küçüktü. Ama şimdi değişmiş büyük koca bir şirket olmuş.

Tae dediklerime gülmeye başlamıştı.

Tae: cidden komik kızsın. Neyse gidelim artık.

Yuna: peki bende zaten bu merdivenleri gördükçe bunalıyorum.

Tae gülerek odasına ilerlemişti Bende arkasından ilerledim. Büyük bir odaya girmiştik burası harika idi. Odada iki masa vardı.

Tae: şu masa senin masan.

Yuna: asistan ile aynı odayımı paylaşıyorsun?

Tae: evet aslında hayır. Ama şimdi senin gibi sakar bir kız olunca aynı oda olsun dedim. Şirketin batmasına izin veremem.

Dedi gülerek bende gülmüştüm. Tanıdığım birisinin asistanı olmak iyiydi. Masama oturdum.

Yuna: burası harika.

Tae: evet harika.

Yuna: peki ben ne yapacağım?

Tae bana yapacaklarımı anlatmıştı gün boyu.

Tae: anladın mı?

Yuna:evet anladım.

Beynim yanmıştı be...

Tae: o zaman geç oldu ben çıkıyorum sende evine git.

Yuna: peki.

Tae: Jk nerede seni eve bıraksın?

Yuna: Şey aslında Jk ile eve gitmeyeceğim taksi ile gideceğim.

Tae: neden?

Yuna: Şey şirkettekilerin sevgili olduğumuzu bilmesini istemiyor.

Tae: anladım. O zaman seni ben bırakabilirim.

Yuna: sağol ama gerek yok ben gidebilirim.

Dedim gülümseyerek.

Tae: geç oldu. Bu saatte tek nasıl gideceksin. Hem zaten benim asistanım degilmisin dediklerimi yapmak zorundasın asistan şimdi şu dosyaları al ve beni takip et.

Dedi ve odadan çıktı. Dosyaları alıp peşinden gittim. Beni bıraksa sorun olmazdı sonuçta tanıdığım'dı. Arabaya binmiştik ikimizde.

Tae: o dosyaları iyice kontrol et. Şirketle ilgili bir kaç bilgi.

Yuna: peki.

Eve geldiğimizde arabadan inmiştim.

Yuna: teşekkür ederim.

Tae: rica ederim. Iyi uyu yarın erkenden kalkmak zorundasın ve beni arayıp uyandırmak zorundasın.

Evet erkenden uyanıp onu arayıp uyandıracakmışım bunu şirkette anlatmıştı.

Gülümseyerek eve girmiştim. Bildigime göre bts üyelerinin hepsi patronmuş. Birlikte büyümüşler bu şirketi.

Jk hala gelmemişti. Bende yemek hazırlamaya karar verdim. Yemekler bitince zil çalmıştı. Hızla kapıya koştum. Özlemiştim onu şirkette hiç görmemiştim. Kapıyı açtığım gibi hızla sarıldımıştım.

Tae: ah yuna karıştırdın galiba ben Jk değilim.

Duyduğum ses ile hızla tae'den ayrıldım.

Yuna: ah pardon Jk sanmıştım. Ama siz neden geldiniz?

Tae: Şey Jk'ta bir dosya vardı onu alacaktım.

Yuna: tamam.

Tae içeri girdiğinde kapıyı kapattım.

Tae jk'un çalışma odasına ilerlerken bende arkasından gidiyordum.

Tae: ah acaba nereye koydu ki bu dosyaları?...

Yuna: nasıl bir dosya bulmana yardım edeyim.

Tae: kırmızı bir dosya.

Kafamı sallayıp dosyaların olduğu rafa ilerledim. Bir sürü dosya vardı acaba hangisi idi?... üst raftan kafama düşen dosya ile elimi başıma götürdüm.

Yuna: ah acıdı yha.

Yere düşen dosyayı elime aldım. Tae dosyayı görünce yanıma gelmişti.

Tae: bulmuşsun dosyayı.

Dedi gülümseyerek.

Yuna: ben değil o beni buldu desek daha iyi olur.

Dedim başımı ovalayarak. Gülmüştü.

Tae: Neyse dosyayı aldığıma göre ben gideyim.

Tae gittiginde odama gidip üstümü değişmiştim. Balkona gidip dışarıyı izlemeye başladım. Neden hala gelmemişti? Onu çok özlemiştim. Normalde hergün yanımda oluyordu. Yani okul bitince sadece akşamları görebiliyordum.

Kapi çaldığında hızla kapıya gittim. Jk gelmişti elinde poşetler vardı. Ve birde büyük bir kutu.

Yuna: hoşgeldin sevgilim.

Dudağımdan öperek gülümsedi.

Jk: sana bir sürprizim var sevgilim.

Yuna: ne süprizi?

Jk: Salona git ve beni bekle.

Salona gidip onu bekledim. Elinde pasta ile geldiğinde gülümsemiştim. Ama benim doğum günüm değildi ki?

Yuna: bu pastada ne böyle?

Jk: bu pasta şirkette ilk gününün adına

Dedi göz kırparak.

Yuna: yaa teşekkür ederim sevgilim.

Pastayı masaya koyup yanıma gelmişti. Ellerini belime geçirip bana baktı.

Jk: şirketi sevdinmi?

Yuna: evet.

Jk burnunu burnuma sürterek gülümsedi.

Jk: hadi pastayı yiyelim bebeğim.

Yuna: peki.

Pastayı yemiştik. Daha doğrusu ben jk'a o bana yedirmişti.

Yuna: pasta çok güzeldi teşekkür ederim.

Jk: hey dur daha sürprizim bitmedi.

Ona şaşkınca baktım.

Jk: hm tam önünde duran kutuya bakarsan anlarsın.

Önümde büyük bir kutu vardı.
Kutuyu yavaşça açtım. Gördüğüm şey ile şok geçirmiştim...