Balık Olsam Vapur Çarpar ?

-7-

🐟🐟🐟🐟🐟🐟

Erva eve gelene kadar o karabiberi Berke'nin üstüne boca edemediği için ağıt yakmıştı bende ona destek çıkarak Buğra'ya sövmüştüm Berra ise bize ihanet edip Enes'in ne kadar kafa dengi ve tatlı olduğunundan bahsetmişti tam bir haindi.

Eve vardığımızda hemen mutfağa geçerek kahvaltılık çıkarmaya başladım Erva arkamdan geliyordu geldiğinde çay suyu koyup tezgaha yaslanıp bana bakmaya başladı.

"Biraz daha bakarsan kafana tavayı geçiririm" derken bir tava çıkarıp aygaza koydum ve dolaptan bir kaç tane domates  ve yumurta çıkardım

"Annen annem ile konuşmuş burada  bir yakınımız var seninle konuşacakmış mektup hakkında" deyince umursamaz bir şekilde kafa salladım ve domatesleri robotta çektirip tavaya döktüm Erva'ya dönüp
"Aslında buna gerek yok sadece bir mektup bir şey olmaz merak etme" dedim.

Erva sanki kötü bir şey söylemişim gibi "Ve bir mesaj bir daha mı numaranı değiştireceksin şuanda iyi olabilirsin ama belki bu sefer gerçekten sana zarar verebilir" diye azarlamaya başladı onu takmayıp tavadaki domatesleri karıştırmaya başladım her ne kadar yanmayacak olsa da Erva "Senin için endişeleniyoruz ben bile"dedi ve bana yaklaşarak yanağımdan öptü ona şaşkınca bakarken o gülümsedi normalde Erva yanaktan ölmeyi sevmezdi ve beni düşündüğünü söylemesi 3 yıllık arkadaşım ama ilk defa böyle sözler duydum ağzından çünkü Erva biraz odun ve umursamazdır Erva mutfaktan çıkınca şaşkınlığımı üstümden atıp çıkardığım yumurtaları teker teker kırmaya başladım tuz da atıp aygazı kapattım ve melemeni sofraya koydum gidip kızları çağırdım ve yedikten sonra birlikte sofrayı topladıktan yukarı odama çıktı

🐟🐟🐟🐟🐟🐟

Odamdaki çöpleri toplarken bir kaç günde nasıl bu kadar fazla dağıtabildiğimi düşünüyordum ki kapının hayvanca açılmasıyla biraz korkmuştum karşımda salak gibi sırıtan Enes'e baktım ben ona öylece mal gibi bakarken yanıma gelip elimdeki çöpe atacağım torbayı alıp elimden tuttu ve beni odamdan çıkartarak aşağıya sürüklemeye başladı

"Enes nereye götürüyorsun lan beni ?"
Enes bana göz devirerek "Evdeki paylaşacağımız alanlar kısıtlı sence nereye götürebilirim seni?" diyerek soruma soruyla cevap verdi.

"Bak yemek yaptırcaksan hiç uğraşamam yor..."derken salonda tanımadığım benden bir kaç yaş büyük olduğunu tahmin ettiğim bir adam kanepede oturuyordu onun karşısındaki adama tip tip bakan yanyana oturmuş Berke ve Buğra vardı Erva adamın yanına oturmuş mesafeli bir şekilde bir şeyler konuşuyordu mutfaktan Berra elinde çaylarla çıktı.

Tanımadığım adam ayağa kalkıp bana elini uzattı "Merhaba Nilsu ben  Sarp Erva'nın bir tanıdığıyım seninle konuşmaya geldim" dedi hiçbir uzatmadan ben elimi uzatıp
"Ne konuda ?" diye sordum.
veriyordu mektupları geliyormuş" dedi sorarcasına bu arada Berke ve Buğra'nın bakışlarınada karşılık veriyordu.

Derin bir nefes verip "Önemli bir konu değil hem ilk de değil " diye yanıt verdim.

Sarp"Ailen endişeliymiş ve senin için koruma tutmak istiyorlar" dedi.

Buğra sıçanı hemen lafa atlayıp "Biz varken ne gereği var?" diye sordu gerilmiş gibiydi.

Sarp "Kızın bir yakını değilsiniz daha sizleri tanımıyor nasıl size emanet edebilirim" yanıt verdi o da gerilmiş gibiydi.

Buğra gülerek "Seni tanıyor mu?" diye sordu.

Sarp bana dönüp "Bu olaya karışmam sadece başka bir mektup veya mesaj geldiğinde beni arayabilirsiniz ben gidiyorum" dedi üçümüze bakarak ve son olarak Buğra'ya bakıp kapıya gitti Erva'da onu geçirdi bende koltuğa Berra'nın yanına oturup kafamı omzuna koydum kapı kapanma sesinden sonra  Erva geldi

Sıçan Buğra'ya ve Berke'ye dönüp "Adam geldiğinde ne diye adamın üstünde yürüyorsunuz belki kızın sevgilisi" dedi beni işaret ederek

Berra konuyla alakasız olarak acımasızca "Ne sevgilisi be Nilsu geçen sene saplıktan Halil amcanın muhabbet kuşuna yazıyordu" diyerek beni rezil etti Buğra sıçanı pislik gibi sırıttı çocuğun eline malzeme vermişti.

"Ne saçmalıyorsun Berra zamanı mı?" diye çıkıştım.

Erva "Siz ne diye adam gelince üstüne yürüyorsunuz?" dedi sinirle

Enes "Onu boş verin de şimdi Nilsu biz olmadan dışarıya çıkmayacak mı?" diye sordu.

Ben "Tabiki de çıkıcam"derken
Buğra "Hayır çıkmayacak" dedi

"Saçmalama çocuk değilim ben"

"Değilsin ama öyle davranıyorsun"

"Bana bak ben bir kere çocuk gibi davranmıyorum dengesiz gibi davranan sensin."

"Seninle tartışmaya girmeyeceğim" deyip odasına çıktı.

🐟🐟🐟🐟🐟

Buğra'dan

"Aferin lan Enes bir işe yaradın." dedim.

Enes "Ben olmasam intikam da alamazsınız siz " dedi kendini akıllı sanarak

"O zaman intikam vakti"

                      -Bölüm Sonu-