Bölüm 2 SAĞLIKTA DÖNÜŞÜMÜN PAZARLANMASINDA SUÇLU KİM?

13 0 0
                                    



Sendika mailime sağlık personelinden gelen bir maili çok beğendiğim için sizinle paylaşıyorum

20 Yıllık " Sağlık Bakanlığa Göre Hekim Dışı /Yardımcı Sağlık"personeliyim.

Yaklaşıkta 2000 yılından bu yana 15 senedir ülkemizin en büyük ilinin değişik hastanelerde çalıştım ve halen çalışmaya devam ediiyorum.


Ben tek taraflı olarak sağlık sisteminden rahatsızlığını belirten insanlara ve 1995-2000 yılları arası sağlık sistemindeki çarpıklıkları eleştirmeyen Sendikalara Yine 2010- 2015 yılları arasını karşılaştıran tek yanlı sendikacılık yapanlara birkaç sözüm var...



Hatırlayan varmı bilmem ama ben hatırlıyorum 1990-2000'de çoğu devlet dairesinde internet yoktu,Hastaneyi bırakın çoğu ilde İl Sağlık Müdürlüğünde bile yoktu olan yerlerde dial-up bağlantı vardı, her şey bilgisayar ile değil, el ile dosya karıştırarak yapılırdı.

ADSL ile Türkiye'de kesintisiz internet bağlantısına bilindiği üzere ancak 2004 yılından sonra geçilebildi.

Sağlıkta Dönüşümle birlikte 2005 yılından sonra tabi ki bazı şeyler değişti, randevu sistemleri geldi, doktorun eski hastanın dosyasına ulaşma sıkıntısı ortadan kalktı. Aslında bu yapılan çok büyük gelişme değildi Sağlık bakanlığı Sağlıkta Dönüşüm ile internetin, bilgisayarların nimetlerinden herkes kadar faydalanmayı beceren hükümetin bunu meydanlarda allayıp pullayıp bunu vatandaşa sunması hiçte zor olmamıştı.


Teknoloji bu kadar ilerde ise merkezi bir bilişim sistemi kurulabilmiş durumda mı? Bir hastanın bir başka hastanede çekilen bir filmini yada tahlillerini başka bir hastanedeki doktor görebiliyor mu? Diğer bir deyişle hastaya bir daha film çekilip radyasyon almaktan kurtuluyor mu?Tekrar kan alınması engellenerek zaman kayıbı engellenir mi? Tabiîki hayır,Rutin işler yeni hastanede tekrarlanır.

Sağlıkta Dönüşüme Göre Sağlık Camiası çok iyi diyenler, sadece şu soruları cevaplasın

1) Türk halkına ve hastalarımıza ilk sorumuz şu olacak Hizmete kolay ulaşım tedavi olmakmıdır?

Yani MHRS den aldığınız Randevu ile hasta olarak 3-4 dakika da muayeneyi yeterlimi görüyorsunuz.Yani doktor başına düşen poliklinik sayısı neredeyse iki katına çıkarken on (10) sene öncesine göre daha iyi hizmet aldığınızı gerçekten düşünüyormusunuz?



2) Bazı bölümlerden randevu verilmezken(romotoloji,oftomotoloji v.b) sabahın beş buçuk altısında kuyruğa girerek sıra alıp muayene olmak sağlıkta kuyrukların bitmesimidir? Yine bazı bölümlerin aylar sonrasına randevu verdiği söylenirdi şimdilerde bu bittimi?

Allah göstermesin,kanser olsanız randevu alamadığınız için teşhisiniz gecikecek ya da o randevu tarihini beklemek yerine özel hastaneye gidip belki de önemli bir şeyiniz yokken tahlillere, filmlere binlerce lira ödeyeceksiniz bumudur sağlıkta biten uzun randevu tarihleri,sağlıkta hizmet alımları bunun için yapılmamışmıydı?


3) Ne yazık ki üçüncü basamak sağlık kuru olan üniversite hastanelerine herkesin hiçbir sevk zincirine tabi olmadan, direk kendi kafasına göre gidebiliyor olması sizce sağlığa kolay ulaşım mıdır? Örneğin grip ve basit boğaz ağrısı için üniversite hastanesine randevu alırken, KBB servisindeki yataklar çoğu asistanlar tarafından yapılan basit ameliyatlar ile dolup taşmışken gerçekten gırtlak kanseri olan bir hastanın oraya randevu alma ya da serviste boş yer bulup ameliyat sırası alıp yatma ihtimalini hiç düşündünüzmü?

YAZDIKLARIMWhere stories live. Discover now