Blood Type: C-// KiHyuk ✅

final pt.2 Min'in mini günlüğü

ilk gün

Sevgili Günlük, az önce ona veda ettim. Onu bir daha görebilir miyim? Ya da ne kadar beklerim? Yaşayacak mı? O kadar çok sorum var ki. Beni hiç bırakmasa keşke. Henüz birlikte yapamadığımız o kadar çok şey var ki... (Kurşun kalemle yazılmış ve sayfada gözyaşı izleri var)

1 hafta sonra

Sanırım... onu bir daha göremeyeceğim. 1 haftadır ona dair tek bir cümle bile duymadım. İyi ya da kötü. Umarım iyidir. Pembe şeylerden elimden geldiğince uzak duruyorum. Çileği çok severdim. Ama şimdi çikolatalı süt alma zorundayım çilekli yerine. Bu sadece ufacık bir şey. Ama çok derin bir anlamı var. Canımı yakıyor. (Yine gözyaşı izleri, biraz da kakaolu süt izi)

2 ay sonra

Jooheon'la biraz konuştuk ve... Ya o iyiyse? Ya benden kurtulmak için böyle bir şey yaptıysa. Hem "o anlamda" birlikte olduktan hemen sonra gitti. Bu kadar büyük bir senaryoya gerek var mıydı ki? Neden klasik kız düşürme teknikleriyle yapmamıştı bunu? Daha az canım yanardı. Ne diyorum ben?  O böyle bir şey yapmaz. Ama... onu ne kadar tanıyorum ki? Tanrım, ben tam bir aptalım. (Fazlasıyla normal bir sayfa, fakat kağıt yıpranmış.)

4 ay sonra

Sanırım beni kandırdığına inanmaya başladım. Ondan nefret ediyorum. Yaşıyorsa ve karşıma çıkma cüretini gösterirse, onu ben öldürürüm. Ölüm döşeğinde olsa ve hayatı bana bağlı olsa, ölüme terk ederim. O ben terk etti. Ben neden etmeyeyim? Pembe şeylerden de nefret etmeye başladım. Pembe kazağımı çöpe atmakla başladım. Bana onu hatırlatan her şeyden nefret ediyorum. Dünya üzerinde fazlasıyla nefret var, çoğu bana ait. (Kurşun kalemle ve bastırarak yazımış.)

6 ay sonra

Bugün Yoongi ile karşılaştım. Ona eğer Kihyun'u görürse benden uzak durmasını söylemesini söyledim. Yoongi şaşkınca nedenini sordu. Ondan nefret ettiğimi ve nedenini anlattım. Bana o kadar mantıklı şeyler söyledi ki. Belki de ondan nefret etmemem gerekiyordur. Belki beni gerçekten sevmiştir ve bunlar kandırmaca değildir. Eğer gerçekten hastaysa, umarım iyileşmiştir. Ve karşıma çıkar.

7 ay sonra

Yoongi ile tekrar karşılaştım. Bana Kihyun'un yaşadığını söyledi. Nerede olduğunu söyleyemezmiş. Ama bir gün bana geri dönecekmiş. Artık umutla bakıyorum etrafa. Her pembe saçlı erkek benim için Kihyun oluyor. Her yerde onu arıyorum. Çilekli süt içmeye başladım tekrar. Pembe kıyafetler giyince onunla karşılaşma şansım artacak gibi geliyor.

9 ay sonra/Günümüz

Jooheon birkaç hafta önce sevgili buldu kendine. İnce bacaklı, yakışıklı bir tip. Boyu Kihyun'unkine çok yakın. Yan yana çok sevimli duruyorlar. Biz de böyle mi duruyorduk acaba? Neyse. Jooheon'la beraber sevgilisi Changkyun'a hediye bakmaya gidiyoruz. Umarım Kihyun'la karşılaşırım.

Minhyuk, elindeki defterini kapattı ve Jooheon'un yanına gitti. "Gidelim."

~~~
Sedyede yatan bedene bakarken gözleri doldu. Simsiyah saçları, güzel elleri, kapalı gözleriyle yepyeni bir Kihyun vardı karşısında. Fakat kan içindeydi. Sanki saçının pembeliği gitmiş, o eksikliği kanının kırmızısı kapatmaya çalışmıştı. Sanki aylar önceki sinirle onu görmek istemediğini söylediğini duymuş, gözlerini kapatmıştı.

"Bayım, lütfen söyleyin. Onu tanıyor musunuz?"

"E-evet."

"Bizimle gelin lütfen." Bir kol tarafından ambulansa bindirildi. Sedyenin tam yanında oturuyordu yanındaki bir sağlık personeli ile.