4

3.4K 279 181
                                    


1 ay sonra

Altın üçlü ve Gümüş üçlü ihtiyaç odasındaydı, planları güzel işliyordu bu süre zarfında kimse onların dost olduğunu anlamamıştı. Draco, ihtiyaç odasında bulduğu beyaz tahtaya, siyah bir tahta kalemiyle bir şeyler karaladı "Harry'nin öğrendiğine göre 7 tane Hortkuluk var." yeniden tahtaya dönüp bir şeyler karalamaya devam etti ve tahtanın önünden çekildi tahtada numaralandırılmış şekilde hortkuluklar yazıyordu iki hortkuluk hariç. Tom Riddle'ın günlüğü ile Marvolo Gaunt'un yüzüğünün üstünü kırmızı tahta kalemiyle çizmişti "Harry sırlar odasında günlüğü bir Basiliks dişiyle yok etti, Yüzük ise bunun bir ay öncesinde Dumbledore tarafından yok edildi. Bu durumda tam olarak beş tane Hortkuluk kalmış oluyor." Platin çocuk tekrar tahtaya döndüğünde 3 maddeyi yuvarlak içine almıştı ve bunu yaparken her bir maddeyi tekrarlamıştı "Slytherin'in madalyonu, Ravenclaw'ın kayıp diyademi, Hufflepuff'ın kupası." Draco, özellikle Hufflepuff'ın kupasının altını çizmişti "Bu üçünün hortkuluk olduğunu biliyorum çünkü Hufflepuff'ın kupası teyzem olan Bellatrix'in kasasında bunu biliyorum." Platin çocuk iç çekti "Ancak son ikisi ne onu bilmiyoruz çocuklar ve Gringotts'u nasıl soyacağımız hakkında da bir fikrim yok ne yazık ki." Harry, şaşkın bir şekilde ona baktı. Ron ondan daha şaşkın bir şekilde bağırarak sordu "Bellatrix teyzen mi?! Merlin'in donu, bu iğrenç!" Platin çocuk omuz silkip yerine oturmuştu ve onun yerine ise Harry ayağa kalkıp tahtanın önüne geçtiğinde kimse Ron'u umursamamış gibi gözüküyordu "Bunun için güzel bir planımız var, bir aydır planlar üzerinde sıkı çalışıyoruz. Biliyoruz ki Draco, Pansy ve Blaise onların tarafındaymış rolündeler yani hayatları tehlikede Dumbledore ile konuştuğumda bana kendisini öldürmesi için birini görevlendirdiğini söyledi. Bunu o an öğreneceğiz, ancak bizim Platin Mankafamız küçük bir 'Expelliarmus' büyüsü ile onu etkisiz kılacak böylece asanın sahibi olacak ancak Voldemort bunu bilmeyeceği için, sadece öldüren kişiye yönelik hareket edecek böylece Draco ölmek zorunda kalmayacak." Zümrüt çocuk belli etmemeye çalışıyordu ancak gözleri bulanıklaşmıştı ve acıyordu. Sevdiği birini daha kaybetmek istemiyordu ama birinin ölmesi gerekiyordu "Evet, Draco bunu yapabilir biliyoruz, ben diyorum ki beni yanlış anlamayacaksanız size güzel bir büyü öğretmemin bir sakıncası yoktur diye düşünüyorum." Pansy gülümsemişti "Sanırım Patronus bilmiyoruz ha Dragon?" Platin çocuk kafasını başka bir yöne çevirip iç çekti "Bunu yapamam biliyorsun değil mi Pans?" Blaise Draco'nun omzunu sıkmıştı "Hadi ama dostum, deneyince seni öldürebilecek bir büyü değil sonuçta." Draco gülerek ellerini havaya kaldırdı "Pekala, pes ediyorum."

---

Büyük salonda Harry kahvaltı masasına oturmuştu ki, Ginny onu yakalayıp hızlıca oradan çıkardı "Neden her gece Hermione ve Ron ile ihtiyaç odasına gidiyorsun?" Harry, tek kaşını kaldırıp sinirle kolunu çekti. Ginny'yi severdi ama yaptığı şey hiç hoş karşılanabilecek bir şey değildi "Sana inanmıyorum! Senin bunu yaptığına inanmıyorum! Beni takip mi ediyorsun Ginny?!" Kızıl saçlı kız ona öfkeyle bakıyordu "Evet! Ne zamandan beri arkadaşlarınızdan bir şey saklıyo-" Hermione hızla ilerleyip, yanlarına geldiğinde Kızıl saçlı kızı hafifçe ittirdi "Yeter artık Ginny! Bana ve ağabeyine sorduğun yetmedi şimdide Harry mi?! Seni ilgilendiren bir durum değil ki söylemiyoruz, üçümüz dışında kimseyi ilgilendirmiyor tamam mı?! Çocukluktan çıkıp, Harry'ye olan takıntını bitirsen iyi edersin! Büyü biraz!" Ginny'nin gözleri dolduğunda Harry ona başını iki yana sallayıp kaşlarını çattı "Bazen özel şeyler yoktur daha ötesi vardır ve bazı şeyler bütün arkadaşlara söylenmez Ginny."

----

Kehanet dersi Slytherin ve Gryffindor'un ortak derslerinden biriydi. Profesör Trelawney'in geçen yıllarda bulunduğu "Ecel bu oğul!" kehanetinden sonra Harry'nin pek de bu derse girmek istediği söylenemezdi ancak SBD'sini yüksek tutmak istiyorsa ne yazık ki Profesör McGonagall'ın belirlediği bütün derslere girmek zorundaydı.
Herkes çaylarını içmiş birbirinin kehanetini okumaya çalışırken Profesör Trelawney o yıl olduğu gibi yine Harry'nin fincanına bakmak istemiş, Harry'de Profesör'e fincanını vermişti "Hayatının aşkı." dedi orta yaşlı kadın "Hiç karşılaştın mı çocuğum? ya da karşılaştığını düşündün mü?" Draco yerinde nedensizce gerilmiş, herkes Harry'ye odaklandığı için kimse bunu farketmemişti tabii, onun Harry'ye olan aşkını bilmezden gelirsek bu nedensiz bir gerilmeydi "Bir erkek." Platin çocuk bunu duyduğunda Pansy istemsizce gülmüş, Blaise ise onun sırtını sıvazlamıştı "Garip davranmayın." dedi Platin çocuk ve Harry'ye doğru bağırdı "Ah, Aziz Potter bir eşcinsel mi yoksa?!" her şeye gülen Slytherinler buna da gülmüş Harry, gerçekçi görünen bir sinirle Draco'ya bakmıştı "Ne o? Üstüme mi atlayacaksın Draco?" Platin çocuk buna göz devirirken söylendi "Sikimde bile-" Profesör onun lafını kesecek kadar şok edici bir şey söylemişti "Kakao, güzel bir parfüm ve üzerine sinen yeşil elma kokusu. Güneş ışığını daha çok aydınlık kılar çoğu zaman, gülüşünü görünce kalp atışların hızlanır ve ritmini yavaşlatacak bir şey bulamazsın." Profesör fincanı Harry'nin fincanını bıraktığında Draco'ya bakmamak için özen göstermişti ve Harry'ye eğilip okulun sloganını fısıldamıştı "Uyuyan bir ejderhayı asla gıdıklama.* " Zümrüt çocuk istemsizce yutkunmuştu "İmkansız."

---

Geceleyin yeniden ihtiyaç odasında bulunan altılıdan Draco dışında herkes fazlasıyla garipti. Platin çocuk Harry'ye yaklaşıp gülümsedi "Hey, Zümrüt. Söylesene bugün Profesör sana ne söyledi?" Harry, çocuğun gülümsemesiyle birlikte içi ısınsa da bugün yaşadığı şeyden dolayı Draco'nun bu hareketiyle vücudu ve beyin fonksiyonları kesinlikle durmuştu. Tek söyleyebildiği şey iki harften oluşuyordu ve kelime bile değildi "Ha?" Platin çocuk derince bir nefes verip etrafına baktı, her şey normaldi Hermione ve Pansy öpüş- HERMİONE VE PANSY ÖPÜŞÜYORDU! Hızını alamadan, karşısındaki gence ne sorduğunu bile unutmuş onu sallıyordu "Harry, bunlar öpüşüyorlar!" Zümrüt çocuk hızlıca kafasını diğer yana çevirdiğinde Blaise ve Ron'da gayet normal bir şekilde öpüş- BLAİSE VE RON ÖPÜŞÜYORDU! O da Draco'nun kendisine yaptığı gibi, onu salladı "Blaise ve Ron'da öpüşüyor!" Platin çocuk bir çığlık attığında hepsi öpüşmeyi kesip Harry ile Draco'ya bakmıştı "Eşcinseller odasında değiliz! ya da çılgınca öpüşme gecesinde! İhtiyaç odasındayız!" Blaise göz devirip, omuz silkmişti "Teknik açıdan Harry'nin de artık eşcinsel olduğunu bildiğimize göre Malfoy, eşcinseller odasındayız." Pansy buna kahkahayla gülerken konuştu "Hem belki tüm ihtiyacımız öpüşmektir, Potter ile denemek ister misin ha?" Draco asasını ona doğrultup mırıldandı "Steleus." asasının ucundan yeşil halkalar çıkmaya başlamış ve Pansy hapşırmaktan deliye dönerken Platin çocukla diğerleri kahkaha atıyordu. Hermione boğazını temizleyip gülmeyi kesti ve hızla asasını Draco'ya doğrulttu "Expelliarmus!" Platin çocuk asası düştüğünde gülümsemiş, eğilerek onu yerden almıştı "Tamam, tamam.. Çocukluğu kestim hadi bize Patronus öğretin."

Harry başını iki yana salladı "Hayır Draco, geçmişten olması gerekmiyor mesela bugünü düşünerek deneyebilirsin hm?" Platin çocuk gözlerini kapatıp az önce ne kadar mutlu olduğunu hatırlamaya çalıştı, odaklanabildiğinde mırıldandı "Expecto Patronum!" asasından küçük bir ışık hüzmesi çıktığında üzüntüyle iç çektiğinde, Pansy'nin kedisi etrafında dolanıyordu "Sanırım bugünlük yeter ha Potter?" dediğinde Harry umutla gülümsemişti "Yapacaksın Draco, ben sana inanıyorum."

--------------------------------------------------------

Merhaba arkadaşlar, açıkçası şu bölümleri bir an önce bitirip, Hortkulukları aradıkları bölüme geçmek için sabırsızlanıyorum çünkü bu bölümü dikkatli okursanız, kimin kiminle uyumak zorunda kalacağı hakkında ufak bir Spoiler vermiş olabilirim. Öpüldünüz <3 :*

.
.
.
**Uyuyan bir Ejderhayı asla gıdıklama --> Draco dormiens nunquam titillandus**

I don't fuck with you, Potter. ( Drarry / BoyxBoy )Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz