Geçmişin Tozları | 21 |

508 33 63
                                    

Hazan gözyaşları içerisinde mahalleden çıkmak için uğraşıyordu, duydukları onun taşıyamayacağı şeylerdi. Sevdiği adamın, bir kadını öldürmesi hem de o kadın çocuğunun annesi ise ona ağırdı ve o Hazan bu yükü taşıyamıyordu, hızla kendini yola attı, tüm arabaların korna sesleri ile irkildi, son anda parlayan ışık onun gözlerini yummasına sebep oldu.

---

Yağız yavaş yavaş Sinan'ın üzerine yürüdü, Sinan ise her seferinde geriledi. Yağız'ın yüz ifadesi hiç değişmemişti, ne gülüyor ne kızıyor gibiydi. Sinan elini yumruk yaptı tedbir olarak'dan. 

Yağız : Sevgi birliğe, bencillik yalnızlığa götürür, demiş Friedrich Von Schiller... Ve Hiç kimse yumrukları sıkılı iken net düşünemez.  

Yağız Sinan'ın yumruğuna bakarak söylemişti bu sözleri. Sonra gözlerini tekrar Sinan'a dikti, Sinan Yağız'ın dediklerini duyunca gülmeyi eksik etmedi.

Sinan : Sen bu sözleri nereden biliyorsun ki senin gibi bir adam kitap okur mu ya da bir şeylerle ilgilenir mi?

Yağız sırıtır, ellerini cebine yerleştirir.

Yağız : Aslında önemli olan insanın dışı görünüşü veya kendisi değildir, ne istediğidir Sinan..

Sinan : Sen şuan peki ne istiyorsun?

Yağız evi süzer..

Yağız : Bu evi yakmak istiyorum..

Sinan : Bunu yapamazsın eğer yaparsan Hazan'ı kaybedersin..

Yağız : İşte bu nedenle yakmayacağım, Sinan.. Ben Hazan'ı kaybedecek hiçbir şey yapmayacağım bu aklında olsun, senin derdinin de ne olduğunu biliyorum.. Sen beni kötü gösterip (işaret parmağını sallar) kendini kahraman ilan ediyorsun, peki bunu Yüce yer mi?

Sinan elini ensesine götürür ve kaşır.

Sinan : Bana ne yapacaksan yap, Yağız. Senden korkmuyorum!

Yağız kahkahayı basar, Sinan ise bunun sebebini anlamamıştır.

Yağız : O nedenle elin halen daha yumruk şeklinde, o yüzden alnından şarıl şarıl ter akıyordu, o yüzden sesin titrek çıkıyor ama sen korkmuyorsun, pardon ben inanamadım ?

Sinan : Sivri zekan senden önce konuştu Yağız, her zaman ki gibi..

Yağız : Adam ol Sinan! Adamın son iki harfi olma ADAM GİBİ ADAM OL!

Sinan sinirle elini Yağız'a yöneltir, Yağız da hiç bir hareket yoktur, Sinan onun bu haline sinir olur ve elini duvara geçirir, Yağız donuk bir ifadeyle evden çıkar, çıktığı gibi telefonu çalar.

Yağız : Kimsiniz?

Doktor : Yağız bey siz misiniz?

Yağız : Kim soruyor ?

Doktor : Merak etmeyin, ben Dr. Hüseyin Çakmak, Hazan hanım için aramıştım kendisi şuan hastanemizde, bir baygınlık geçirmiş yolun ortasında, getirmişler. Gelseniz iyi olur.

Yağız adresi aldıktan hemen sonra oraya uçar. Hastaneye vardığında arabayı hızla kenara çeker ve içeri girer, görevlilerden odayı öğrenir ve bir hışımla merdivenleri çıkıp odaya ulaşır, odanın kapının oraya geldiğinde derin derin nefes alır, tam kolu çevirecek iken aklına olanlar gelir, kapı kolunu bırakıp kapının yanındaki sandalyeye oturur, doktor onu görünce yanına gelir.

Dr. Hüseyin Çakmak : Siz Yağız bey olmalısınız?

Yağız başını sallar.

Dr. Hüseyin Çakmak : Hazan hanımın durumu gayet iyi.. 

Geçmişin Tozları | YağHazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin