K.M. 14. BÖLÜM

En başından başla
                                    

...

Çocukları aldığım ışıklara geldiğimde
''ışıklardan şu tarafa dön ''dedim ellerimle göstererek evet resmen sağ sol demedim. Kamer döndükten sonra bi süre düz gitti sonra
''burdan ''diyerek elimle sokağı gösterdim.
''sağa yok dur sola hayır sağ sanırım''derken ani frenle durduk. Gözlerimi irice açtım.
''Ezgi hanım sağa mı sola mı''dediğinde
''şuraya ''diye sokağı gösterdim. Burnundan soluduktan sonra uslu çocuk gibi arkama yaslandım sonra geldiğimizi anlayınca
''şey burası '' dedim kızdırmamak adına ve araba durunca indim inerkende
''gelcem hemen''diyerek indim. Gece kondunun kapısını çaldım. Kapıyı önce şaşırarak sonra gülümseyen kadına bende gülümsedim.
''biz sizden ümidi kesmiştik kızım ''dediğinde kendime küfür ettim sadece gülümsedim ve kadın buyur edince içeri geçtim.
''hadi hazırlanın Mehmet'i okula yazdıramay gideceğiz dediğimde sesimi duyan Mehmet koşarak geldi ve
''ezgi ablaa''dedi uzatarak sonrada sarıldı. Bende ona sarıldım ardından annesi Mehmet'e çeket giydirdi. Kendi yırtılmış eski bir çeket giydikten sonra
''Allah sizden rağzı olsun kızım''dedi. Ardından içeriye gidip elinde mavi bir kimlikle geri geldi Mehmet'in kimliği olmalıydı.
''hadin çıkalım ''diyerek kapıdan ayakkabılarımı giyerek çıktım. Arabanın arka kapısını açarak Mehmet ile annesini oturturdum ön koltuğada ben oturduğumda ''Soykıran kolejine''dedim. Kamer'de süremye başladı orası benim çocukluğumun geçtiği okuldu dedem yaptırmış.
''Ezgi kızım kolej falan masraf çıkartmayalım bizim şurada bi okul vardı oraya yazdırsak Mehmet'imi'' dediğinde aynadan arkaya bakarak
''estağfurullah Mehmet zeki bi çocuk ve ben onun en iyi şekilde öğretim göremsini isitiyorum.'' dedim kadın gülümsediğinde onayladığını anladım.
''anne kolej ne ''diyen Mehmet'e
''orasıda bi ortaokul''diyerek göz kırptım çocuğa para mevzusu açmaya gerek yoktu. Araba durduğunda Soykıran kolejine söyle bi baktım boyanmış ben burda hem ortaokulumu hem lise zamanımı geçirdim. Kamelyalarımız yerli yerindeydi. Arabadan inerek bahçe kapısından içeri geçtim ve kamelyalara doğru yürüdüm elimle sanki heryeri incelermş gibi sürtüyordum. Kamelyayı ayakta tutan sopa şeklinde ki tahta şeylerin oraya baktım hala duruyordu isimlerimiz parmaklarımı yazının üstünde geçirdim. Işık Ulaş Ezgi yazıyordu ve kalp içine almıştık. Ne günlerdi

5YIL ÖNCE

''Sonunda bitti okul lise bitti inana biliyormusun Ezgi''diyen Işık'a kahkaha attım mal zıplayıp duruyordu yerinde
''kızlar gelin ''diyen Ulaş'a doğru gittik kamleyanın tahtası ile ne yapıyordu tahta dansı yapacağında süpheliyim yanına ggittiğimizde elinde çakı vardı ne halt ediyordu bu
''ne halt ediyorsun sen''diye çemkirdiğimde
''bu haltı ediyroum diye çizdiği tahtayı gösterdi yaklaşıp okuduğumda Işık Ulaş Ezgi yazıyordu kap içinde yaa duygulandım ama
''vaay Ulaş ''dediğimde ben yaptım diye kendini gösteriyordu
''manyak ya ''diyen Işık'da tepkisini koydu hep beraber kahkaha atmaya başladık.

ŞİMDİ

''Ezgi abla''diye yanıma gelen Mehmet ile düşüncelerim benden uzaklaştı.
''efendim canım''Dedim bende ona doğru dönerek
''napıyorsun''dediğinde bende
''hiç eski okuumda burası hatıralara baktım hadi içeri geçelim ''diyerek Mehmet ve annesi ile beraber içeri geçtik. Müdürün odasının değişmediğini tahmin ederek koridordan sağıma yom soluma döndüm. Tabelada yazan ismi görünce kendi kendime sırıttım 'Erdal ÜNVER'' yazıyordu. kapıyı tıklattım ''gir''sesini duyuncada içeri geçtik.
''İyi günler Erdal hocam kayıt yaptıracaktık ''dedim Erdal hocada eliyle koltukları göstererek
''buyurun ne ikram ediyim''dediğinde güldüm.
''o bizlerden esirgediğiniz büskivilerinizden varsa hayır demem''dediğimde önce düşündü sonra
''Ezgi '' dedi tabi tanıycak az odasına gizli gizli girip yemedik o büskivilerden kahkaha atarak
''evet hocam''dedim sonra ayağa kalkarak elinden öpüp anlıma koydum.
''hangi rüzgar attı seni buraya''dediğinde Mehmet'i göstererek
''kayıt için sizide bi göreyim dedim ''diyerek gülümsedim.
''tabi kimliğini alıyım''dediğinde annesine baktıpımda kimliğini elime verdi bende Erdal hocaya uzattım hoca bir kaç tuşa bastıktan sonra
''en son 4. sınıfı okumuş 12 yaşında ama ''dedi bende malesef demek gelsede içimde
''5. sınıftan başlasın hocam''dedim hocada anlayışlı davranarak onayladı ve kayıt işlemlerini halletti
''ulaşım yemek olacak mı''dediğinde
''sadece yemek ulaşımı biz hallederiz''dedim hocamda onayladı.
''tamamdır bi kahve çay ikram edeyim ''dediğnide gülümsedim ardından ayağa kalktım
''sağolun hocam başka zaman sık sık burdayım artık''dedim oda
''peki kızım''dedikten sonra elime bi kağıt verdi ve ''alınacaklar var Mehmet için''dedi bende onayladım Mehmet ile annesi dışarı çıkınca
''hocam gerekli para konusunda ailesini değilde beni arayın ''dedim hocada anlayışla kafasını salladıktan sonra kapıdan çıktım. Hepberaber bahçe kapısından da çıktıktan sonra yine aynı şekilde arakaya Mehmet ve anesi önede ben bindim.
''avm 'ye'' dediğimde arabayı çalıştırıp sürmeye başladı.

KARANLIĞIN MELODİSİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin