Ben Lanetliyim

-25-

Geç olduğu için herkes dağılmıştı.Evde sadece Adam ve ben kalmıştık. Bugün hiç yalnız kalamamıştık ve ben pazar günümü tamamen sevgilimle geçirmek istiyordum.Tabii bunu ona söylemedim.

Geç olduğu için esnemeye başlamıştım. Zaten çok yorulmuştuk bugün. Yani biz kızlarla çok yorulmuştuk.

Adam'la salonda film izliyorduk.Uykulu olduğum için filmden de hiç bir şey anlamamıştım.Daha fazla dayanamayacağıma karar verince Adam'ın göğüsüne başımı yasladım.Benim gözlerimin kapanmak üzere olduğunu görünce kollarını bana sardı ve alnıma bir öpücük kondurup filme geri döndü.

Sabah uyandığımda Adam'in odasında yatıyordum. Sanırım beni taşımıştı. Saatin kaç olduğuna bakmak için telefonuma uzanmıştım. Saate baktığımda gözlerime inanamadım. Ben tam 13 saattir aralıksız uyuyor muydum yani?!

Kalkıp elimi yüzümü yıkadıktan sonra televizyonun açık olduğunu fark ettim.Büyük ihtimalle Adam kalkmıştır diye düşünerek salona gittim.Tahminim doğruydu. Adam televizyon izliyordu. Giyinmişti. Acaba bir yere mi gidecekti ya da gitmişti.

Benim uyandığımı görünce eliyle otur deyip yanını gösterdi. Gidip yanına oturdum.

Neşeli sesimle;

"Günaydın." dedim.

"Günaydın uykucu." dedi ve saçlarımı öptü. Sanırım kızarmıştım. Yok artık.

Belli etmeyerek konuşmaya devam ettim;

"13 saattir aralıksız uyuyorum. Beni niye kaldırmadın?" diye sordum.

"Aslında kaldıracaktım da çok güzel uyuyordun bende kıyamadım." dedi.

Gülümsedim ve;

"Adam yalnız ben çok açım." dedim.

Cidden çok açtım.

"O zaman git dün aldığınız kıyafetlerden giy de seninle dışarıda kahvaltı yapalım hem biraz baş başa kalmış oluruz." dedi.

"Oluuur." dedim ve yanağından öpüp kıyafetlerin olduğu odaya gittim.

Üstüme sade beyaz bir tişört ve altıma da kot bir şort geçirdim. Banyoya gidip aynanın karşısında saçlarımı da yaptıktan sonra hazırdım.

"Adam! Ben hazırım." dedim bağırarak. Adam üst kattan iniyordu.

Evet Adam'in evi iki katlıydı. Çok odası yoktu ama gayet lüks bir evdi.

O da hazır olduğunda evden çıkıp arabasına bindikten sonra kahvaltı yapmak için yola çıktık.

15 dakika kadar sonra şık bir restorana gelmiştik bile.Yemeklerimizi yedikten sonra oradan kalkıp başka yerlere falan gittik. Yani tüm günümü tam da istediğim gibi onunla geçirmiştim.

Akşam olduğun da artık eve gitmeye karar verdik. Adam bazı işleri olduğunu bu yüzden de beni kendi evime bırakacağını söyledi. Beni eve bıraktıktan sonra gitti. Yarın okul vardi ve ben 13 saat uyumama rağmen yorgundum.Ne ayı çıktım ya.

Odama çıkıp kısa şort ve atletten oluşan cupcakeli pijamalarımı giydim.Tam yatağa girecekken odamın camından gözüken boş evin bahçesinden ışıklar yükseldiğini fark ettim.Gidip pencereden baktığımda yandaki bahçede birinin olduğunu gördüm. Ateş yakmıştı.İşin inanılmaz kısmı ateşi kontrol edebiliyordu.Daha yakından bakmak için pencereme yaklaştım. Bu bir erkekti.Ben ona bakarken aniden kafasına pencereme çevirdi. Hemen perdelerimi kapadım ama beni gördüğünden emindim.Çokta kafama takmayıp yatağıma girdim ve derin uykuma daldım.

Sabah kapının çalmasıyla uyandım ve yataktan fırladım. Kapıyı açtığımda kimse yoktu.Tam geri kapatacaktım ki kapının önünde ki papatyaları gördüm. Eğilip papatyaları aldım ve kapıyı kapatıp içeri geçtim. Papatyaların arasında bir not vardi.Notu açıp okudum.

'Dün beni bahçemde ki çöpleri yakarken gördün.Seni görmedim sanma. Artık komşuyuz. Ben Jake. Bu arada pijamaların çok tatlıymış.'

Bu ne ya şimdi diye geçirdim içimden!