Bölüm 22: İlk İş Günü

Start from the beginning
                                    

"Heyecanlı mısın?"

"Biraz." Dedi Rana tebessüm edip. Murat elini Rana'nın elinden çekip belini sararak kendine çekti.

"Babama söyleyeceğim seni çok yormasın." Dedi asansöre yönlendirirken.

"Tüm gün otursam da yorgun hissederim. Çünkü ilk günler hep yorucu olur."

"Çok doğru tespit." Dedi Murat asansöre binerlerken. Onlar asansöre binerken birkaç kişi konuşmaya başlamıştı bile. 'Murat Beyin eşi şirkete gelmiş.' Diye haberler yayılmaya başlamıştı. Asansörün kapısı kapanacakken birkaç kişi daha binmişti ve Murat Rana'yı kendine doğru çekti. Bunu fark edenler hemen onlara döndü.

"Günaydın Murat Bey." Diyerek selam verdiler.

"Günaydın." Dedi Murat da ve Rana'yı süzdüklerini fark edince devam etti. "Eşim Rana." Dediğin de asansördekiler sırayla Rana'ya ellerini uzatıp tanıştılar. Ve asansörden inecekleri kata geldiklerinde Rana derin bir nefes verdi.

"Hepsinin ismini unuttum." Dedi Rana.

"Çokta önemli değil zaten. Bir daha göreceğini sanmıyorum." Dedi Murat. Ve Rana'yı babasının odasına doğru yönlendirdi. Karşılıklı iki masa vardı kapının ön tarafında. Birisi dağınıktı ve muhtemelen asistanının masasıydı.

"Sanırım burası senin masan. Gel bakalım babama." Dediğin de Rana iyice heyecanlanmıştı. Odaya girdiklerinde Kemal Bey güler yüzle karşılamıştı.

"Hoş geldiniz çocuklar." Diyerek ayağa kalkıp ikisine de sarılmıştı.

"Hoş bulduk ama geç kaldık." Dedi Rana. Kemal Bey de yandan baktı.

"Sen bu saatte gelebilirsin kızım sorun yok. Ama sen daha erken gel." Dedi Murat'a. Ve Murat göz devirdi.

Kısa bir sohbetten sonra Murat kendi odasına geçmişti.

"Ben de yerime geçsem iyi olur sanırım. Ne yapabilirim?" Dedi Rana çekinerek.

"Öğleden sonra seninle bir toplantıya gireceğiz. Saat ikide. O zamana kadar masana birkaç dosya bıraktım. Onları okusan yeter. Bir şey anlamayabilirsin ama toplantıya girdiğimizde her şey oturur." Dedi tebessümle. Söylemesi kolay diyordu içinden Rana ve bir yandan kendini sorguluyordu. 'Burada ne işim var?' Diyordu. O kadar kendisiyle, mesleğiyle alakasızdı ki. Kemal beyin odasından çıktığında diğer sekreteri masasında görmüştü.

"Günaydın." Dedi Rana samimi bir şekilde.

"Günaydın." Dedi kız da samimi ve heyecanlı bir şekilde. İşte ki ilk günleri olduğu belliydi. Biraz panik duruyordu ama tatlıydı. Rana ile aralarında çok yaş farkı var gibi durmuyordu. Açık renkli uzun dalgalı saçları, kahverengi gözleri ve esmer teni vardı. Ranadan biraz daha kısa ve hafif balık etliydi.

"Rana ben. Sanırım orası benim masam." Dediğin de kız önce şaşkın bir şekilde baksa da sonra başını salladı.

"Selma bende." Dedi tam konuşmaya devam edecekti ki telefonu açarak kulağına götürdü. Belli ki telefon çalmıştı. Rana da masasına geçerek oturdu. Kalın iki dosyayı açarak incelemeye başladı. O sırada Selma da gitmişti. Rana dosyayı incelerken birden yanında ki hareketlilik ile sıçradı.

"Kusura bakmayın korkuttum." Dedi kadın gülümseyerek. Ve çay ile sandviçi masaya bırakmıştı.

"Önemli değil ama bunları ben istemedim. Selma istemiş olabilir." Dedi Rana karşı masayı göstererek.

"Murat bey gönderdi Rana hanım. Afiyet olsun." Diyerek gitmişti kadın. Rana tebessüm ederek kadının arkasından baktı. Hazırlanması zaman alınca kahvaltı edememişlerdi tabii.

SESSİZLİK (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now