Hissiz ❁

2.5K 181 26
                                    

Erken gelen yeni bölümün güzelliği ! Bölüm şarkısı : Evanescence - My immortal

Sil baştan yaşama şansım olsaydı eğer, oturup saymazdım eski yanlışlarımı.. Kusursuz olmaya çalışmaz; rahat bırakırdım yüreğimi..

Jorge Borges

Çünkü serçe telaşıyla yaşayan kadınlar, zamanın ağırlığıyla uçabilen büyük kanatlı adamları seçerler...

Ece Temelkuran

Yayınlanma: 02.05.2014
Düzenleme: 23.11.2017

Aradan 30 gün geçmişti. Sessiz, olaysız 30 gün. Rahat geçen 30 gün. Bu zaman içerisinde, saraydan uzak kalmıştım. En son o toplantıda görmüştüm. Bavol ile ilişkimin başlangıcından bu yana, saraydan soğumuştum. Orası sadece annem ve babamı görebileceğim bir yerdi. Başka bir önemi yoktu. Saraydaki olayları duyuyordum tabii. Cristalyn ve Sherman bana haberleri getiriyorlardı. Cristalyn, bana Rahibe'den bir mektup ve kitap getirmişti. İkisine daha bakamamıştım.

Bu 30 gün boyunca Bavol ile beraber dolu dolu geçirmiştim. Beraber ava çıkmıştık. Avladıklarımızı sokak çocuklarına vermiştik. Yüzlerindeki gülümsemeleri unutamam. Bana ve Bavol'a çok teşekkür etmişlerdi. Bavol ise, onlara gülümsemişti. Çocuklara karşı inanılmaz derece yumuşuyordu. Onlara sevgiyle yaklaşıyordu. Kim bilir, belki annesinden göremediği sevgiyi bu çocuklara veriyordu. Onlarında, kendisi gibi olmasını istemiyor mu ? Sevgiyi sonradan öğrenmiş birisi olmalarını istemiyordu. Acaba yaşadığı hayattan pişman mıydı ? Katil olmayı seviyor muydu ? Yoksa kaderine boyun mu eğmişti ? Bunları ona sormak istiyordum fakat cesaret edemiyordum. Cesaret ettiğim zaman, homurdanıyordu. Bende sormuyordum. Zamanla açıklardı. Zaman, en iyi çözümdü.

Yataktan kalktığım gibi hemen giyinmiştim. Gül pembesi elbisemi giymiştim. Saçlarımı ördürmüş ve topuz yapmıştım. Ardından gül pembesi tülümü taktırmıştım. Boynuma ise, Bavol'ın hediye ettiği pembe inci dizisini takmıştım. Gün boyu bu kıyafetlerle nakış işlemiştim. Birisi Bavol içindi. Siyah ipeğe beyaz gül motifi işlemiştim. Dikenli bir güldü. Mendili akşam üstü bitirdim ve Cristalyn'in getirdikleri incelemek üzere kitap okuma, yazı yazma odama gittim. Burayı zevkle döşemiştim. Kocaman bir kütüphanem vardı. En ünlü bilginlerin kağıtları, en iyi kitaplar vardı ve hala almaya devam ediyordum. Bir kısmını Symon hediye etmişti. Onları geri göndermemiştim. Çünkü çok değer veriyordum. Bavol bile, benim için kitaplar bulup, evime gönderiyordu. Sonra onları beraber inceliyorduk. Çok zevkliydi. Bavol ile beraber çalışmak, gerçekten zevkliydi.

Odama istediğim kahve ile beraber mektubu elime aldım. Rahibe, ilk mektubu okumamı istemişti. Zarfı nazikçe yırttım ve mektubu okumaya başladım.

Sevgili Alania,

Bu mektubu yazma sebebim, yakın zamanda geleceğim hakkında kötü bir hisse kapılmış olmam. Sana açıklamak istediklerimi bu mektupla açıklayacağım. Yüz yüze konuşabileceğimize bile emin değilim, benim tatlı kızım. Zor zamanlar kapımızda çünkü. Herkesi içine alacak fırtına başladı ve ilk kurbanı benim ne yazık ki. Benden sonra kim olacağını bilmiyorum.

Canım ! Lütfen benim düştüğüm hatalara düşme. Geçmişimde çok hata yaptım. Bunlardan çok pişmanım. En büyük hatam Bavol'ımı, biricik bebeğimi ve aşık olduğum adamı korkakça, rezilce terk etmemdi. Bundan çok pişmanım. Eğer terk etmeseydim, Bavol ihtiyaç duyduğu, tadamadığı sevgiye geç ulaşamazdı. Babası kendisini yıkmazdı. Gördüğün gibi, benim bir hareketim diğer hayatlara nasıl etki etti. Keşke o zaman savaşsaymışım. Aşk için savaşsaydım, içim rahat ederdi. Ama ben bunu yapmadım. Bunun yerine korkakça kaçtım. Bir rahibe aşık olmaz, biz krallığımızla evliyiz dedim ama ne yazık ki kalbim söz dinlemedi ve aşık oldum ! Bu aşk, zamanla meyvesini verdi. En tatlı meyvemizdi, Bavol. Fakat benim onu terk etmemle, en zehirli meyveye dönüştü. Terk etmeseydim, kim bilir nasıl olacaktı.

Karanlığın Seçimi ❁Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin