15

202 26 14
                                    

Zayn pijama partisi için hazırlanırken Miles'ında orada olması için dua ediyordu.
Her ne kadar Liam gelemeyeceğini söylesede Zayn orada olmasını ummak istedi. Miles'ın sevdiği oyuncaklarını topladı ve ayıcığı kuçaklayıp oyun odasına gitti.

Aradan bir saat geçmişti. Zayn üzgünce etrafına baktı herkes oyun oynuyor ya da sohbet ediyordu. Liam'da henüz gelmemişti.
Üzgünce ayıcığa baktı ve sütünü kafasına dikti.

"Neden üzgünsün Zayn, bir sorun mu var?"

"Miles'ı özledim Barbara, ama onun gelmesine izin vermiyorlar."

Gülümsemesi yüzünde yavaşça solarken Zayn'in yanındaki boşluğa oturdu.

"Miles'a olanlar için üzgünüm ama inan bana burada olmaması onun için daha iyi"

"Onun için çok endişeleniyorum" Zayn'in göz yaşları yüzünü damla damla hüzüne boyarken, Barbara bir anne edasıyla kollarının arasına aldı pembe saçlı çocuğu.

"Şhh ağlamamalısın, Miles ağlamanı istemez. Bak eğer ağlamazsan Miles'ı odaya çıkarttıklarında ona bir mesajını iletirim"

"N-nasıl?"

"Bir resim yapar altınada onu çok sevdiğini falan yazarsın bende onu Miles'a götürürüm. Söz veriyorum. Sadece ağlama ve partinin keyfini çıkar."

"Sen harikasın Barbara" sevinçle tekrar sarıldığında Barbara çocuğun saçlarına bir öpücük bıraktı.

"Şimdi izin ver kurabiye dağıtmam gerek"

"Zencefilli olanlardan Miles için ayırır mısın Barbara? Onları çok seviyor"

Barbara onaylar biçimde kafasını sallayıp kurabiye sepetini kucakladı.
Bir paket Zayn'e uzatırken, bir pakette ayıcığın önüne bıraktı.

Zayn kocaman gülümserken, kapıdan içeri giren Liam'ı fark etti.
"Hey!" sevinçle ona el salladı ancak Liam dönüp bakmamıştı.
Doktorların olduğu bölümde fark edilen hareketlenme herkesi gererken, hasta bakıcılar çocukları odalarına götürmeye başladı.

Zayn bir anda dağılan ortamı şaşkın bakışlarla izlerken Barbara gelip onu ayağa kaldırdı.

"Hadi Zayn yatma vakti"

"N-neler oluyor?"

"Odana gitmelisin bunu sonra konuşuruz, hadi"

Barbara Zayn'i odasına götürmüş ve zorla yatağına yatırmıştı.
Fakat Zayn Barbara gittikten hemen sonra yatağından kalkmış oyun odasına gitmişti.
Koridordan vuran ışıkla aydınlanan odada ayıcığını aradı bir süre.
Sonunda ayıcığı bulup kapıya ulaştığında duyduğu sesler gerilemesine sebep oldu.

"Ancak koridorların boşaldığından emin olduktan sonra onu çıkartabiliriz, diğer hastaların görmemesi gerek."

"Bu şekilde daha fazla duramaz zaten bulduğumuzda bir kaç saat gecikmiştik"

"Yapabileceğim bir şey yok doktor Payne, bekleyeceğiz. Zaten herkes odasına döndü on dakika daha bekler arka kapıdan çıkartırız."

Zayn bulunduğu yere iyice sindi, beklemeli ve ne olduğunu görmeliydi.
Liam'ın endişeli sesi onu meraka sürüklemişti.

Bir süre sonra koridorda tekerlek sesleri işitti, sedye sesine benziyordu. Kafasını açık kapıdan uzatıp koridora baktı.
Birkaç doktor sedyeyi asansöre doğru götürüyordu.
Olduğu yerde biraz kalkıp sedyenin üstüne baktı, örtükleri beyaz çarşafın bir kısmı kanla kaplıydı.
Gördüğü sarı saçlar titremesine sebep olsada boğazındaki çığlığı tutmayı başardı. Ta ki sedye sarsılıp Miles'ın yüzü açılana kadar.

"Miles!" koridorda yankılanan sesle herkes ona dönerken, Zayn'in yapabildiği tek şey ağlamak ve çığlık atmaktı.

sunshine •ziam• ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin