|| Miraculous || Kaybolan Geçmişim

İ

Eskiye Dönüş

*

Adrien

Bugün günlerden en kötüsü! Babamın ve Nathalie'nin zoruyla okula gideceğim. Chloe orada olduğu için kabul etsemde onu uzun süredir görmüyorum.

Ciddi olmak gerekirse onu da pek sevmiyorum. Hayat çok sıkıcı yaşamak istemiyorum.

Okulda

"Hey Chloe!"dedim fısıldarcasına. Yanında iki kız vardı.

"Adrinkiss!"diye bağırdı. Hala aynı cırtlaklıktaydı sesi. Hala iğrençti.

"Bana böyle seslenmemeli söylenmiştim sürt- *centilmence(!) öksürür.* Chloe!" kahretsin az daha yandan geçen dedikoducu kızlar duyucaktı.

"Merhaba ben Marinette." 'şımarık fondöten çuvalı' sıradaki...

"Ben de Alya." 'çirkin suratlı esmer' tamam bu iş ya, ne güzel isim buluyorum tam oturuyor. O sıra şımarık fondöten konuştu;

"Sende tam bir 'pörtlek muz kafa' potansiyeli gördüm."bu kız ne dediğinin farkında mı? Nasıl bir salak bu? Hem işimi çalıyor hem de bana sanki öyleymişim gibi hakaret ediyor!

"Uhm... Marinette, Adrien bu konularda biraz hassas ve-" Chloe'nin sözünü kestim.

"Hangi salaklıkla (cüretle) bana bunu dersin şımarık fondöten çuvalı?!"Chloe kaldığı yerden devam etti.

"Ve lakap takmayı kendi görevi gibi görür. Seninkine benzer lakaplar takmayı kendine görev edinmiştir." bu doğruydu.

"Özür dilerim bilmiyordum. Ayrıca ben 'şımarık fondöten çuvalı' değilim!"sona doğru sesi yükselmişti. İlk günden kavga istemiyordumki sanırım o da istemiyordu çünkü eski sessiz pozuna geri dönmüştü.

Ve sanırım artık aramızda soğuk ve kısa savaşlar başlatıcaktık...

Bir birinden ilk görüşte nefret eden iki kişi... hah ne kadar klişe! Tam bir klişe yaşıyorum.

Senden nefret ediyorum 'Şımarık fondöten çuvalı'...
Senden nefret ediyorum 'Pörtlek Muz kafalı'...

Aralarında geçen olayları Marinette'in neden 'Gıcık Adrien' dediğini çözmüşsünüzdür herhalde...