Bölüm 4

866 29 1
                                    

O sene hiç bir üniversiteye , hiç bir bölüme giremiyorum, girmeye de çabalamıyorum zaten. Bedenimin bana yaptığı bu büyük ihanetten sonra yeni hayaller kuracak halim kalmıyor. Bir türlü sindiremiyorum bunu. Kendi vücudum bana nasıl böyle ihanet edebilir? Bütün hayatımı kaplayan bu hayali nasıl elimden alabilir?

Daha 18 yaşındaydım ama hayatım bitmiş gibi hissediyorum kendimi. Kaç gün, kaç hafta geçti hesabını yapmamıştım ama oldukça uzun bir süre yatağımdan bile çıkmadım.

Bir gün annem odama gelip ''Bunu kendine neden yapıyorsun? '' diye soruyor.

Böyle soru mu olur, kaybetmiştim çünkü en büyük hayalimi pilot olamamak ayrı şeydi ama uçağa bile mümkün olduğunca az binmem söylenmişti bana, hayatta en çok sevdiğim şey bulutların üzerinde süzülmekti ama artık böyle bir şey olmayacaktı çünkü doktor bir kaç ilaçla riskin azaltılabileceğini söylese bile babam asla beni tehlikeye atıp o uçağa binmeme izin vermezdi.

O gün, daha sonra başıma gelecekleri bilebilseydim eğer; asla ama asla küçük, şımarık bir kız gibi kendimi odama kilitlemez, asla o bir kaç haftayı odamda harcamazdım. Bu küçücük şeye olan büyük tepkim ileride çok daha büyük bir kayıpla cezalandırılacaktı ama ben henüz bunun farkında değildim.

"Bende en çok istedigim seyi olamadım ressam olacaktım ben; çok ünlü, eserleri çok beğenilen ama bak boşanmış bir kadın oldum. Peki pişman olabilir miyim bundan? Ünlü bir ressam olamasam bile bak karşımda duran esere, bin defa seçme şansım olsa yine seni seçerim. Herkes kaybeder bu hayatta, ama en çok denemeyenler kaybeder, sen denedin en azından. Biliyorum, şu an seni hayata bağlayan şeyin elinden alındığını düşünüyorsun ama daha yaşın kaç ki senin? Sen bugün sadece bazen olmadığını öğrendin, ne kadar çalışsanda bazen olmadığını. Herkes bir amaç için geldi bu dünyaya, bir şeylerin parçası olmak için. Senin amacın pilot olmak değilmiş demek ki, başka bir şey olmalıymışsın sen, bir gün o amacı bulacaksın ve eminim o her neyse onda çok başarılı olacaksın ama aramaktan vazgeçmemen lazım. İnsanlar neler kaybediyor şu hayatta bir bilsen böyle bir şeyin başına gelen en kötü şey olmasına sevinirdin bile. O kadar şanslısın ki uçağa binememek en büyük derdin."

Bu sözler ilk söylendiği anda hiç bir şey ifade etmiyor bana ama bu konuşmadan bir kaç gün sonra bana verilen bu değerli öğütler kulaklarımda bir kez daha yankılanmaya başlıyor ''En çok ta denemeyenler kaybediyor bu hayatta.'' Ben bir kere denedim, olmadı ama geriye kalan bütün hayatımı bu yatakta harcayamam değil mi?

Yaşadığım bu farkındalıktan sonra aklıma gelen ilk kişiyse Bulut oluyor. Onunla hiçte iyi ayrıldığımız söylenemez onun yerinde olsam kızardım bana. Daha fazla vakit kaybetmeden, bana olan öfkesi daha da artmadan ulaşmalıyım ona.

Nereye koymuştum bu telefonu ben? Uçaktan indiğimden beri elime almadım hiç, büyük ihtimalle hala çantamda duruyor. O yüzden hiç çalmadı demek ki; uçuş modundaydı en son, şimdiye kadar şarjı da bitmiştir zaten. Acaba hiç aradı mı beni? Arayıpta ulaşamadıysa çok merak etmiş olmalı.

Hızlıca fırlıyorum yataktan ancak bu ani hareket, günlerdir yastıktan kalkmayan başımı döndürüyor, bir kaç saniye yataktan destek almak zorunda kalıyorum. Başdönmem geçince dolabın önünde atılı duran çantayı alıp, içini karıştırmaya başlıyorum. Çoktan kapanmış telefonu ve şarj aletimi alıyorum, telefonun şarj olmasını beklerken kafamda ya beni terslerlese senaryoları da dönmeye başlıyor. Ya benimle konuşmak istemezse , ya kırgınsa bana? Türkiye'de değildir muhtemelen çoktan dönmüştür Londra'ya, İngiltere hattından aramalıyım onu önce. Açılacak kadar şarj olan telefonu alıyorum elime. İngiltere'de kullandığı numarayı çeviriyorum önce ingiliz bir kadın sesi karşılıyor beni. Demek ki Londra'da değil bu haber sevindiriyor beni. Türkiye'de ki hattından arıyorum, bu defa çalıyor telefonu. Her ''dııt'' sesinin ardından kalp atışlarım da biraz daha hızlanıyor, neyseki kalbim yerinden fırlamadan önce, üçüncü çalışında açıyor telefonunu şaşkın bir sesle.

Yarın Diye Bir Şey Yok (Tamamlandı) Where stories live. Discover now