BECAUSE OF YOU / TAEJIN

Asla

Sert öpüşlerine karşılık vermeye çalışırken nefes almak için boynunda olan kollarımı göğsüne getirerek itmeye çalışmıştım.Çünkü zorlanıyordum.

Aniden kalçamın kavranıp sıkılmasıyla canım çok fena acımış ve boğuk bir şekilde inlemiştim.

Dudaklarımızı ayırdığımızda Taehyung, gömlekten dolayı kapalı olan boynumu öpmek için gömleğimin ilk iki düğmesini açarak boynumu emmeye başlamıştı.

"Neden bu kadar sinirlisin? Sinirliysen neden üzerimden çıkarmaya çalışıyormuşsun gibi hissediyorum?" demiştim onun duyacağı şekilde.Sormayacaktım ama merakıma yenilip sormuştum.

Taehyung benim soru sormamla işini -yani boynumu emmeyi - bırakmış ve alnını alnımla birleştirmişti.
Sonrasında eliyle yanağımı kavrayarak elmacık kemiklerimi sevmişti.

"Başkasına, benden başka birine güzel gülümsemeni sundun.Gülerken dudağının kenarında olan çukuru göstermiş oldun.Ben görmemle deli oldum.Çünkü senin her hareketini,konuşurken,duygularını belli ederken,uyurken yüz ifadenin aldığı şekillerin hepsini ama hepsini ezbere biliyorum.Ve bir başkasına göstermene sinirlendim.Gülerken dudaklarının aldığı şekli , kenarda oluşan çukuru ben görmeliyim sadece." demişti sessiz şekilde.

Şu an ona kızmam gerekirken dediği cümlelerle sanki haksızlığı ben yapmışım gibi hatalı hissetmiştim.
Ortada hata yoktu aslında.Ama Taehyunga göre vardı.

Taehyung geri çekildiğinde hafif gülümsemeye başlamıştı.

"Ahh saçmaladım galiba.İnsanlar arasında böyle şeyler gayet normal.Sana böyle davranmamalıydım.Özür dilerim.Bedenine eziyet eder gibi davrandığım için öz-" derken onun dudaklarını sert bir şekilde öpmüş ve ısırarak geri çekilmiştim.

"Özür dilemene gerek yok.Çünkü ödeşmiş olduk" diyerek arkamı dönmüş ve yerde olan kartımı alarak odadan çıkmıştım.

Bu tahaf olaya son vermek istemiştim.Yoksa uzayıp gidecekti.

Elimde olan iş kartına baktığımda duygulanmış ve kendimle gururlanmıştım.Çünkü ilk defa kimseye muhtaç olmadan kendi ayaklarımın üstünde olacaktım.
Artık babamın üzerimde baskınlık kurmasına engel olacaktım.

O sırada yanıma Yoongi gelmişti.Gözleriyle üzerimi süzdükten sonra şaşırmış şekilde konuşmaya başlamıştı.

"üzerinin hali ne böyle ?? Patrondan dayak mı yedin de üzerin dağınık?" demesiyle üzerime bakmıştım.Cidden şaşırması çok normaldi.Odaya girerken jilet gibi olup, çıkınca tam tersi olmak...

" biraz kızdı ama büyük bir şey değil.Bende gergin olduğum için farketmeden yapmış olabilirim." dedikten sonra Yoongi anladım dercesine kafasını sallamıştı.

"ben o zaman bi lavobaya gideyim." dememle ortamdan ayrılmış ve lavobaya doģru gitmiştim.Lavobada üzerimi düzelttikten sonra dudağıma nemlendirici sürmeyi unutmayarak oradan ayrılmıştım.

Masama geçtiğimde Taehyung'un beni her daim izlediği aklıma gelince beni çeken kameraya doğru gülümsemiştim.Umarım biri görüp deli sanmazdı.

Dosyalarla uğraşırken nihayet akşam 8 olmuş ve hepimiz paydos vererek hazırlanmaya başlamıştık.

"Eee hangi lokantaya gidelim? Ben çok güzel yemekler yapan bir yer biliyorum." demişti Lee Jong.

"Lokantaya gitmemizin sebebi Jin.Jin neresi istiyorsa oraya gideriz." demişti Kim sun.Kim sun'ın demesiyle herkes bana bakmıştı.

"Şey ben yemek ayırt etmem ve dışarda fazla yemek yemediğim için güzel yer bilmiyorum." demiştim biraz utanarak.Doğruydu dışarda yemek yememiştik.Villa da yerdim ve Taehyungda kendi elleriyle yemek yaparak yemiştim.Şimdi aklıma gelmişti.Biz dışarda yemek yememiştik.Bunu Taehyung'a hatırlatacaktım.