Bölüm 27: Kopma

Start from the beginning
                                    

"Murat'ın odasında kimse var mı?" dediğin de Emel başını kaldırıp Rana'ya baktı. Yüz ifadesi değişmişti ve bunu gizleme çabasına girmiyordu.

"Hayır, yalnız." Dediğinde Rana hafif bir tebessüm edip direk odaya girdi. Kapısını çalma gereği duymamıştı, Murat cevap verse de duyamayacaktı zaten. Ayrıca Emel arkadan onu izliyorken kapı çalamazdı.

Odaya girdiğinde Murat kaşlarını çatarak başını kaldırdı. Kapının çalınmadan direk açılmasına şaşırmıştı. Ve giren kişiyi görünce de şaşırdı. Sonrasın da ise yüzüne bir tebessüm yayılmıştı.

"Rana?" Diyerek şaşkınlığını belli etmişti. "Bir problem mi var?" Soru ağzından istemeden çıkmıştı.

"Hayır. Sadece kahve getirdim ve seni merak ettim." Dedi. Son cümleyi söylerken gözlerini kaçırmıştı. Gerçekten zorlanıyordu Murat'a adım atmakta. Murat ise Rana'nın bu halleriyle eğleniyordu.

"İyi yapmışsın. Gel oturalım şöyle." Diyerek koltuğa doğru çekti Rana'yı.

"Ne yaptın bakalım?" dedi Rana. Saatlerdir içini kemiren soruyu sormuştu.

"Sabah yurt dışında ki şirket ile iletişim halindeydim. Aylardır halledemiyoruz orada ki problemi. Öğlen de Efe ile yemek yedik. Erkek erkeğe konuşmak istemiş." Dedi. Rana tam cevap verecekken telefonu titredi. Deniz ismini görünce önce kaşlarını çattı. Mesajı açtığında ise iki bebekle karşılaştı. Altta da bir mesaj.

'Teyzesi yeğenlerin sabırsız çıktı. Sizi görmek için sabırsızlanıyor. Ne zaman geleceksiniz?' yazıyordu. Ve mesajı okumasıyla anlamıştı Rana. Yüzüne geniş bir gülümseme yayılırken Murat'a döndü.

"Murat, Deniz doğum yapmış." Dedi ve gülümseyerek telefona döndü.

'Hemen konum at.' Yazıp, kalpli ifadeleri göndermişti. Murat ise kaşlarını çatmıştı.

"Hangi Deniz?"

"Tatildeki çift Murat, nasıl unutursun?" Dedi gülerek, sanki kendisi unutmamış gibi. Murat önce şaşırıp sonra gülümsedi. Rana telefonda ki resimleri Murat'a gösterirken tekrar mesaj gelmişti.

'Attım bile. Gamze ve Efe'yi de alın gelin. Kaç gündür evden çıkamıyorum. Erkin ile annelerimiz dışında kimseyi görmüyoruz.' Dediğinde ikisi de gülümsemişti.

"Gidelim mi?" dedi Rana hevesle.

"Bakayım neredeymiş evleri." Diyerek Murat Deniz'in attığı konuma baktı, peşine de "Hadi kalk, babama haber verip çıkalım." Dediğinde Rana gülerek ayağa kalktı.

"Hemen Gamze'ye mesaj atayım. Onlarda gelsin." Dedi. Murat masasına yönelmiş dosyaları toplarken Rana da Gamze'ye mesaj atmıştı. Murat gelip Rana'nın elini tuttuğun da Rana'da sıkıca Murat'ın elini tutmuştu. Biraz çocukçaydı ama geri çekme ihtimalinden korkmuştu.

Önce Kemal beyin odasına uğrayıp çıkacaklarını söylemişlerdi. Oradan kuyumcuya uğrayıp iki altın alıp peşine de bebek ürünleri satan bir mağazaya gitmişlerdi.

"Murat, yıllardır değişmiyor. Her seferinde aynı boyutta ki kıyafetleri görüyorum ve yine her seferinde boyutlarına hayret ediyorum." Rana gülümseyerek kıyafetlere bakıyordu ve hepsini Murat'a da gösteriyordu.

"Seç bakalım bebeklere bir şeyler."

"Gel birlikte seçelim. Hepsi çok güzel." Dediğin de Murat Rana'ya doğru yaklaştı. Gülerek kafasını iki yana salladı.

"İlk defa bir bebeğe aslında iki bebeğe bir şey alıyorum. Kıyafetleri elim kadar." Dediğin de Rana tebessüm etmişti.

"Bu takım nasıl?" dedi Rana. Beyaz tişört üzerine kapüşonlu bir ceket vardı. Kapüşonunda kulakları vardı. Altında ki pantolonunun popo kısmında ayıcık vardı ve fazla tatlı duruyordu.

SESSİZLİK (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now