6

94 8 6
                                    

Sabah alarmın sesiyle uyandım. Bugün büyük gündü. Bu görev saçmalığına başlayacaktık. Gergin miyim? Evet.

Heyecanlı mıyım? Evet.

Korkuyor muyum? Deli gibi.

Uzun süreden sonra ilk defa kalabalık bir ortama girecektim. Kalabalık ortamlar beni hep gererdi. Çünkü insanlardan hoşlanmazdım.

Dolabın önünde asılmış olan formaya göz attım. Eh, fena değildi. Yataktan yavaşça kalktım ve dolabın önünde asılı duran formayı aldım. Büyük bir 'of' çekerek giyinmeye başladım. Üstümü giyineceğim sırada kapı aniden açıldı.

"Sen hala kalk-"

Beni görmesiyle sustu. Önce gözlerini yüzümde sonra da çıplak kalan üst bedenimde gezdirdi. Derin bir nefes alarak konuştu.

" Bir an önce kahvaltıya gel. Kahvaltıda her şeyi konuşacağız. Acele et." diyerek kapıyı sertçe çarptı ve çıktı. Ofladım. Nasıl bir işin içine girmiştim ben böyle?

*************
"Dediklerimi anladın değil mi?"

Arabadan inecekken bunu demesiyle bayık bakışlarla ona döndüm. Aynı şeyi yol boyunca tekrarlamış hepsinin sonunda da "anladın mı?" diye sormuştu.

Bıkkınlıkla kafa salladım. Yüzünde memnun bir ifadeyle gülümsedi.

"Güzel şimdi gidebiliriz."

İkimiz de arabadan indik ve okula doğru yol almaya başladık. Kapıdan içeriye girmemizle tüm gözler bize döndü. Odak nokta olmak hiç hoşuma gitmediğinden Castiel'e biraz daha yanaştım. Gerilmiştim. Hem de çok gerilmiştim.

"Neden herkes bize bakıyor?" fısıldayarak sorduğum soruyla bana döndü. Suratında 'Dağları ben yarattım' gülümsemesiyle konuştu.

"Sana değil bana bakıyorlar. Eh yakışıklı olmak zor." dedi. Bu sırada müdürün kapısının önüne gelmiştik.

Cevabıyla göz devirdim. Çirkinin teki olduğunu söylemek istedim. Konuşacağım sırada Castiel hızlıca kapıyı tıklattı. 'Gel' sesini duymamızla içeri girdik. Müdür bizi gördüğünde gülümsedi.

"Hoşgeldiniz çocuklar. Ben de sizi bekliyordum."

Bilgisayarına döndü ve gözlüğünü taktı.

"Dean ve Castiel'di değil mi?" Castiel küçük bir baş hareketiyle onayladı. Müdür bir süre daha bilgisayar başında oyalandı. Sınıflarımızı söyledi ve odadan çıktık.

Castiel kapıyı kapatmasıyla omzumdan tutup beni durdurdu. Bıktığımı belirten bir oflamayla ona döndüm.

"Bir şey olursa bana haber veriyorsun. "

Başımla onayladım ve sınıfıma doğru yol aldım. Zil daha çalmadığı için sınıfta çok kişi yoktu. Rastgele bir sıraya oturdum. Beş dakika sonra zilin çalmasıyla sınıf dolmaya başladı. İnsanlar geldikçe geriliyor kapıdan koşarak çıkma isteğim artıyordu.

Umarım bu gün çabuk biterdi. Yoksa bu gerginlikle napacağımı asla bilemiyorum.

********
Her oy ilham perilerime bir yuh.
TI KAN DIM.
Dean'i üz diyen
Castiel'i üz diyen
Artık nikahlarını kıy diyen
Neyse kaçtım ben qkcmskmd

EscapeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin