Bölüm 5 : Riyakâr Bir Gece

594 380 237
                                    


Namütenahi geceler ikiye ayrılırdı ;

Lacivert ve Siyah ...

Siyah gecelerde kök salmaya başlar habis düşünceler. Pervasızca fısıldanan kötülükler gecenin sonunda karanlığın gölgesinde körleşirdi. Şimdiye değin hiçbir renk bu gecenin karanlığı kadar riyakar olmamıştı .

Gece hüznüyle sardı gökyüzünü siyah bir kefene,

Figanlığıyla ağıtlar yas tuttu yeryüzünde ...

Aradan geçen üç günün sonucu gecenin bir yarısı dışardaydım. Üç gündür ne ben Güney'i ne de o beni görmemişti .
Daraldığını hissederek gecenin bir yarısı çıkmıştım evden . Nereye gittiğimi bilmeden öylece yürüyordum . Sokak tenha olmasına rağmen tuhaftır ki kendimi yalnız hissetmiyordum .Her ne kadar gece bulutlu ve karanlık olsa da iyi geliyordu yürümek . Bir süre daha gittikten sonra aniden durdum arkama ,sağıma ,soluma baktım ne ara gelmiştim buraya bir dakika ben ...

Kaybolmuştum ...

Hangi akla hizmet gecenin bir yarısı çıkmıştım ki hemde şarjımın bitmek üzere olduğu bir zamanda . Korku tüm bedenimi istila ederken avuçlarımdaki titreme ile irkildim.

Telefon çalıyordu.

Güney arıyor ...

Üç gündür eve dahi gelmemişti şimdi ne değiştide arıyor diye düşünürken yanıtlama sürgünü terleyen parmaklarımla ekranda kaydırdım .

Bana fırsat tanımadan konuştu .

"Takip ediliyorsun ne-"

Derken telefonumun kapanma melodisi kulaklarımı delip geçti .

Hay aksi!

Tamda şarjı bitecek zamanı bulmuştu !

Genzime mühürlenen kelimeler nefesime fütursuzca düğümler atıyordu ve ben anlamsızca boğuluyordum .Ellerim korkudan titrerken telefonumun yere düşme sesi doldurdu tenha sokağı .
Ben daha söylediği cümlenin şokunu atlatamazken arkamdan gelen tok adım sesleriyle yerime çivilendim adeta . Korkuya aciz düşen bedenim sadece tirtir titriyordu beynim işlevini yitirmişti sanki . Ne olduğunu yeni idrak ederek son sürat koşmaya başladım . Tüm bedenim korkudan yaprak emsali titriyordu kalbimin ilk defa böylesine hızlı çarptığına şahit oluyordum bir süre daha koştuktan sonra bana yetiştiğini yaklaşan ayak seslerinden anladığımda çığlık attım fakat bendeki de şanstı ki etrafta kimse yoktu . Gözlerim buğulandığı için görüşüm bulanıklaşmış ,aldığım kesik nefesler içine düştüğüm durumun ne denli felaket olduğunun göstergesiydi. Bedenime adlandıramadığım bir ağırlık hakim olduğunda , hızımın düştüğünü farkettim . Arkamda kimin olduğunu deli gibi merak ediyordum fakat bakma cesaretini kendimde bulamıyorumdum . Gördüğüm ilk sokağa koşmaya başladım belki birileri sesimi duyar umuduyla çığlık atmaya çalışıyordum fakat koşmaktan nefesim kesildiği için sesim benim bile duyamayacağım kadar cılız bir mırıldanma eşliğinde buhar olup geceye karıştı.

Bir an arkamda bıraktığım sokaktan boğuk sesler işitmeye başladım ve yavaşlamaya başladım duyduğum sesler o kadar korkunçtu ki sanırım birileri kavga ediyordu .Terli saç diplerimden süzülen damlalar usulca damlıyor ,esen ılık yel saç uçlarımı kavrayarak uçuşturuyordu dolasıyla bu önümü görmeme engel oluyordu . Bir hışımla kavradığım hırçın saçlarımı geriye savurduğumda ılık rüzgarın zemheri soğukluğa büründüğünü hissediyor,ürperiyordum. Ya da bana öyle geliyordu bilmiyordum. Gördüğüm şeyle aniden durdum . Bu ... olamazdı değil mi ? Gördüğüm şey gerçek olamamalıydı ? Öyle olmasını umarak gözlerimi , kirpiklerimin dibini sızlatacak kadar sımsıkı yumdum . Gözlerimi açtığımda yine aynı manzarayla karşılaşmak şansa olmayan inancımı bir kez daha yerle yeksan etti. Zira ...

Kod: 39                                   Cinayetin İzleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin