Vampir Çocuk - Taekook-

Geri Geldim

Dream..

Bazen yaptığımız şeyler ilerde bizi pişmanlığa sürükler. Keşkeler gelir. Üzüntüler gelir.

Neden yaptığını anlamazsın. Bilmezsin. Senin gözünü boyamıştır o şey.

Çok sevdiğiniz bir şey için, bir insanı feda eder miydiniz? Acımasızsanız evet.

Jungkook gördüğü rüya nedeniyle bir anda kalkmış ve ter içindeki alnını silmişti.

Uzun süre nefes alıp verdikten sonra yanındaki kandan biraz içmiş ve kendine gelmişti.

Son 1 haftadır Taehyung'u bıraktığından beri bu rüyayı görüp duruyordu.

Lanetlendiğini düşündü bir an. Sonra kalkıp hemen Jimin'i uyandırmaya gitti.

"Jimin!"

"Jungkook? Ne oldu?"

"Kalk. Sehun'a gideceğiz."

"Neden?"

"Taehyung'u alacağız."

Jimin yataktan kalkıp üstünü düzeltti ve Jungkook'un kolunu çekti.

"Ne yaptığını bilmiyorum Jungkook ama sabrım taşıyor. İlk o çocuğu kölen yapıp onu becerdin sonra ona güzel davranıp bir anda onun sürtük gibi gözükmesini sağlayıp ölümsüzlük iksirini aldın. Belki o çocuk şu an ölmüştür bile. Sen affedilmez bir piskopatsın. Sevdiklerinin hepsine acı çektirdin ve öldürdün. Ama bu masum çocuğa bunu yapmanı istemiyorum. "

"Yardım ediyor musun?"

"Of.. Kime anlatıyorum. Tamam ."

************************************

Jungkook ile Jimin gizlice Sehun'un evini gözetliyordu.

O sıra bahçeye Taehyung girmişti. Beyaz kıyafetleri ve elinde bir kitap ile pufa benzer bir şeye oturdu.

Jungkook elindeki kağıdı hızlıca kitaba bıraktığında Taehyung ne olduğunu şaşırmıştı. Sersemlemişti çünkü çok hızlıydı.

Notu inceledikten sonra kitabının arasına koyup içeri geçti.

"Jungkook, bunu yapmamız doğru değil."

"O orospu çocuğu Sehun bir insan için ölümsüzlük iksiri dağıtıyor. Ve insan güzel olmalı. O piç onu öldürmemiş. Belli ki ihtiyaç için kullanacak."

Jimin kafasını sallayıp Jungkook'a ayak uydurup oradan uzaklaştılar.

O sıra Jungkook bir anda kaybolmuştu. Jimin sinirlenip kendi kendine söylenmeye başlamıştı.

"Bari gidiyorum deseydin."

************************************

Nasıl kitabıma geldiğini bilmediğim kağıdı açıp okumaya başlamıştım.

Saat 8 gibi yalnız bir şekilde bahçede ol.

-jjk

Sonundaki o şeyi anlamamış olsamda bu kağıdın Sehun'un bıraktığını düşünerek en güzel şeylerimi giyecektim. Yoksa bana ceza verirdi yine.

Hemen hazırlanmaya başlamıştım çünkü saat 7 olmak üzereydi. Hemen güzel bir şeyler giyip makyajımı yapmaya başladım. Saat 8 e neredeyse  vardığında hemen aşağı inip bahçeye çıkmıştım.

Ama ortada Sehun yoktu. Kimse yoktu. Geç kaldı diye düşünürken bir anda biri kolumdan tutup beni hızlıca çekmişti.

"Sehun?"

"Aynen Sehun."

"Jungkook...?"

"Geri geldim."

Gözlerim dolmuştu. Beni öylece bırakıp gittikten sonra nasıl geri gelebilirdi, hangi yüzle?

"Neden geldin?"

"Seni almak için."

"Senin yüzünden ben ne acılar çektim haberin var mı!? O manyak bana nasıl acı yöntemleri kullandı. Bende garip şeyler denedi. Ve bana taciz etti. Seni asla affetmeyeceğim!"

"Acı çekmeye devam etmek ietemiyorsan hemen gidelim. Sehun gelecek."

"Seninle de acı çekiyorum. Onunla da."

"Lütfen Taehyung. Gel."

"Beni evime götür."

"Tamam. Hadi gel."

Jungkook'un elini tuttuktan sonra bir anda Sehun gelmişti.

"Vaaay, Jeon Bey."

"Sehun?"

"Fahişemi çalmaya kalkışırsın ha?"

"Sehun.. Bebeğim senin sikilme zamanın gelmiş. Bence gel beraber bir yukarı çıkalım."

"O günler geride kaldı Jungkook."

"Sehun,altımda inlerken oraya vur derken ne ara seme olmaya karar verdin?"

"Sen sevgilin varken bile bana doymadığın için her gelip beni siktiğinde bunun güzel olduğunu düşünerek seme olmaya karar verdim."

Jungkook kahkaha atıp alkışlamaya başladı.

"Tebrikler o zaman. Git kendini sik."

"Taehyung'u bırak."

"Benden en son isteyeceğin şey olsun bu çünkü biz gidiyoruz."

"Gideceğini pek sanmıyorum Jungkook."

Sehun'un arkasındaki adamları gümüş hançerlerini çıkardıktan sonra Jungkook siktir çekmişti.

"Hah.."

"Neyi sevip sevmediğini benden başka kimse bilemez Jungkook."

"Peki. Ama bir şey unutuyorsun. Ben asla yalnız değilim."

Arkadan Jimin ve diğerleri çıktıktan sonra Sehun gülümsemişti.

"Üzgünüm Sehun. Benim yanımdayken hep ukesin."

Jungkook Taehyung'un belinden tutup onu sarmalamış ve bir anda koşmaya başlamıştı.

" Sana göstereceğim adi herif! "

" Minik çükünü mü? "

Jungkook kahkaha attıktan sonra Sehun sinirle küfür etmişti.

************************************

"Taehyung içeride biraz uzan."

"Neden geri aldın beni?"

"Çünkü lanetlendim."

Yalan..

"O nasıl oluyor? "

"Bilmiyorum. Seni verdiğimden beri garip bir kabus gördüm her gün. Bu yüzden herhalde."

Jimin kapıyı çalıp girdikten sonra Taehyung'un yanına gelmişti.

"Hadi gidelim Taehyung."

Taehyung kafasını salladıktan sonra Jimin'i takip etmeye koyuldu.

Taehyung Jimin'in gösterdiği odaya girip yatağın üstüne çıktı. O sıra kapı da açılmıştı.

"Girmeme izin var mı?"

Jungkook kapıdan kafasını çıkarıp konuştuğunda Taehyung kafasını sallamıştı.

"Biliyorum.. Yaptığım çok kötüydü."

"Evet. Farkına varmana sevindim."

Taehyung alçak bir sesle konuştuktan sonra Jungkook yatağa oturup Taehyung'un çenesini tuttu.

"Seni ısırmış."

Jungkook'un kaşları çatılmıştı. Taehyung onun güzel kaşlarına baka kalmıştı.

Sonra bir anda Jungkook Taehyung'un boynundan tutup dudaklarını dudaklarına değdirmişti.

.....