-6-

124 6 0
                                    

Boğazımı sıkan elleri iterek geri çektim.Sesim kesilmişti.ne yapacağımı bilmiyordum.Şok olmuştum.Daha fazla dayanamazdım."Ah!" diye bağırdım.Lennon boğazımı kavradı.

"Sen oyun oynadığımızı mı sanıyorsun?Kendini şu aptal gençlik filmlerinden birinde mi sanıyorsun ha!Ben hiç sanmıyorum.Şimdi yaptıklarının ve cadalozluğunun cezasını çekeceksin."

"Ne yaptım!Ben bir şe yapmıyorum..!Ve yapmadım da!" boğazımı tuttğu için sesim kısık kısık geliyordu."He tabii olmayan beyninden uydurduysan bilemeyeceğim canım kusura bakma."

"Olmayan beyin demek ha?Beyni olmayan birinin ileride bir cinayete sebep olduğunu düşünecekler.Bu çok komik.Gerçekten çok komik!"

Gözlerimden akan damlalara engel olamadım.Olabilir miydim?Bir zamanlar benim 'Super Man'im değil miydi sonuçta?Öyleydi.Ama artık değil.Ve ben  bunu umursamıyorum.Umursadığım tek şey de artık yoktu,ve hangisi beni daha çok rahatız ediyordu bilmiyordum.Muhtemelen ikisi birden."Ben sana ne yaptım?Geçmiş geçmişte kaldı.Neden benden nefret ediyorsun?Dalga geçilecek bir durumum yok.Benim bir durumum bile yok.Belirsiziğin ötesindeyim işte.Ama neden?Ne oldu?",

"Senin yüzünden duygusallaşmayacağım.Ama bunun sebebi gerçekten açık ve net."

"Yeterince açık ve net olmadığı belli,çünkü ben fark edemedim de."

"Bu senin sorunun.Görüşürüz."

"Gerçekten mi?Görüşecek miyiz?Bu sefer nerden gireceksin?Havalandırmadan mı?Sen nesin?Gerçekten sen nesin?"

"Hahaha.Ben ne miyim?Ben özgür bir kuşum."

***

Ertesi sabah kalktığımda ne demeye çalıştığını çözmeye çalıştım.'Özgür bir kuş' ne demek ollabilirdi ki?Çözülmesi gereken bunca şeyden bir şey anlayabilirsem iyidir...

Çantamı aldım.Teyzem ve amcam uyuyor olmalıydı.Amcam beni zaten arar ama teyzem beni evde bulamazsa umurunda olmaz,"Kıza bak!Evde koştura koştura makyajımı bozduracak bana." derdi.Her aile mükemmel değil,hayatım bir kurgu filmi değil.

Keşke olsaydı.Bu nasıl hayat?

Çantamı aldım.Agnes'ın amcasının kafesi "Cafe Di Lour"a gittim.Onu bulmayı umuyordum.

Geldiğimde kafe tıklım tıklımdı.Boş yer yoktu.Ben de içerideki sehpanın yanındaki kanepeye geçtim.Siparişimi almak için Agnes geldi."Merhaba  efendim,ne alırdınız?"

"Hmm,ben bir açıklama alayım."

Agnes ben olduğumu görünce şaşırdı."Luna!Seni beklemiyordum."

"Neyi bekliyordun ki zaten?Delirdim,görmüyor musun?Ne olduğunu söylemeden gittin.Acımasızlıktır bu."

"Ben mi acımasızım?"

"Evet,öylesin.Daha geçen gün beni hastahaneye götürdün,ameliyatıma gelecektin,şimdi beni yüzüstü bıraktın.Ha,plan tamam yani.Kurtuldun,benden de kurtuldun BİZDEN de."

"Biz diye bir şey yok."

"Ama vardı."

"Hayır yoktu.

"Ne?"

"Sadece sana ameliyatın için yardım ettim o kadar.Sen bizim;BİZ olduğumuzu mu düşünmüştün?"

"Şey,ben..."

"Ahaha!Gerçekten bunu yaptın mı?Çok komiksin Lu."

"Ama,ama ben...biz.."

"Biz yok Lu,sen varsın ve ben varım ama biz ayrı ayrı var olduk.Öyle olacağız."

"Ben sanmıştım ki..."

"Yanlış sanmışsın.Ameliyatın için  biletlerini sana teslim ettim.Yani birbirimizi görmek için bir sebep kalmadı."

"Ama sen ciddi misin?Biz ne olacağız?"

"BİZ YOK LUNA!YOK!SEN BENİM İÇİN DEĞERSİZSİN ANLA BUNU ARTIK!"

Çok ileri gitmişti.Gözüm doldu ama ağlayamazdım..Zayıf noktam yoktu benim.HİÇ YOKTU.Agnes bile olamazdı.

Yan masadan kahveyi aldım,karton bardaktaki kahveyi suratına fırlattım ve güldüm.

"Senin için değerim yok,ama bu adam için kahvesinin değeri vardı,hele ki ona on dolar ödemişse."

Koşarak çıktım ve sokakta kahkahalara boğuldum.Başarmıştım.Zayıflığımı değil güçlü noktamı göstermiştim ve herkese bir kez daha LUNA olduğumu kanıtlamış oldum.

Kusura bakmayın biraz gecikti ama zaman olmadı :) Neyse bundan sonra seri  gelecek bölümler.Oy vermeyi ve görüş bildirmeyi unutmayın! +550 okuyucu için teşekkürler :*

Özgür KuşlarWhere stories live. Discover now