Kevin Boozer

85 30 0
                                    


Uçakta geçen saatlerin ardından Jo, New Jersey'e varmıştı. Tamamen bilmediği bir ülkenin bilmediği bir şehrinde tek başına kendini göreve adamıştı. İlk yapması gereken Marco'nun verdiği adrese gidip Linda diye birinin olup olmadığını sorgulamaktı. Taksiye binip verilen adresi tarif etti. Linda'nın evinin yakınlarında etrafı kolaçan ediyordu. 

Aradığı ip uçlarına rastlayamayan Jo, evin kapısını çalmakta tereddüt etmedi. Kapıyı kel, iri yarı bir adam açtı.

&" Buyur evlat."

+" Merhaba efendim, Linda bu evde mi yaşıyor?"

&" Evet ama onu bir süredir görmedim. Benden kaçtı. Eve gelmiyor."

+" En son ne zaman gördünüz efendim?"

&" Bir haftaya yakın oldu. Onu tanıyor musun? İçeri gelmek ister misin?"

+" Evet, Lütfen."

Jo, eve adım attı. Duvardaki resimlere attı. Linda olduğunu düşündüğü kızın resimleri duvarları süslüyordu.

&" Onu nereden tanıyorsun evlat?"

+" Tanımıyorum efendim. Dedektifim. Kayıp olduğu haberini aldım ve onu bulmak için bir araştırma görevi içerisindeyim. Onu bulmakla görevliyim."

&" Kızım kayıp mı? Arkadaşında sanıyordum. Lanet olsun! Onu başı boş bırakmamalıydım. Siktir! Karımın emanetiydi o ama ben ona sahip çıkamadım."

+" Lütfen sakin olun. Onu bulacağımdan eminim."

&" Evlat tecrübeli misin? Buralı bile olduğuna emin değilim."

+" Ailem meksikalı ama ben Orlando'da doğup, büyüdüm."

Önündeki su sürahisinden bardağına doldurup büyük bir yudum aldı Jo.

+" Bana ne anlatabilirsiniz?"

&" Bir sabah uyandı ve saçma sapan davranıyordu. Linda gibi değildi. Hayatımda hiç onu o kadar garip görmedim."

+" Ne gibi saçma? Bana anlatmanız gerekiyor."

&" Doktora götürdüm. Onunla uzun uzun konuştu. Gırtlağına kalem dayamış ve onu sokmakla tehtit etmiş. Benim kızım böyle bir şey yapmazdı. Kendisinin Linda olmadığını söylüyordu."

+" Nasıl Linda olmadığı?"

&" Meksikalı olduğunu ve çete lideri olduğunu söylemiş. Silahları, kadınları ve uyuşturucuyu sevdiğini. Bunları bana da söyledi. Kızım tamamen kafayı yemiş gibiydi. Kendisi garip şeyler yaşıyordu. Bir çocuğa çarptı arabasıyla. 3 senedir tedavi görüyordu. Çocuğun sürekli yanında olduğunu söylüyordu. Hep onu gördüğünü. İlaç kullanıyordu onu görmemek için. Ama hiç bu kadar hasta görmemiştim onu. Bambaşka biri oluverdi bir anda."

+" Çete lideri mi? Bu konuda daha ne biliyorsun?"

&" Evlat, hayal ürünü şeyleri öğrenerek ne elde etmeyi planlıyorsun?"

+" Adının Marco olduğunu da söyledi mi?"

&" Sen... Bunu nereden biliyorsun?"

Jo aydınlanmış gibiydi. Ama bunun hiç bir mantıklı açıklaması olamazdı. 

+" Sorun yok efendim. Etrafta herkese adının Marco olduğunu söylüyormuş. Soru sorduğum insanlardan bu cevabı aldım."

Jo, yalan söylemek zorundaydı. Başka türlü bu beyin kaosunun ortasında o kel adamın kafayı sıyırması muhtemeldi. 

+" Başka ne biliyorsanız, hepsini bana söylemelisiniz efendim."

&" Bana onun kızı olmadığını söyledi. Daha çok kızlarla ilgilendiğini söyledi. Gerçek babasının 3 sene önce kafasından vurularak öldürüldüğünü söyledi. Bir çetenin konvoyuna saldırı düzenlediklerini ve çok fazla sayıda mühimmatı çaldıklarını söyledi. Angelo diye biriymiş."

Jo, bunu duyduğunda ellerine baktı. Biraz tuhaf hissediyordu. Bahsedilen Angelo'nun dişlerini söküp canını alalı daha çok zaman olmamıştı.

+" Başka? Dahası olmalı."

&" Bir çiftlik evi olduğunu söyledi. Parti düzenlediklerini ve kokaini fazla kaçırdığını. Onu eski haline getirmemiz gerektiğini söyledi. Ait olduğu yerin Meksika olduğunu. Sen de meksika'lısın. Bu konuda şüphelenmeli miyim?"

+" Tamamen tesadüf efendim. Pek Meksika'lı sayılmam. Henüz hiç gitmedim bile." Dedi ve sırıttı.

&" Başka bir şey yok evlat. Sana anlatabileceğim başka bir şey yok. Sonra da kayboldu ortalıktan. Bir daha görmedim onu. Haberini bile alamadım. Kafasını dağıtıp sonra geri döner diye düşündüm ama pek öyle de olmadı."

+" Bana bakmam gereken bir arkadaşı olduğunu söyleyebilir misiniz?"

&" Bir dönem bir çocukla takılıyordu. Onu evine falan bırakıyordu."

+" İsim verir misiniz?"

&" Kevin. Kevin Boozer."

+" Nereden tanıyordu?"

&" Okuldan arkadaşıydı. Sevgili gibiydiler. O varken hep geç gelirdi eve. Sarhoş gelirdi."

+" Tamam efendim, ben kalkıp gitsem iyi olur. Bir an önce araştırmaya başlamalıyım."

&" Bu kağıtta numaram yazıyor evlat. Ne öğrenirsen, bana anlatmanı istiyorum. Onu çok merak ediyorum ve özlüyorum."

+" Tamam efendim, ilk işim sizi aramak olacak."

Jo kapıdan çıktıktan sonra bir sigara yaktı. Bu olanlara inanamıyordu. Marco ve Linda arasındaki bağ neydi? Marco, Linda'yı bulmasını istemişti. Linda garip bir şekilde kendisinin Marco olduğunu sağa sola saçıyordu. 

Bunun olabilmesi için vucut değiştirmeleri gerekiyor diye düşündü. Uzun uzun etrafa göz gezdirdi. Bulmacanın parçalarını birleştirmeye çalışıyordu. Marco, son zamanlarda biraz garip davranıyordu. Çok fazla iyiydi. Yani o diş söktürmelere rağmen. Çok akıllıca kararlar vermişti ve çok saçma durumlardan kendini çeteyi kurtarmıştı. Jo, ona karşı oyun oynamayı denemiş fakat başaramamıştı. Kalın kafalı Marco'yu yenmek bu kadar zor değildi. Ama çetenin adının Linda olması çok tuhaftı. Linda etrafta herkese Marco olduğunu iddaa ediyordu. Marco da çetenin adını Linda yapmıştı ve çok akıllı kararlar verip uzlaşmacı davranmaya başlamıştı. 

" Linda da Marco'nun bedenine mi girdi? Bu nasıl saçmalık böyle?"

Bu söyledikleri ancak ve ancak fantastik filmlerde gerçek olabilirdi. Neler dönüyor lan burada? 

 " Kevin Boozer. Tamam bu ismi öğrendim de, ne bok yiyeceğim. Sonuçta marco onun bedenindeyse neden gidip Kevin ile buluşsun. Ama bir ihtimal olabilir. Sonuçta Marco saçma sapan sağa sola koştururken Kevin onu bulup sakinleştirmeye çalışabilir. Sonra ona yardımcı olmayı deneyebilir. Tamam, Kevin Boozer neredeymiş bir bakalım."


KONFÜZYON (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now