9

5.3K 423 46
                                    

Ceylin koşar adımlarla hastane koridorunda arkadaşının odasını ararken sicim gibi akan göz yaşları çenesinden aşağıya damlıyor, görüş açısını buğulaştırıyordu. Korkudan titreyen ellerini iki yanına yumruk yaparak hakim olmaya çalışırken peşi sıra birbirini takip eden adımlarının hedefi belliydi.

2511. odayı görmesiyle duraksamadan odaya daldı.

Aniden odaya dalan genç kız yüzünden yattığı yerden sıçrayan Mesut, iri iri açılmış gözlerini kızın suratına sabitledi.

Ceylin, "Mesut! Be-ben..." diyebildi lakin ağlamaktan bir türlü konuşamıyordu.

Mesut yattığı yerden doğrulmaya çalışırken, "Gel buraya." diye fısıldadı acıyla.

Ceylin hiç düşünmeden genç adamın kollarının arasına girerken kokusunu derin derin içine çekti.

Kolları hala boynundayken kulağına fısıldadı. "Nasıl oldu bu?"

Genç adam kollarını biraz daha sıkılaştırdı. "Ömer ile ayrıldık eve doğru gidiyordum. Bir araba yanımda durdu ve 25 Eylül konusunda ciddi olduğumu göstermem lazım, dedi. Anlamadım ilk başta öylece bakakaldım ama birden kolumdan tuttuğu gibi gaza bastılar. Bir süre yolda sürüklenerek ilerledim. Bilincim yarı açık, yarı kapalıyken birisi indi arabadan ve bir kaç darbe daha vurarak çekip gittiler."

Genç kız duyduklarını idrak etmeye çalışırken suçluluk duygusu en derininden sarsıyordu onu. Bu mümkün değildi. Nasıl olabilmişti?

Ağlaması şiddetlenirken iyice sokuldu genç adama. Çocukluğunun derin izlerini taşıyan genç adam, artık sebep olduğu yara izlerini de taşıyordu. Korkuyla titredi. Ve defalarca sessizce özür diledi.

25 Eylül, 16:45Where stories live. Discover now