Babasının Kızı|Yarı Texting

#Bölüm 24#

Z: Ne yapıyorsun bakalım?

Arca: Hazırlanıyorum. Bugün okula gitmeyeceğiz.

Z: Güzel yüzünden mahrum mu bırakacaksın beni?

Arca: Fotoğraflarım var ankdnofkf

Z: Akıllı kız 😏

Arca: Şimdi gitmem gerek. Sonra konuşuruz?

Z: Tamam Peri'm.

Arca Çevrimdışı

*******
"Dalga evde midir acaba?"

"Amcamın kızı tabii ki evde olacak. Çocuğun köpeği yani. Nerede bakacak başka?"

"Ama ben korkarım."

"Yanında ben varım, bir şey olmaz."

Yanımda yürüyen Acar ve Sırma'nın sohbetlerine kulak misafiri olurken, bir yandan da kaldırımların çizgilerine basmamaya dikkat ediyordum. Bazen böyle saçmalıklar yapıyordum işte.

Acar'ın, ''Geldik,''demesiyle birlikte iki katlı inanılmaz şirin bir evin önünde durduk. Buraya Sırma'yla daha önce gelmemiştik. Ama Acar sürekli gelirdi. Nitekim Sırma düşüncelerimi okumuşcasına beğenisini dile getirdi. ''Çok güzel ya!''

''Siz bir de içini görün. Eee, iç mimar kadının hali başka oluyor,''diyen ikizim demir kapının sürgüsünü açarak bahçeden içeri girdi ve biz de hemen peşinden ilerledik. Bahçe o kadar güzel dizayn edilmişti ki cidden bakanın bir daha bakası geliyordu.

''Hoş geldiniz!''

Deniz'in annesi olduğunu tahmin ettiğim kadın kapıda güler yüzüyle bizi karşıladı. Hep bir ağızdan, ''Hoş bulduk,''dedik. Acar elini omzuma atarak, ''Başak abla, tanıştırayım, ikizim Nilperi Arca,''dedi. Adının Başak olduğunu öğrendiğim kadın beni birden kollarının arasına aldı ve yanağıma öpücükler kondurarak sarıldı. ''Ne kadar güzelsin öyle!''

Utangaç bir şekilde gülümsedim. ''Teşekkür ederim.''

Beni kollarının arasından çıkardıktan sonra Sırma'ya döndü. ''Bir güzel kız daha! Merhaba tatlım.''

''Merhaba efendim. Ben de Sırma.''

''E hadi içeri geçelim!''

*********

''Çocuklar sever misiniz bilmem ama pırasalı börek yaptım. Üstelik sıcacık.''

Tabağıma kahvaltılık doldururken konuştum. ''Sevmek ne demek, bayılırım.''

''O zaman hemen getiriyorum,''dedi Başak abla ve yanımızdan ayrıldı. Biz de hep birlikte kahvaltımıza devam ettik.

''Annen de mi pırasalı böreği çok sever?''diye sordum Deniz'e. Geldiğimizden beri yüzünden hiç eksilmeyen gülümsemesiyle, ''Hıı, çok,''dedi. Bir şey demedim ve salona giren Başak ablanın börekleri servis etmesini bekledim. Boru değildi, pırasalı börekti sonuçta. Tabağıma konan böreği dilimledim ve bir tanesini hemen ağzıma attım. O sırada yine Deniz'in sesi duyuldu. ''Hemen atmasaydın ağzına keşke! Sıcaktır o şimdi.''

Kafamı bir şey olmaz gibisinden salladım ve yemeye devam ettim. Bu börek çok güzeldi yahu!

Uzunca süren kahvaltıdan sonra hep bir elden sofrayı topladık. Daha sonra Başak abla çıkan tabakları makineye yerleştirirken benden kahve yapmamı rica etti. İsteğini kırmayarak kabul ettim ve hepimize birer orta şekerli türk kahvesi yapmaya başladım. Tabii yaparken de Z'nin attığı mesajlara cevap vermeyi ihmal etmiyordum.