12.Bölüm- Direnç

10.6K 652 100
                                    

KARAKTERLERİ ÖĞRENMEK İÇİN ÖNSÖZE BAKABİLİRSİNİZ.

ARKADAŞLAR ŞU ARALAR KAFAM ÇOK DAĞINIK. HİÇ KURGU DÜŞÜNEMİYORUM.BU YÜZDEN YAZMAM UZUN SÜRÜYOR.

DAHA KISA SÜREDE YAZMAYA ÇALIŞACAĞIM.

KEYİFLİ OKUMALAR...

YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİN :))





Sanırım , zaman gelmişti. Ölümle yaşam arasında bir çizgideydik sadece. Nereye gideceğimize biz karar vermiyorduk. Ya ölecektik ya da yaşayacaktık. Bu bize bağlı değildi.

Ölmeden önce yaşadığımız bütün anılar gözümüzün önünden geçermiş. Galiba ölüyorum.Bütün anılarım , kahkahalı , ağlamaklı. Hepsi gözümün önünden teker teker geçiyor şu an. Ya da ölüme bu kadar yakın olmak korkutuyor beni.

Zombiler teker teker çıkıyordu kapılardan.. Eylül ve Buğra hepsini öldürüyordu. Fakat Rüzgar ve Savaş zorlanıyorlardı sadece. Ben böyle onların eziyet çekmesine bakamazdım. Rüzgar 'ın tarafından bana doğru gelen zombiyi gördüm. Etrafımı 3 saniyede taradım. Ve benden az mesafe uzaklıkta olan yerdeki çiviyi gördüm. O tarafa doğru koşturdum. Çiviyi elime aldım fakat arkama baktığımda iki zombi beni bekliyordu. Birinin kafasına çiviyi sapladığımda diğerinin kolumu ısırdığını gördüm. Kalbim ilk defa bu kadar hızlı atıyordu. Çok fazla sıcak hissediyordum. Zombinin ısırdığı yerin acısını söylemiyorum bile. Çığlık atmaya başladım.Odanın içinde sadece benim seslerim yankılanıyordu. Bütün zombiler ölüydü . Beni ısıran zombi haricinde. Eylül geldi ve O zombinin kafasına bıçağı sapladı.

Gözlerim bulanık görmeye başlıyordu. Rüzgar'ın ''Sanem '' diye bağırışını duydum. Kalbim ağrıyordu. Onu bırakamazdım. Sanırım en büyük üzüntüm bu . Yok olmaya yüz tutmuş bir dünyanın içinde onu yanlız bırakamazdım. Zarla zorla '' Beni öldürün. Zombi olmak istemiyorum . '' dedim. Hayır demelerini duydum sadece.

Diyafon tekrar çalışmıştı . Duyduğum ama anladığım tek şey '' Siz -- hemen -- istiyorum . '' Artık gerçekten ölüyorum ...

- YAZAR'IN AĞZINDAN -

Grubun yaptığı tek şey , Sanem'e bakıp düşüncelere dalmaktı. Onların kalbi de en az Sanem kadar acıyordu. Bir insanın kardeşini kaybetmesi , dünyadaki en kötü durumlardan biri . Sanem de onlar için bir kardeşten farksızdı.

Anna'nın yardımcıları olan iri yarı maskeli adamlar içeri girdi ve herkesi kolundan tutup götürdüler. Sanem dışında. Hepsi ne kadar bağırsa da çağırsa da onları aldılar. Sanem 'i bir sedyeye koyarak laboratuara getirdiler. Kanından aldılar. Bir cihazın içine koydular. Buradan kanın içindekilere bakacaklardı.

* Kıza panzehir verdiniz mi ? *

* Hayır efendim . *

* Neden vermezsiniz ! !!! Kız zombi olmadan çabuk verin şu ilacı . *

* Efendim kız virüse karşı direnç gösteriyor . Virüse karşı bağışıklığı var .Yani ne kadar ısırılsada zombi olmaz. *

* Nasıl olur ama ? Herkesin zombi olacağı şekilde yarattım ben bu virüsü ! Nerede hata yaptınız ! Kimsenin bağışıklığı olmaması gerekirdi ! APTALLAR !! *

* Diğerlerine haber verelim mi efendim ? *

* Hayır . Bağışıklığı olduğunu bilmesinler . Panzehir verdik deyin. *

* Tamam efendim. *

ZOMBİ SALGINI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin