Kapı açılmadı.
Lauren bir umutla beklemeye başladı.Kapıyı kimse açmadı.
"İçeride olduğunu biliyorum Camz." diye fısıldadı.
Kapıyı hafifçe ittiğinde kapının açık olduğunu farketti. Kendine küfürler ettikten sonra içeri girdi.
Hala aynıydı. Beraber film izledikleri koltuklar, Camila'nın yazdığı şarkıları söylediği balkon, beraber yemek yaptıkları mutfak tezgahı, birlikte boyanamış duvarlar.
Kahve masasının üstünde duran nota gözü ilişti.
Yavaşça oraya doğru yürüdü, not kağıdını eline aldı
Okumaya başladı;
"Lolo,
Bu şöhret,
Beni mahvediyor sevgilim
Senden uzaklaşma sebebim de bu. Çok saçma değil mi?Eğer sana yazdığımı söyleyemeyeceksem,
Ne önemi var şarkıların.Sana bundan uzaklaşmak ve seninle olmak istediğimi söyleseydim. Beni affetmezdin.
Bu yüzden kaçıyorum sevgilim.Şuan düşünüyorum da
Tam evim olmuşken seni nasıl terkedeceğim Lolo?Lütfen beni affet olur mu?
Seni seviyorum."
~2 yıl sonra~
Lauren onu son gördüğü gün üstünde olan deri ceketi ve kot pantolonunu giydi.
Onu görecekti.Konser alanına geldiğinde en ön sırada yerini aldı.
Müthiş bir kalabalık vardı."Ne güzel bir nisan akşamı." diye düşündü.
Camila sahneye çıktığında Lauren titredi ve özlemini yutmaya çalıştı.
Camila gözlerini hayranları arasında dolaştırdı.
Ama gözleri o yeşillere sabitlemişti.Camila'nın gözleri dolmuştu, ve dudakları yana kıvrılmıştı.
"Merhaba İspanya!" diye seslendi.
İlk şarkısını söylemeye başladı.
"Consequences"
Camila tüm şarkıları ona söylemişti sanki.
Konser sona ermekteydi.
Camila sahneden aşağı dikkatle baktı.
"İSPANYA! AY VE GÜNEŞ ASLA AYRILMAZLAR. VE BİZ BURADAYIZ."
İnsanlar arasında mırıltılar ve iğrenmeler başlamıştı.
Herkes bunun camren sözü olduğunu biliyordu.Bir ses yükseldi.
"CAMREN gerçek değildi. Lütfen bizi kandırma Camila!"
Camila aşağlanmıştı. Ama yine de gülümsemeye devam etti.
"Si nunca fue real, entonces hemos creado la más hermosa historia de amor"
Eğer bu hiç gerçek değilse, o zaman en güzel aşk hikayesini yarattık.Camila Lauren'a gel işareti yapıp kulise döndü.
Lauren'ın başı dönmeye başlamıştı.
İçtiği bir kutu hap işe yaramaya başlıyordu."Geliyorum sevgilim, huzurlu kollarına."
Camila'nın yanına ulaştı ve ona sarıldı. Camila hıçkırmaya başladı.
"Lolo, seni çok özledim."
"Ben de Camz."
Camila dudaklarını sevgilisinin dudaklarına bastırdı.
Lauren elindeki küçük notu onun ufak ellerine sıkıştırdı.
"Camz, seni hep sevdim. Nefret edilmen benim suçumdu."
Camila bir terslik olduğunu anlamıştı.
"Bebeğim, ne oldu?"
"Seni unutmayacağım sevgilim. Beni affetmesi gereken sensin.
Tam evim olmuşken seni nasıl terkedeceğim Camz."Lauren'ın bilinci kapanmaya başlıyordu.
Bir şarkı mırıldanmaya başladı.Something's gotta give, something's gotta break
Bir şeyler verilmeli, bir şeyler kırılmalı
But all I do is give, and all you do is take
Ama yaptığım tek şey vermek, ve yaptığın tek şey ise almak
Something's gotta change, but I know that it won't
Bir şeyler değişmeli, ama biliyorum ki değişmeyecek
No reason to stay is a good reason to go
Kalmak için bir neden olmaması gitmek için iyi bir neden
Is a good reason to go
Gitmek için güzel bir neden
I have never heard a silence quite so loud
Sessizliğin bu kadar gürültülü olduğunu hiç duymamıştım
I walk in the room and you don't make a sound, make a sound
Odaya giriyorum ve sen ses çıkarmıyorsun, ses çıkarmıyorsun
You're good at making me feel small
Beni küçük hissettirmede başarılısın
If it doesn't hurt me, why do I still cry?
Eğer o beni incitmiyorsa, neden hala ağlıyorum?
If it didn't kill me, then I'm half alive, half alive
Eğer beni öldürmediyse, o zaman nasıl yarı hayattayım, yarı hayattayım
How did we get so far gone?
Nasıl bu kadar uzaklaştık?
Camila kollarında yok olan sevgilisinin ağırlığından çok kalbindeki acıyı hissediyordu.
Yıllar geçtikten sonra Lauren'ın ona verdiği notu açtı.
"In some other life
We are standing
Side by side and
Laughing that, in
In some other lifeWe are apart."
KAMU SEDANG MEMBACA
I Call Her Camz // Camren •tamamlandı•
Fiksi Penggemar"Seni artık sevmiyorum, Lauren." Bir deprem gibiydi bu cümle. Tüm anıları tek tek üzerimize yıkmıştı.