11.Bölüm: Farkına Varılanlar

Start from the beginning
                                    

Kasımın gelip vurmasıyla, havalarda soğumaya başlamıştı. Yapraklar sararıp dökülüyor ve yağmur yerleri çamur haline getiriyordu. Dışarı çıkması da kısıtlanmış oluyordu. İlk aylar en azından bahçede tek başına oturup kafasını dinleyebiliyordu. Ama şimdi, bir tek kütüphaneye gidip geliyordu. Derslerden sonraki en büyük lüksü oydu. Birde Kasımla birlikte Quidditch maçları da başlamıştı. James, ilk maça gidip gitmemek konusunda kararsız kalmış ve görünmezlik büyüsüyle maçı izlemeye gitmişti. Harry gerçekten iyi uçuyordu. Gerçekten de uçuş babalarından onlara kalan bir yetenekti. Daha beş dakika olmadan Snitch'i yakalamış ve Gryffindor yüz seksene sıfır Hufflepuff'ı yenmişti. Tüm bunların arasında Kasım ayında, her hafta pazartesi günleri yatakhanenin önünde James Potter'a diye yazılı bir çikolata kutusu bulmaya başlamıştı. İlk başta çikolatayı alıp açmış ve pimpiriklilikle onu koklamıştı. İşte, o zaman doğru bir karar verdiğini fark etmişti. Çünkü çikolatalar kendi kokularının yanında aşk iksiri de kokuyordu. O gün çikolataları alıp çöpe attı ama ertesi hafta yine aynı şekilde yatakhanenin önünde çikolata kutusu vardı. Onun sabahları çıkan ilk kişi olduğunu bilen Gryffindor'lu birisi olmalıydı. Aksi takdirde, çikolatalar buraya konamazdı. James, bu çikolataları da alıp çöpe attı ve her pazartesi sabahları aynı şey olmaya devam etti. Bir süre sonra çikolataların konmayı bırakacağını düşünmüştü ama her kimse saplantılı bir şekilde onu kendisine âşık etmeye çalışıyordu. James mümkün olduğunca bu durumu umursamamaya çalıştı çünkü yapması gereken, düşünmesi gereken daha önemli şeyler vardı.

Kasımın sonlarına doğru ise yaptığı hatanın farkına vardı. Duygularına yenik düşüp ortaya çıktıktan sonra boşa çok zaman harcamıştı. Daha aylar öncesinden hortkulukları araştırmaya koyulmalıydı ya da hepsini bir araya getirmeyi bulacak yola... Dumbledore ölmeden bir hafta önce her şeyi anlatmıştı ona. Hortkulukların ne olduğunu ve hepsini bir araya getirebilmenin bir yolu olduğunu. Onu araştırdığını... Ama bir hafta sonra ölmüştü ve James, Dumbledore'un kütüphanesini kaybetmişti. Araştırma yapabileceği o koskocaman bilgi dolu kütüphaneyi. Şimdi yavaş yavaş Dumbledore'un onu neden direk Hogwarts da ortaya çıkarttığını anlıyordu. Öldükten sonra evinin yok edileceğini tahmin etmişti ve onun evindeki kadar bilgi birikimine bir tek Hogwarts Kütüphanesi sahipti. James'e aslında şans veriyordu. İşte, Kasımın yirmisinden itibaren James her gün kütüphaneye gidip gelmeye ve kütüphaneden kitaplar alıp okumaya başladı. Bazen geceleri de yasak bölüme gidip araştırma yapıyordu.

Bugünde, o her zamanki günlerden biriydi. Aralık'ın biriydi. Mcgonagall evlerine gidecek öğrencilerin bildirmelerini söylemişti. O ise kütüphanede oturmuş araştırma yapıyordu. Sonuçta, artık Hogwarts dışında gidebileceği bir yer yoktu. Tüm tatilini araştırmasına adayacaktı. Artık bir şeyler bulacağını tahmin ediyordu. Çünkü yirmi gündür okuduğu hiçbir kitapta, hortkuluklara dair bir şey bulamamıştı. Bir şeyi yanlış araştırıyordu ama hala neyi yanlış araştırdığının farkında değildi. Yanından Slytherin'li bir kız grubu geçti. Dört beş kişilerdi. Ona hiçbir şey söylemeseler de baktıklarını hissediyordu. Gözleriyle yermeye, aşağılamaya çalışıyorlardı ama James aldırış bile etmedi. Çünkü söyledikleri hiçbir şeyle James'i ezemezlerdi. Hemen ardındaki kitaplığın oraya gelmişlerdi ki kızlardan birinin konuşmasını duydu.

"Ne o, Granger? Uzun zamandır görüşmüyorsunuz şimdide arka arkaya ayrı yerlerde oturuyorsunuz. Sevgilinle ayrıldınız mı?" James dikkatle Hermione'nin vereceği cevabı bekledi. İçinden, kendine sakince telkin verip yerinde kalmasını tembihliyordu. Hermione, onlara hadlerini bildirebilir. Sakin ol!

"Git işine Parkinson!"

"Benim ne yapıp yapmayacağıma sen karar veremezsin Granger! Ama ne var biliyor musun? Potter haklı senin gibi bir bu..." James gelecek kelimenin farkında hızla ayağa fırladı ve sahte gülümsemelerinden birini suratına takındı. Alkışlayarak kızların yanına gitti. Kızların şaşkın bakışlarına aldırmadan gidip Hermione'nin olduğu masaya yaslandı ve kollarını göğsünde kavuşturdu.

Bilinmeyen ÇocukWhere stories live. Discover now