Balık Olsam Vapur Çarpar ?

-3-

Erva planını anlattıktan sonra bir an önce gece olmasını bekledik elimizden çekecekleri vardı.

Bu zaman diliminde Berra iki kere ölüm tehlikesi geçirdi Erva 5 saat boyunca aralıksız uyudu ben frambuazlı pasta ve patatesli börek yaptım Berra ayı gibi yumulduğu için Erva'ya kalmadı.

Erva Berra'nın ağzına damacana (içi boş) sokmaya çalışırken Berke videolarını çektiği için damacanayla kafasına vurdu çocuğun kafasıda ayı gibi şişti.

Evet şuan bu salakların uyumalarını bekliyoruz

Lakin Buğra Bey korku filmi izleyelim diye tutturdu ve şuan Enes acayip derecede korktuğu için uyumuyor ve diğer ikisini de uyutmuyor.

Enes "Ya aslında filmden korkmadım ama kız çok çirkindi ondan korktum" diye uyumuyordu.

En sonunda Enes'i uyumazsan "O kızı bulur her gece koynuna sokarım" diye tehdit edince kuzu kuzu uyudu.

Gece 01:30'u geçince yataklardan çıkıp sessizce mutfağa geçtik.

Berra hala uyku sersemiydi ama yüzüne su dökünce uykusu açıldı bana beddua etmeyi de ihmal etmiyordu alışmıştık artık Erva hızlıca dolaptan malzemeleri çıkardı.

Ben krem şantiyi alıp kaseye boşaltırken Erva da zeytinyağını küçük bir tabağa boşaltıyordu Berra ise patates püresi ile tutkalı karıştırıyordu.

Mutfakta işimiz bitince ilk Enes'in odasına doğru çıktık sessiz olmaya özen gösteriyorduk aksi taktirde yakalanırsak planımız suya düşerdi.

Enes'in odasının kapısını yavaşca açıp girdim arkamda Berra ve Erva'da geldi.

İlk ben saçına krem şantiyi sürdüm ardında Berra karıştığı patates püresi ile tutkalı  sürdü son olarak Erva hiç acımadan güzelce zeytinyağını sürdü Enes'in odasından çıktık çocuk maşallah kış uykusuna yatmış ruhu bile duymadı.

Erva hemen Berke ve Buğra'nın odasına yöneldi fazla dikkatli olmalıydık her an birisi uyanabilirdi onlara da aynı işlemi uyguladıktan sonra odalarından çıktık ve derin bir oh çektik az kalsın Buğra uyanıyordu.

Erva salak gibi sırıtıyordu.

Sonunda dayanamayıp "Ne mal gibi sırıtıyorsun ?" diye sordum.

Erva keyifle cevap verdi "Yarın onların surat ifadelerini görmek istiyorum gidip hepsini tek tek ben kaldıracagım"

Berra "Aynen kesin üzerine atlayıp seni boğarlar o yüzden bizde gelelim birbirimizi koruruz merak ettiğimden değil yani" diye cevap verdi.

Ben "Berra mal mısın tabiki merak ediyorsun ki ben de ediyorum bunu neden saklıyorsun bok gözlüm?" diye sordum.

O da bilmiyorum anlamında omuzlarını kaldırıp indirdi.

Erva "Hadi yatalım artık iyi geceler size " deyip odasına yöneldi Berra da bana öpücük atıp odasına gitti bende mutfağa gitmeden önce mutfağa gidip ortalığı toparladım pis bir kız değildim.

Dağınıklığı sevmezdim Berra ve Erva benim gibi değillerdi pasaklıydı onlar ama yine de onalrı seviyordum bende fazla oyalanmayıp işimi bitirip odama çıkıp yattım ve hemen uyudum .

Sabah 09:45

Odamda  yanıbaşımda iki tane maymunla karşılaştım gerizekalılae beni uyandırmaya çalışıyorlardı.

Erva " Sonunda be sende de ne uyku varmış lan?" diye kulağımda çemkirdi.

Bende yorganı üstümden itip kapıyı açıp
"Çok değerli mallarım odamdan defolur musunuz?" gene çok kibarım

Berra "Hadi kalk kalk daha şu fazla yakışıklı olan varlıkları uyandırıcaz" dedi

Bende "Biliyorum ama çok üşeniyorum ama neyse gidelim emeklerimizin sonucunu görmek istiyorum" dedim.
Erva bana 'İşte benim kızım' bakışlarından yolluyordu.

Açmış olduğum kapıdan ilk ben sonra da Erva ve Berra çıktı.

Önce Enes'in odasına gittik ve bir anda altından çarşafını çektim.

Enes "Napıyosun kokain kafalı rüyamda Barbara bana evlenme teklifi ediyordu tam" dedi Berra bunu duyunca kaşlarını çattı sonra saçlarına bakarak gülmeye başladı.

Erva'da sadist gibi sırıtıyordu Enes yavaşca ellerini saçına götürerek dokunmaya başladı sonra da "Süper olan ipek saçlarıma ne yaptınız siz?" diye ağlamaklı olarak sordu.

Ben "Imm tutkal,patates püresi,zeytinyağı ve krem şanti sadece bu kadar" deyip tatlı tatlı gülümsedim

Enes "Yağğ ama olamaz ben ona ne kadar iyi baktım" diye feryat etmeye başladı biz onun bu haline kahkahalarla gülüyorduk.

Enes'i odada yalnız bırakıp Buğra ve Berke'nin odasına girdik ayı gibi odaya bodoslama dalınca Berke uyandı.

"Sizin sabah sabah burada ne işiniz var?" diye sakince sordu.

Erva masadaki aynayı ona doğru yöneltti
Berke bunu görünce bir yüzü düştü sonra hemen lavaboya doğru koştu Buğra hala uyanmamıstı.

Onu elimle dürtüp uyandırmaya çalışıyordum ama uyanmıyordu bende sinirlenip yüzüne okkalı bir tokat attım.

"Noluyor ya ?" diye sordu evet çocuk uyanmadan soru sordu gözlerini açınca bizi gördüğünde ilk bi şaşırdı Erva hiç zaman kaybetmeden ona da aynayı gösterdi.

Buğra Erva'nın elinden aynayı çekip saçlarına baktı.

"Ne yaptınız lan saçıma siz savaş falan mı istiyorsunuz? Peki o zaman öyle olsun" diyerek yatağının yanındaki suyu üstüme boşalttı.

Buz gibi su titrememe sebep olurken bende bu yaptıgına karşılık yanındaki kitapı ayağına fırlattım.

"Bacağımı kopardın az yavaş olsana" diye bağırdı.

Berke lavabodan çıkıp "Kim bu siktiğimin zeytinyağını döktü"dedi.

Ben ettiği küfüre yüzümü buruştururken Erva hiç istfini bozmadan "Ben döktüm sana da çok yakıştı bence " diye cevap verdi.

O sırada kapıdan Enes girip Erva'ya "Gız o zeytinyağını sen mi döktün bitlenirsem sen ayıklarsın bit ilaçlarımda senden" diye konuştu.

Erva " Banane be sizin bitlerinizden ayıklarsınız hem biz ufak bir şaka yaptık değil mi?" diye sordu

Berra "Aynen ya ne de olsa şaka" deyip odadan çıktı onun arkasından bizde çıktık kesinlikle sinirden kudurmuşlardı.