Bana Yardım Eder Misin?

1.8K 96 8
                                    


••••

"Bu taraftan" dedi eliyle ilerideki garaj yerini gösterirken. Olumsuzca başımı salladım. Kendi arabam vardı ve onla gitmezdim elbette. Benim arabam daha iyiydi.

"Benim arabam var"dedim sakin bir sesle.

"Benim arabam bu tarafta. Ve sende geliyorsun" dedi emir verir gibi. Sinirlensem de dışarı vurmadan sordum.

"Neden?" Dedim bıkkınca. Bugün yeterince emir almıştım.

"Evine ben bıraksam daha güvenli" dediğinde kendimi tutamadan konuştum.

"Korunmaya ihtiyacım yok sen git" dediğimde sinirle bana doğru geldi. Bileğimden tuttu. "Ne yaptığını sanıyorsun? Bırak beni!" çırpınmaya başladım. Bir sen eksiktin yani koruyucu melek(!).

"Sadece gel, uzatma" derin bir nefes aldım ve pes ederek onun peşinden ilerledim. Sanırım bu kafayla araba pek sürmek istemiyordum. Yorgundum şoför fena olmazdı.

"Tamam" dedim ve ona uyarak yanında yürümeye başladım.

Arabaya doğru ilerlerken. Hangi arabaya gittiğimizi anlamaya çalışıyordum. Yaklaştığımız arabayı görünce alayla güldüm. Benim arabam bundan daha iyi bir kere tamam mı? Audi A6 siyah. Tamam sorunumuz arabası değil! Ama sonuç olarak daha iyi.

Kendi sürücü koltuğuna giderken. Bende öndeki yerime yerleşmiş kaşlarım çatık ona bakıyordum. Tamam pes etmiştim ama zorla biniyordum arabasına. Normal olmak tuhaf kaçardı.

"Adın ne?"

"Cidden?" Tek kaşımı kaldırmış ona bakarken. Cevap vermedi. Radyoya uzanıp açtı. Shakira'nın sesi arabayı doldururken bana yan göze bakıp önüne döndü.

"Evren." Gülümsedi. "Senin adın ne?" dedim hafif dalgacı bir ses tonunda tek sorunum adımmış gibi.

"Kaan" dedi tek ve hissiz sesiyle. Hissiz göt. Araba nereye gittiğini bilmediğim karma karışık yollarda ilerliyordu. Evimi bilmiyordu nasıl emin sürebiliyordu? Neresi diye sorması lazımdı. Ama sormadı tabi ki. Tarif etmek için ağzımı açacaktım ki konuşması böldü beni.

"Dikkatli olman lazım" ona baktım. Ne demek istediğini çözmeye çalıştım. Ama bir şey alamadım.

"Ne?"dedim anlamadığımı belirtircesine

"O vazgeçmez. Abin ,ablan, baban, annen, arkadaşın mmmm, sevgilinden. Yardım iste! Seni koruyacaklardır. "

Abim: X

Ablam: X

Babam: X

Annem: X

Arkadaşım: X

Sevgilim: Maalesef XXX

"Öleceğim" bir anda bana döndü. Tek kaşını kaldırdı. Kimsesi olmayan hayatını aptal bir kafede şarkıcılıkla kazanan biriryim tabi babamın parasını saymazsak.

"Abim veya ablam yok. Annem öldü. Babam yurt dışında beni umursamıyor. Arkadaşım psikolojik sorunlar yaşadığım zaman beni bıraktı. Of bir bana bak! Benim sevgilim?Kim beni ne yapsın?" Korkuyla kurduğum uzun cümleyi anlamaya çalışıyordu. Bende korkuyla nasıl bir cümle kurduğumu bilmiyordum aslında.

"Yazık olacak sana" dediğinde ona döndüm. Bu şekilde anlamsızca ölmek istemiyordum. O sadece yola odaklıdı. Umursamaazdı tabii.

Hey Allahım sen bana yol göster. Lütfen! Daha gencim. Biliyorum bazen ölmek için yalvardım ama emin ol ciddi değilim. Bana yardım et!

"Biz arkadaşız demi Kaan" dedim saçmalığından emin olarak. Ne düşmüştüm ama. O da beni ezdi beni yan gözle bana bakıp kıkırdadı.

"Hiç sanmıyorum" belki bir umut beklemiştim.

Gözlerimi devirdim. Evet düşünmeliydim. Eren? Evet ona yalvarırsan bana karışmazdı. Belki onunla arkadaş olursam? Evet onunla konuşmalıydım.

"Buldum. Geri dön" bana bu sefer tam döndü yüzünü bana.

"Ne oldu ?" dedi şaşkınca "Bir şey mi unuttun? Yollarım ben." Demesiyle kafamı iki yana salladım.

"Eren ile iyi olursam beni öldürmez" dedim bulduğum güzel fikirle övünerek. Bu sefer beni şaşırtıp kahkaha attı. Dediğimi duymamış gibi devam etti. Hayırdır yani? Güzel fikirlere bizde sahibiz. Ne bu ciddiyetsizlik?

"Evin neredeydi?" dedi kahkahalar arasında. Sonunda evimi bana sormayı akıl etmişti ama ben eve gitmekten vazgeçmiştim.

"Cafeye geri döneceğim" dedim ısrarla.

"Eren seni ne yapsın aptal. Seni öldürmez." dediğinde anlamadığımı belli bir yüz ifadesiyle konuştum.

"Peki ne için koruyacaklar?" Dedim bıkkınca.

Dönmesi gereken yeri söyledim. Döndü. Evin önüne geldiğimizde evi gösterdim. Arabayı durdu. Ses çıkarmadan kapıyı açtım. Bir ayağımı dışarı uzattım tam inecekken sesiyle ona döndüm.

"Seni koruyacak cidden biri lazım Evren" dediğin bıkkınca nefes verdim. Ona döndüm. Sert suratı ile beni süzüyordu.

"Neyden? Kimden? Bana düzgün bir açıklama yapacak mısın?" dedim sinirlendiğimi belli ederek.

"Alaz'dan kork. O  adam göz göze geldiklerine bile zarar verir." Alaz'la bir işim yoktu. Alakasız biriydi. Tanımıyordum. Benimle ne işi olurdu? Abartıyorlardı.

"Kalaz mı?" dedim alayla. Bana sessizce baktı. Ama yani Kalaz bence öyle değildi. Gece evime zorla girip. Gitmesi dışında. Tanımasam da kötü durmuyordu. Kardeşimi sevgisini görmüştüm masum sevgi barındıran biri böyle olamazdı.

"Neden?"dedim bu sefer ciddileşerek

"Eren masum taraf. Alaz Cansoy'dan kork"

Derin bir nefes aldım. Amacı neydi? Kalpten götürmek mi? Birkaç şey daha söyle amacına ulaşacaktı. Bu kadar kötü biriyse gerçekten bir yardıma ihtiyacım vardı.

Ben ne yapacağımı bilmiyordum. Korkuyor. Sığınacak kucak arıyordum. Ama bulamıyordum. Beni saracak kimsem yoktu. Annem kanserden ölmüştü. Onun ölümü ile psikolojim bozulmuştu. Sınıftaki herkesten nefret edermiş gibi davrandım. Zaten babam ve Seren gitmişti. Ben ne yapacaktım? Bilmeden girmeden şu olaya geri çıkış yönü bulamıyordum. Yardım gerekti. Bilen birinden. Bu yüzden ona sordum.

"Bana yardım eder misin Kaan? "

Bir Tek Sen|DüzenleniyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin