-19-

224 16 0
                                    

Uyandığım gibi onlara bana ne oldu diye soracaktım ki tam o sırada bizim grubun diğer üyeleri geldi yani Maggie, Toby, Harry ve Luke.

Hepsi ne olduğunu biliyordu galiba.Çünkü hiç bir şey sormadılar.Galiba bana ne olduğunu sadece ben bilmiyordum.

Gözlerim Adam'ın gözlerini bulduğunda "Adam bana ne oldu?Ben neden hastanedeyim?Niye hiçbir şey hatırlamıyorum?" diye bir sürü soru sormuştum ona.

İyi olduğum için sevinmişe benziyordu.Elimi tuttuktan sonra anlatmaya başladı "Okuldan çıkıp eve gelmişsin.Biz Faye ile senin nerede olduğun hakkında telaşlı bir şekilde düşünürken kalbime bir şey oldu ve senin başına kötü bir şey geldiğini hissettim.Koşarak senin evine geldik.Biz geldiğimizde sen yerde yatıyordun ve başın kanıyordu. Her şey devrilmişti.Seni hemen kucaklayıp hastaneye getirdik ve şimdi buradasın işte."

Anlatması bittiğinde derin bir nefes aldı ve Toby'e bir bakış attı.Gerçekten bu konuda iyi anlaşıyorlardı.

"Hadi biz çıkalım Adam'la Hanna biraz yalnız kalsın" dedi ve grubu dışarı çıkardı Toby.

Artık oda da sadece benle Adam vardı. Adam'ın benle konuşmak istediğini gözlerinden anlayabiliyordum.

"Hanna sana anlatmam gereken şeyler var" diye girdi konuya Adam.

Sakince "Seni dinliyorum" dedim.

Devam etti "Ben sana yalan söyledim. Emily, ben onu tanıyorum."

"Evet. Biliyorum. Harry söyledi.Peki bana niye tanımıyorum dedin?" diye sordum.

"Bilmiyorum.Sadece onla zor bir ayrılık geçirdim.Benden o ayrılmıştı.Başka biri için beni terk etmişti.Ben onu çok seviyordum.Ama şuan da ona karşı beslediğim tek duygu nefret.Sana bunları kendi isteğimle anlatmış olsaydım üzüleceğini düşünmüştüm.O yüzden tanımıyorum demiştim." dedi.Sesini hala sakin bir şekilde çıkarmayı becerebiliyordu.

"Teşekkür ederim.Bana bunları anlattığın için yani.Aynı zamanda özür de dilerim" diye ekledim

"Niye özür diliyorsun?" diye sordu.

"Sana geçmişini hatırlattığım için" dedim kısık sesimle

"Takma kafana" diyip eğildi ve alnımdan öptü beni

O anda yüzümde hafif bir gülümseme belirdiğinden emindim.Beni görünce o da gülümsedi.O sırada içeri doktor girdi.Dinlenmem için yalnız kalmam gerekiyormuş. Adam anlayış gösterip odadan çıktı.Doktor da ilaçlarımı verip çıkınca tek çare olarak uyumak zorunda kaldım.

Uyandığımda başımda kavga eden Faye ve Maggie vardı.Ellerinde de bana ait olan kıyafetler vardı.Sanırım eve gidip dolabımdan almışlardı.Kavga etttikleri konuysa benim hangi kıyafeti giyeceğim idi. Benim uyandığımı hala görmemişlerdi.

Faye elinde ki kıyafetleri sallayıp;

"Elindeki kıyafetleri Hanna'nın dolabına geri götürsen iyi olur çünkü bunları giyecek" diyordu.

Maggie;

"Esas sen onları götür.Hanna benim elimdeki bu bembeyaz şortu ve atleti giyecek" dedi

Resmen hangi kıyafeti giyeceğim ile ilgili birbirlerine laf atıyorlardı.

Faye boş durmayıp hemen Maggie'ye cevap verdi "Sence Adam Hanna'ya o elindeki kıyafetleri giymesi için izin verir mi?! Hiç sanmıyorum.O yüzden Hanna benim elimdeki siyah yırtık dar pantolonla siyah atleti ve bu topuklu ayakkabıları giyecek" dedi.

Kafamı kaldırıp baktım.Uyandığımı belli etme zamanı geldi "O siyah topuklular benim değil ki!" diye konuya atladım.

"Zaten o ayakkabılar benim.Bak giymene izin veriyorum değerini bil" dedi gülerek.

Maggie en sonunda pes etti ve elindeki kıyafetleri koltuğa bırakıp dışarı erkeklerin yanına gitti. Faye kısa ve komik zafer dansını yaptıktan sonra giyinmeme yardımcı oldu.

Odadan dışarı çıktıktan sonra Adam yanıma geldi ve tüm grup hastaneden çıkmak için yürümeye başladık.Benim arada başım döndüğü için Adam koluna sarılıp yürüyordum.Adam'da bunu fark etmiş olmalı çünkü o da belimden beni tutuyordu.Zaten şuan bu topuklularla zar zor yürüyordum.En sonunda arabanın oraya geldik.Yoldayken benim evime gitmediğimizi fark ettim.

"Nereye gidiyoruz?" diye sordum

"Benim evime gidiyoruz" diye cevap verdi Maggie.

Ben LanetliyimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin