Umbulela

40 3 0
                                    

Buğra, Akını fark etmiş elini omzuna koymuştu. Dudakları sessizliğe açılmış olabilir ama yüreği dualar okuyordu bu çocuğa..

" Amca.."

" Efendim yiğidim.."

" Satırlarında bütün bu duyguları nasıl bir arada tutabiliyorsun.."

" Yani.."

" Yani mutluluk olsun, hüzün olsun, aşk olsun, acı olsun bazen hepsi bir arada oluyor. Dönme dolaba binmiş gibi hissediyorum kendimi. Acıyı okurken mutlulukla son veriyorum. Bazen mutlulukla başlarken hüzünlü bir son buluyorum.."

" Bunlar birbirini tamamlayanlar işte evlat. Birbirlerinin olmazsa olmazları gibi düşün. Fakat başladığın gibi bitirmen yada bitirememen sadece senden kaynaklı birşey evlat.."

" Nasıl yani amca.."

" Mutlulukla başlayıp mutlulukla bitirdiğindede acı olacak evlat. Sıkışacak illaki bir kenara, bir karınca deliğine. Sen mutlu oldukça, mutlu kalmaya çalıştıkça acı nefessiz kalacak evlat. Toza toprağa karışıp unutulmaya mahkum olacak. Fakat sen mutlu başladığın yerde hüzünle son verirsen acın büyüyecek evlat. Nefes alacak, tutunacak yüreğine ve yaralarınla beslenecek evlat.."

" Yani diyorsunki baktın acıyla, hüzünle bitecek bas frene mutlu olduğun yerde kal.."

" Aynen öyle işte..
Baktın hiç olmuyor kendini mutlu hissettiğin noktada bırak. Bu nokta hayallerinde saklıysa hayallerinde yaşamaya devam et. Düşlerindeyse düşlerine çekil evlat.."

" Anladım amca.."

Buğranın son söylediği Akına özetlemişti aslında olduğu noktayı. Akın artık daha iyi anlıyordu amcasını. Amcası mutlu olduğu yerde kalmıştı. Mutluluğu bulduğu yere takılmış ve oraya saklanmıştı..

Buğra, hayallerinde yaşıyordu. Hayalleri dışında yaşadığı herşeye ise hayallerini karıştırıyordu..

" Akın "

" Efendim amcacım "

" Belliki okumayı çok seviyorsun. Yazmak içinde aynısı geçerlimi peki.."

" Okumayı çok seviyorum amcacım. Yazdıklarını okudukçada okumaya daha çok hevesleniyorum..

Yazmaya gelince yazdığım çok oluyor aslında amcacım. Fakat bilmiyorum sanırım kendime öz güvenim yok. Ya içimden yazıp siliyorum yada satırları yırtıp atıyorum.."

" Kendine neden bu kötülüğü yapıyorsun evlat.."

" Ama beğenmiyorum ki amca.."

" Beğenecek, sevecek insanlar bekliyordur belki. Kimbilir belkide yazıp attıkların, sildiklerin başkalarının zifiri karanlığına düşecek bir ay parçasıdır evlat.."

" Öylemi dersin amca.."

" Öyle tabi evlat. Mesela ben inanıyorum senin çok güzel şeyler yazacağına. Ve sabırsızlıkla bekliyorum senin kaleminden dökülecek eserleri okumayı.."

" Sadece kitaplarınla değil her sohbetimizde ilham kaynağı oluyorsun. Umbulela amca.."

" Haha umbulela benden olsun evlatda bu nerden çıktı şimdi.."

" Anılarından amca. Her dilde teşekkür ettiğin bir anın vardı.."

" Güzel o zaman Akıncım çok konuştuk şimdi yazma zamanı hadi.."

" Nasıl yani.."

" Yani alıyorsun şimdi kağıt kalemi eline amcan için yazıyorsun. Özetle beni evlat, beni anlat dış dünyamdan nasıl göründüğünü anlat bana.."

Ahiretliğim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin