beşinci mektup

76 13 6
                                    

Saçlarımın, çenemde kestirdiğim saçlarımın, arasında beş yaşımın hayalleri gizli, çocuk.

Kimse bilmese de, kâbuslar görüyorum.

Ve bazen, bazen hayalimde ailemi katlediyorum, karnına saplıyorum bıçağı onların, sonra ise ellerim başıma saplanıyor, saçlarıma.

Hayallerimi alıyorum elime, uç uca bağlıyorum yıkık dökük hayallerimi, ve usulca tavana asıyorum, bir sandalyeye çıkıyorum, yıkık dökük hayallerimden yaptığım ipi geçiriyorum boynumdan, ve kayıyor sandalye ayaklarımın altından.

Kimse bilmiyor, bunun bir çaresizlik silsilesi sonucu olduğunu kimse anlamıyor, ilgi çekmek için yaptığımı sanıyorlar, ama hayır, ben, ben sadece gitmek istiyorum, sonsuzluğa, gözyaşlarım rahat rahat aksın istiyorum, ama olmuyor, buna bile izin vermiyorlar.

İnsanlar, fazla benciller, ben de dahil olmak üzere.

Ben nefes alamıyorum, çocuk.

Hayır, mecaz anlamdan bahsetmiyorum, bunlar gerçekler. Bazen göğüs kafesime bir şey oturuyor, nefes alamıyorum, ciğerlerimin acıdığını hissediyorum.

Biliyor musun? Onu asla affetmeyeceğim, babamı asla affetmeyeceğim. Saçma sapan tripleri ve boş yere sinirlenmeleri yüzünden doğum günlerimi zehir edişini asla affetmeyeceğim.

Bugün benim doğum günüm, pastamı kesmedim, önümde duruyor, ama yapamadım işte. Bilerek geç gelişini hazmetmeye çalışıyorum, canım yanıyor çocuk.

Beş yaşımın hayalleri sızlıyor kalbimde, çocuk.

Beş yaşım yerlerde, çocuk.

Ve ben nefes alamıyorum, çocuk.

Şimdi o boşluklu gözlerini üzerimden çek. Zira bana kendimi dünyanın en önemsiz insanıymışım gibi hissettiriyorsun.

06.01.18
23.21
Gülcan

Ruhumun Kayıp Satırları. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin