Can sustu ve bana baktı. Renklere bakılırsa.

"Gözlük gidince cahilleşmemişsin, akıllanmışsın!" saçlarımı kavradı ve okşadı. "Kanka güzelmişsin sen. Abinden korkmasam seni 'bu benim ineğim' diye gezdirirdim"

Güldüm ve başımı iki yana salladım.

"Sağ ol, sende yakışıklısın" dedim. Arkasına yaslandı ve gülümsedi. "Biliyorum"

O sırada içeri birisi girdi,kim olduğunu anlayamadım. Can ın hareketlerine bakarsak hoşlandığım birisi değildi.

"Kim?" dedim merakla. Can ayağa kalktı, "Furkan" dedi. "Bizi biraz yalnız bırakır mısın?" dedi Furkan.

Can ikiletmeden sınıftan çıkarken Furkan elini uzattı. "Gözlüklerin" elime alıp taktım. Her şeyi net görünce gülümsedim.

"Teşekkür ederim" gülümsedim, sonra merakla sordum. "Gözlüklerim evdeydi, nasıl buldun?" dedim.

"Evden çıkacakken abini gördüm, biraz korkutucu baksa da bana gözlüklerini vermişti. Derste veremedim" yanıma oturdu. "Sana bir şey soracağım" dediğinde merakla ona baktım.

"Efendim?"

"İskeleye gittiğinde-" kızardım. Hayır, eğer Rüzgarla alakalı bir şey sorarsa her şeyi açıklardım.

Furkan yanaklarımın kızardığını fark etmişti. "Ben sadece özür dileyecektim. Beni içerken gördün ama o gün ilk defa içmiştim ve gerçekten kafam yerinde değildi. Kötü bir şey oldu" dedi, sanki kötü şeyi sorma gibiydi.

Gülümsedim. Bana bu kadar içten olması iyi gelmişti.

"Söylemek zorunda değilsin ama sanki rahatlamaya ihtiyacın var. İstediğin zaman benimle konuşabilirsin"

Gözlerimin içine uzun bir süre baktı, başımı diğer tarafa çevirdim.

"Ee Rüzgar ile birlikte misiniz?" dedi. Şaşkın bir şekilde ona baktım. "Beni mi takip ettin?" sesimin sert çıkması gerekiyordu. Onun yerine cırtlak çıkmış olabilirdi.

Furkan saçlarını karıştırdı. "Üzgünüm. Seni Rüzgar ile gördüm ve korkmuştun, ne olduğunu merak ediyorum sadece"

Uzun bir süre cevap vermedim. Sonra her şeyi anlattım. Birlikte olmadığımızı, bir anda söyledikleri beni şaşkınlığa uğrattığını ve korktuğumu.

"Ne? Bunu onunla konuşmalısın" dedi sanki normal bir şeymiş gibi. "Hayır, beni öldürür gibi bakıyor zaten"

"İyi o zaman, ben konuşurum" Ayağa kalktı ve sınıftan hışımla çıktı.Koşmayı pek beceremezdim ama koşarak sınıftan çıktım. Aşağı inerken birisine çarptım. Yere düşmeden dengemi sağladım ve çarptığım kişiye baktım.

"Dikkat etsene" dedi sert bir şekilde Mert. Emre nin grubundandı. "Çok özür dilerim" dedim ve onu takmayarak aşağı indim.

Okul bahçesine vardığımda kocaman bir kalabalık vardı. Rüzgarın gür sesini buradan duyuyordum.

"Gebertirim seni piç!"

Koşarak aşağı indim, kalabalığı geçecekken birisi önüme geçti. Sinirle pöfledim ve yanımdaki kıza baktım.

"Ne oluyor?"

Kız beni baştan aşağı süzdü, "Rüzgar ve Furkan kavga ediyor. Furkan intihar etmek istiyor galiba. Geçen sene Tarık a olanlar onu etkilemedi mi? Neyse, kimin için kavga ettiklerini bilmek isterdim"

Kafamı 'sağol' anlamında salladım. Kalabalığı yarmaya çalışırken birisinin dirseği yanağıma geldi. Acıyla yüzümü buruşturdum.

Gözlerim hafifçe dolarken kalabalığı yardım ve manzara hiç hoşuma gitmedi.

Benden Kaçamazsın!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin