Ashton: Sinirimi bozuyorsun.
Riley: Görmezden gel.
Riley: Ben öyle yapıyorum.
Ashton: Görmezden gelmek istemiyorsam?
Ashton: Ya sürekli seninle konuşmak istiyorsam?
Ashton: Ya sürekli benim yanımda olmanın hayalini kuruyorsam?
Riley: Kafan iyi mi senin?
Ashton: Senden daha iyi değil.
Riley: Anlaşıldı.
Riley: Git ve ayıl, tamam mı?
Riley: Şu an konuşmamız doğru olmayacak.
Ashton: Söylesene benden neden bu kadar nefret ediyorsun.
Ashton: Onca kız benim için deli olurken senin suratıma bile bakmaman beni çıldırtıyor.
Ashton: İlk defa birine karşı kendimi yeterli bulamıyorum.
Ashton: Dengemi alt üst ettin.
Riley: Ben sana hiçbir şey yapmıyorum.
Ashton: Farkında değilsin.
Ashton: Justin ile çektiğin o fotoğraf gözümün önünden gitmiyor.
Ashton: Seni onun yanında düşündükçe çıldıracak gibi oluyorum.
Riley: Sen gerçekten fena sarhoşsun.
Ashton: Bu mu yani?
Riley: Ne söylememi bekliyorsun ki?
Riley: Beni doğru dürüst tanımayan bir dengesizin kıskançlık krizlerine inanmam doğru mu olacak sence?
Ashton: Sikeyim Riley.
Ashton: Sorun da bu zaten seni tanımama izin vermiyorsun.
Riley: Nerdesin sen?
Ashton: Beni gönderdiğin yerde.
Ashton: Cehennemin dibinde.
Riley: Düzgün cevap ver geri zekalı.
Riley: Yurda giriş saatini kaçırmamam lazım.
Ashton: Kampüsün arkasındaki barda gebermeyi bekliyorum.
Ashton: Alkolik olursam benden kurtulacağını söylemiştin.
Riley: Bekle, oraya geliyorum.